CHP'DE DEMOKRASİ HAREKETİ;

Siyaset, 19 Temmuz 2018 03:22

CHP'DE DEMOKRASİ HAREKETİ;

 BASIN AÇIKLAMASI VE KAMUOYUNA DUYURU

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

Demokrat insanların hazırlamış olduğu bu metne ağırlıklı olarak katıldığımı ve mutlaka özellikle Malatya kurultay delegeler ininde dikkate alarak hareket etmesini temenni ettiğim için iki satır yazı yazmaya çalışacağım.

Katıldığım en önemli bölüm DEĞİŞİM in mutlaka olmasıdır ve  yapılan değişimle birlikte değişime bir an önce program, tüzük üye ve örgütlerden başlanmalıdır.

Çok değerli delege arkadaşlarım; Türkiye genelinde CHP de “ DEĞİŞİM”  adı altında bazı partili arkadaşlar imza kampanyası başlattılar ve görünen o ki hedefe hızla ilerlemektedirler.

CHP Kurultay delegelerine bu süreçte çok önemli görev düşmektedir.  Ya değişimden yana olup tek adam sistemine karşı direnecek, karşı duracak, demokratik zeminde tekrar kaybolmakta olan Cumhuriyeti demokrasiyi ve ölmekte olan laikliği yeniden diriltecek…

 Aynı zamanda kaybolmakta olan her geçen gün sağcılaşan CHP tekrar ayağa kaldıracaklardan yani DEĞİŞİM den yana olacaklar.

 Ya da var olan tezgâhtakilerle hazırlanmış olan bataklığın içerisinde boğulup gidecekler.

Ben inanıyorum ki her ne şekilde seçilmiş ya da seçtirilmiş olan delege arkadaşlar ne cumhuriyetin yıkılmasına ne laikliğin ölmesine ne de tek adam rejimine sıcak bakmazlar. O nedenle bu imza kampanyasına destek vermek bir imza atmak partiyi bataklıktan kurtarmak Cumhuriyetin yaşamasına katkı sunmak olacaktır. Takdir sizin 

Çağdaş gazeteciler derneği Malatya şube başkanı İbrahim GÖÇMEN    

**************************

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

 

      24 Haziran seçimlerinde alınan sonuçlar ülkemizin yeniden demokratik parlamenter sisteme dönme umudunu yok etmiştir.

     16 Nisan referandumu ile demokratik parlamenter sitem değişmiş yerine tek adam rejimi gelmiştir. Demokrasinin gerekliği olan güçler ayrılığı tek adam yetkisine devredilmiştir

       Cumhuriyet ve CHP’yi kuran kadroların yaratmaya çalıştıkları Çağdaş ve Özgür Türkiye bu günkü kadrolarca korunamamıştır.

      Cumhuriyetin varlığı CHP’nin varlığı ile olanaklıdır. Ancak bu günkü CHP yönetimleri bu görevini yerine getirememiştir. Gelinen bu süreçte izlenen politikalarda başta Sayın Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP yönetimlerinin de sorumluluğu büyüktür.

       İşte bu nedenle 2015 seçimlerinde ‘’ %35 oy alamazsam gereğini yerine getiririm’’ diyen Sayın Kılıçdaroğlu bir an önce gereğini yerine getirmelidir.

       Seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra Sayın İnce daha önce; ’’Seçimi kazanamazsam Kemal Bey’e vefasızlık yapmam kendisi isterse danışman olarak görev alırım’’ açıklamasını unutarak ben genel başkan olayım sen de grup başkanı ol teklifinde bulunmuştur.

       Ancak Sayın İnce’nin, Sayın Kılıçdaroğlu’na getirdiği sen git ben geleyim önerisi de çözüm değildir. Eğer çözüm olmuş olsaydı tüzüğünde kendisini Sol, Sosyal Demokrat olarak tanımlayan CHP bu gün lider arayışı içinde olmazdı.

        Genel Başkan adaylarında aranan en önemli özellik güvenilirlilik olmalıdır. İşte bu açıklamaları ile Sayın İnce’de güven sorunu yaşanmaktadır. Ne yazık ki bu açıklama sol, sosyal demokrat partilerin geleneğinde olmayan’’ sen git ben geleyim’’ teklifinden başka bir durum değildir.

        Sol, Sosyal Demokrat partiler program ve üye partileridir ve bu nedenle de örgütlenmelerini bu doğrultuda yaparlar.

         Hâlbuki Sayın İnce: ‘’Aday değilim ama örgüt gereğini yaparsa üstüme düşeni yaparım’’ açıklaması ile istemem yan cebime koy’’ demekte; ancak ne bir program ne de yapısal bir değişikliklerden bahsetmemektedir.

 

       CHP’nin bu günkü sorunu ideoloji ve örgütlenme sorunudur. Sayın Kılıçdaroğlu parti içi demokrasiyi getireceğim diye Genel Başkan olduğu günden bu tarafa yapısal değişiklikler yerine kendi yönetimini sağlamlaştıracak değişikliklerle bu güne gelmiştir.

       Adalet yürüyüşü, seçim sürecindeki siyaset yapıcı tavrı kitlelerde umut yaratmış ancak seçim sonuçlarına yansımamıştır.

 

Değişim program, tüzük üye ve örgütlerden başlamalıdır.

 

         Sol partileri üyeler tarafından yönetilir. Bu günkü CHP'ye baktığınızda üyenin göstermelik olarak delege seçimlerinden başka hiç bir yetkisi ve önemi yoktur.

Sol partilerde lider üyeler içinden; deneyim, performans ve liyakate göre seçilirler.

Peki, CHP' de genel başkan değişimleri nasıl olmaktadır?

        Algı yönetimleri ile. O zaman rejim değişirken sessiz kalanlar bu gün değişimden bahsediyorsa bu değişimle ilgili kafalarda soru işaretleri olması gerekmez mi?

Değişime evet, hem de hemen; ancak nasıl?

 

       Algılara kapılıp tepeden değişim mi, yoksa tabandan başlayarak sokak örgütlenmesi ile yönetim kadrolarında değişimi gerçekleştirerek; bilgi birikimi, emek, deneyim ve liyakate göre değişim mi?

        Değişim her türlü otoriteden bağımsız olarak aklını kullanarak kendi kaderini belirleyecek siyasi insan olan üyelerle gerçekleştirmelidir.

        Tercihi yapacak olan algı yönetimleri ile değişim isteyenler değil, partinin gerçek sahipleridir. Bu nedenle CHP: CHP'liler tarafından yönetilmelidir.

       İşte bu nedenle partinin gençleri ve kadınlarından başlayarak tüm partililere tarihi bir görev düşmektedir.

      Bu görev Bağımsız ve Özgür bir Türkiye'yi yeniden kuracak CHP’nin yeniden yaratılmasıdır. Bu görevi bize bu ülkeyi ve partimizi kuran Atatürk ve dava arkadaşları vermiştir.

 

Bunun içinde yenilmez CHP’lilerin birlik ve beraberlik içinde CHP’ye sahip çıkması gerekmektedir.

‘’Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umutsuzluğumu yitirmedim’’ Mustafa Kemal Atatürk

Sözü bize yol göstermektedir.

O zaman umutsuz olmaya gerek yok. Yeter ki birlik olmasını bilelim. Başarı kendiliğinden gelecektir.

Saygılarımızla.

 

CHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ

CEZMİ DOĞANER

Avrupa Sosyal Demokrat Hareketi

Başkanı

 

Temsilciler

 

İbrahim Güngör

Ali Göde

İbrahim Özcan

Hollanda

 

Mehmet Turan

İsviçre

 

Hadi Orman

İsveç

 

Melahat Yurdakul

Norveç

 

Remzi uysal

Almanya

 

Ali Polat

Kanada

 

Ersin Ertürk

Eskişehir

 

Fatih Dündar

Samsun

 

Salim Doğan

Mersin

 

Mustafa Çığır

Gaziantep

 

Ayhan Baha Tuğsuz

İstanbul

 

Ali Güvenç Kiraz

İstanbul

 

Recep Dumansüer

Antalya

 

Ahmet Fethi Oral

İstanbul

 

Ersun Gülcan

İzmirCHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ; BASIN AÇIKLAMASI VE KAMUOYUNA DUYURU

 

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

Demokrat insanların hazırlamış olduğu bu metne ağırlıklı olarak katıldığımı ve mutlaka özellikle Malatya kurultay delegeler ininde dikkate alarak hareket etmesini temenni ettiğim için iki satır yazı yazmaya çalışacağım.

Katıldığım en önemli bölüm DEĞİŞİM in mutlaka olmasıdır ve  yapılan değişimle birlikte değişime bir an önce program, tüzük üye ve örgütlerden başlanmalıdır.

Çok değerli delege arkadaşlarım; Türkiye genelinde CHP de “ DEĞİŞİM”  adı altında bazı partili arkadaşlar imza kampanyası başlattılar ve görünen o ki hedefe hızla ilerlemektedirler.

CHP Kurultay delegelerine bu süreçte çok önemli görev düşmektedir.  Ya değişimden yana olup tek adam sistemine karşı direnecek, karşı duracak, demokratik zeminde tekrar kaybolmakta olan Cumhuriyeti demokrasiyi ve ölmekte olan laikliği yeniden diriltecek…

 Aynı zamanda kaybolmakta olan her geçen gün sağcılaşan CHP tekrar ayağa kaldıracaklardan yani DEĞİŞİM den yana olacaklar.

 Ya da var olan tezgâhtakilerle hazırlanmış olan bataklığın içerisinde boğulup gidecekler.

Ben inanıyorum ki her ne şekilde seçilmiş ya da seçtirilmiş olan delege arkadaşlar ne cumhuriyetin yıkılmasına ne laikliğin ölmesine ne de tek adam rejimine sıcak bakmazlar. O nedenle bu imza kampanyasına destek vermek bir imza atmak partiyi bataklıktan kurtarmak Cumhuriyetin yaşamasına katkı sunmak olacaktır. Takdir sizin 

Çağdaş gazeteciler derneği Malatya şube başkanı İbrahim GÖÇMEN    

**************************

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

 

      24 Haziran seçimlerinde alınan sonuçlar ülkemizin yeniden demokratik parlamenter sisteme dönme umudunu yok etmiştir.

     16 Nisan referandumu ile demokratik parlamenter sitem değişmiş yerine tek adam rejimi gelmiştir. Demokrasinin gerekliği olan güçler ayrılığı tek adam yetkisine devredilmiştir

       Cumhuriyet ve CHP’yi kuran kadroların yaratmaya çalıştıkları Çağdaş ve Özgür Türkiye bu günkü kadrolarca korunamamıştır.

      Cumhuriyetin varlığı CHP’nin varlığı ile olanaklıdır. Ancak bu günkü CHP yönetimleri bu görevini yerine getirememiştir. Gelinen bu süreçte izlenen politikalarda başta Sayın Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP yönetimlerinin de sorumluluğu büyüktür.

       İşte bu nedenle 2015 seçimlerinde ‘’ %35 oy alamazsam gereğini yerine getiririm’’ diyen Sayın Kılıçdaroğlu bir an önce gereğini yerine getirmelidir.

       Seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra Sayın İnce daha önce; ’’Seçimi kazanamazsam Kemal Bey’e vefasızlık yapmam kendisi isterse danışman olarak görev alırım’’ açıklamasını unutarak ben genel başkan olayım sen de grup başkanı ol teklifinde bulunmuştur.

       Ancak Sayın İnce’nin, Sayın Kılıçdaroğlu’na getirdiği sen git ben geleyim önerisi de çözüm değildir. Eğer çözüm olmuş olsaydı tüzüğünde kendisini Sol, Sosyal Demokrat olarak tanımlayan CHP bu gün lider arayışı içinde olmazdı.

        Genel Başkan adaylarında aranan en önemli özellik güvenilirlilik olmalıdır. İşte bu açıklamaları ile Sayın İnce’de güven sorunu yaşanmaktadır. Ne yazık ki bu açıklama sol, sosyal demokrat partilerin geleneğinde olmayan’’ sen git ben geleyim’’ teklifinden başka bir durum değildir.

        Sol, Sosyal Demokrat partiler program ve üye partileridir ve bu nedenle de örgütlenmelerini bu doğrultuda yaparlar.

         Hâlbuki Sayın İnce: ‘’Aday değilim ama örgüt gereğini yaparsa üstüme düşeni yaparım’’ açıklaması ile istemem yan cebime koy’’ demekte; ancak ne bir program ne de yapısal bir değişikliklerden bahsetmemektedir.

 

       CHP’nin bu günkü sorunu ideoloji ve örgütlenme sorunudur. Sayın Kılıçdaroğlu parti içi demokrasiyi getireceğim diye Genel Başkan olduğu günden bu tarafa yapısal değişiklikler yerine kendi yönetimini sağlamlaştıracak değişikliklerle bu güne gelmiştir.

       Adalet yürüyüşü, seçim sürecindeki siyaset yapıcı tavrı kitlelerde umut yaratmış ancak seçim sonuçlarına yansımamıştır.

 

Değişim program, tüzük üye ve örgütlerden başlamalıdır.

 

         Sol partileri üyeler tarafından yönetilir. Bu günkü CHP'ye baktığınızda üyenin göstermelik olarak delege seçimlerinden başka hiç bir yetkisi ve önemi yoktur.

Sol partilerde lider üyeler içinden; deneyim, performans ve liyakate göre seçilirler.

Peki, CHP' de genel başkan değişimleri nasıl olmaktadır?

        Algı yönetimleri ile. O zaman rejim değişirken sessiz kalanlar bu gün değişimden bahsediyorsa bu değişimle ilgili kafalarda soru işaretleri olması gerekmez mi?

Değişime evet, hem de hemen; ancak nasıl?

 

       Algılara kapılıp tepeden değişim mi, yoksa tabandan başlayarak sokak örgütlenmesi ile yönetim kadrolarında değişimi gerçekleştirerek; bilgi birikimi, emek, deneyim ve liyakate göre değişim mi?

        Değişim her türlü otoriteden bağımsız olarak aklını kullanarak kendi kaderini belirleyecek siyasi insan olan üyelerle gerçekleştirmelidir.

        Tercihi yapacak olan algı yönetimleri ile değişim isteyenler değil, partinin gerçek sahipleridir. Bu nedenle CHP: CHP'liler tarafından yönetilmelidir.

       İşte bu nedenle partinin gençleri ve kadınlarından başlayarak tüm partililere tarihi bir görev düşmektedir.

      Bu görev Bağımsız ve Özgür bir Türkiye'yi yeniden kuracak CHP’nin yeniden yaratılmasıdır. Bu görevi bize bu ülkeyi ve partimizi kuran Atatürk ve dava arkadaşları vermiştir.

 

Bunun içinde yenilmez CHP’lilerin birlik ve beraberlik içinde CHP’ye sahip çıkması gerekmektedir.

‘’Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umutsuzluğumu yitirmedim’’ Mustafa Kemal Atatürk

Sözü bize yol göstermektedir.

O zaman umutsuz olmaya gerek yok. Yeter ki birlik olmasını bilelim. Başarı kendiliğinden gelecektir.

Saygılarımızla.

 

CHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ

CEZMİ DOĞANER

Avrupa Sosyal Demokrat Hareketi

Başkanı

 

Temsilciler

 

İbrahim Güngör

Ali Göde

İbrahim Özcan

Hollanda

 

Mehmet Turan

İsviçre

 

Hadi Orman

İsveç

 

Melahat Yurdakul

Norveç

 

Remzi uysal

Almanya

 

Ali Polat

Kanada

 

Ersin Ertürk

Eskişehir

 

Fatih Dündar

Samsun

 

Salim Doğan

Mersin

 

Mustafa Çığır

Gaziantep

 

Ayhan Baha Tuğsuz

İstanbul

 

Ali Güvenç Kiraz

İstanbul

 

Recep Dumansüer

Antalya

 

Ahmet Fethi Oral

İstanbul

 

Ersun Gülcan

İzmirCHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ; BASIN AÇIKLAMASI VE KAMUOYUNA DUYURU

 

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

Demokrat insanların hazırlamış olduğu bu metne ağırlıklı olarak katıldığımı ve mutlaka özellikle Malatya kurultay delegeler ininde dikkate alarak hareket etmesini temenni ettiğim için iki satır yazı yazmaya çalışacağım.

Katıldığım en önemli bölüm DEĞİŞİM in mutlaka olmasıdır ve  yapılan değişimle birlikte değişime bir an önce program, tüzük üye ve örgütlerden başlanmalıdır.

Çok değerli delege arkadaşlarım; Türkiye genelinde CHP de “ DEĞİŞİM”  adı altında bazı partili arkadaşlar imza kampanyası başlattılar ve görünen o ki hedefe hızla ilerlemektedirler.

CHP Kurultay delegelerine bu süreçte çok önemli görev düşmektedir.  Ya değişimden yana olup tek adam sistemine karşı direnecek, karşı duracak, demokratik zeminde tekrar kaybolmakta olan Cumhuriyeti demokrasiyi ve ölmekte olan laikliği yeniden diriltecek…

 Aynı zamanda kaybolmakta olan her geçen gün sağcılaşan CHP tekrar ayağa kaldıracaklardan yani DEĞİŞİM den yana olacaklar.

 Ya da var olan tezgâhtakilerle hazırlanmış olan bataklığın içerisinde boğulup gidecekler.

Ben inanıyorum ki her ne şekilde seçilmiş ya da seçtirilmiş olan delege arkadaşlar ne cumhuriyetin yıkılmasına ne laikliğin ölmesine ne de tek adam rejimine sıcak bakmazlar. O nedenle bu imza kampanyasına destek vermek bir imza atmak partiyi bataklıktan kurtarmak Cumhuriyetin yaşamasına katkı sunmak olacaktır. Takdir sizin 

Çağdaş gazeteciler derneği Malatya şube başkanı İbrahim GÖÇMEN    

**************************

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

 

      24 Haziran seçimlerinde alınan sonuçlar ülkemizin yeniden demokratik parlamenter sisteme dönme umudunu yok etmiştir.

     16 Nisan referandumu ile demokratik parlamenter sitem değişmiş yerine tek adam rejimi gelmiştir. Demokrasinin gerekliği olan güçler ayrılığı tek adam yetkisine devredilmiştir

       Cumhuriyet ve CHP’yi kuran kadroların yaratmaya çalıştıkları Çağdaş ve Özgür Türkiye bu günkü kadrolarca korunamamıştır.

      Cumhuriyetin varlığı CHP’nin varlığı ile olanaklıdır. Ancak bu günkü CHP yönetimleri bu görevini yerine getirememiştir. Gelinen bu süreçte izlenen politikalarda başta Sayın Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP yönetimlerinin de sorumluluğu büyüktür.

       İşte bu nedenle 2015 seçimlerinde ‘’ %35 oy alamazsam gereğini yerine getiririm’’ diyen Sayın Kılıçdaroğlu bir an önce gereğini yerine getirmelidir.

       Seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra Sayın İnce daha önce; ’’Seçimi kazanamazsam Kemal Bey’e vefasızlık yapmam kendisi isterse danışman olarak görev alırım’’ açıklamasını unutarak ben genel başkan olayım sen de grup başkanı ol teklifinde bulunmuştur.

       Ancak Sayın İnce’nin, Sayın Kılıçdaroğlu’na getirdiği sen git ben geleyim önerisi de çözüm değildir. Eğer çözüm olmuş olsaydı tüzüğünde kendisini Sol, Sosyal Demokrat olarak tanımlayan CHP bu gün lider arayışı içinde olmazdı.

        Genel Başkan adaylarında aranan en önemli özellik güvenilirlilik olmalıdır. İşte bu açıklamaları ile Sayın İnce’de güven sorunu yaşanmaktadır. Ne yazık ki bu açıklama sol, sosyal demokrat partilerin geleneğinde olmayan’’ sen git ben geleyim’’ teklifinden başka bir durum değildir.

        Sol, Sosyal Demokrat partiler program ve üye partileridir ve bu nedenle de örgütlenmelerini bu doğrultuda yaparlar.

         Hâlbuki Sayın İnce: ‘’Aday değilim ama örgüt gereğini yaparsa üstüme düşeni yaparım’’ açıklaması ile istemem yan cebime koy’’ demekte; ancak ne bir program ne de yapısal bir değişikliklerden bahsetmemektedir.

 

       CHP’nin bu günkü sorunu ideoloji ve örgütlenme sorunudur. Sayın Kılıçdaroğlu parti içi demokrasiyi getireceğim diye Genel Başkan olduğu günden bu tarafa yapısal değişiklikler yerine kendi yönetimini sağlamlaştıracak değişikliklerle bu güne gelmiştir.

       Adalet yürüyüşü, seçim sürecindeki siyaset yapıcı tavrı kitlelerde umut yaratmış ancak seçim sonuçlarına yansımamıştır.

 

Değişim program, tüzük üye ve örgütlerden başlamalıdır.

 

         Sol partileri üyeler tarafından yönetilir. Bu günkü CHP'ye baktığınızda üyenin göstermelik olarak delege seçimlerinden başka hiç bir yetkisi ve önemi yoktur.

Sol partilerde lider üyeler içinden; deneyim, performans ve liyakate göre seçilirler.

Peki, CHP' de genel başkan değişimleri nasıl olmaktadır?

        Algı yönetimleri ile. O zaman rejim değişirken sessiz kalanlar bu gün değişimden bahsediyorsa bu değişimle ilgili kafalarda soru işaretleri olması gerekmez mi?

Değişime evet, hem de hemen; ancak nasıl?

 

       Algılara kapılıp tepeden değişim mi, yoksa tabandan başlayarak sokak örgütlenmesi ile yönetim kadrolarında değişimi gerçekleştirerek; bilgi birikimi, emek, deneyim ve liyakate göre değişim mi?

        Değişim her türlü otoriteden bağımsız olarak aklını kullanarak kendi kaderini belirleyecek siyasi insan olan üyelerle gerçekleştirmelidir.

        Tercihi yapacak olan algı yönetimleri ile değişim isteyenler değil, partinin gerçek sahipleridir. Bu nedenle CHP: CHP'liler tarafından yönetilmelidir.

       İşte bu nedenle partinin gençleri ve kadınlarından başlayarak tüm partililere tarihi bir görev düşmektedir.

      Bu görev Bağımsız ve Özgür bir Türkiye'yi yeniden kuracak CHP’nin yeniden yaratılmasıdır. Bu görevi bize bu ülkeyi ve partimizi kuran Atatürk ve dava arkadaşları vermiştir.

 

Bunun içinde yenilmez CHP’lilerin birlik ve beraberlik içinde CHP’ye sahip çıkması gerekmektedir.

‘’Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umutsuzluğumu yitirmedim’’ Mustafa Kemal Atatürk

Sözü bize yol göstermektedir.

O zaman umutsuz olmaya gerek yok. Yeter ki birlik olmasını bilelim. Başarı kendiliğinden gelecektir.

Saygılarımızla.

 

CHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ

CEZMİ DOĞANER

Avrupa Sosyal Demokrat Hareketi

Başkanı

 

Temsilciler

 

İbrahim Güngör

Ali Göde

İbrahim Özcan

Hollanda

 

Mehmet Turan

İsviçre

 

Hadi Orman

İsveç

 

Melahat Yurdakul

Norveç

 

Remzi uysal

Almanya

 

Ali Polat

Kanada

 

Ersin Ertürk

Eskişehir

 

Fatih Dündar

Samsun

 

Salim Doğan

Mersin

 

Mustafa Çığır

Gaziantep

 

Ayhan Baha Tuğsuz

İstanbul

 

Ali Güvenç Kiraz

İstanbul

 

Recep Dumansüer

Antalya

 

Ahmet Fethi Oral

İstanbul

 

Ersun Gülcan

İzmirCHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ; BASIN AÇIKLAMASI VE KAMUOYUNA DUYURU

 

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

Demokrat insanların hazırlamış olduğu bu metne ağırlıklı olarak katıldığımı ve mutlaka özellikle Malatya kurultay delegeler ininde dikkate alarak hareket etmesini temenni ettiğim için iki satır yazı yazmaya çalışacağım.

Katıldığım en önemli bölüm DEĞİŞİM in mutlaka olmasıdır ve  yapılan değişimle birlikte değişime bir an önce program, tüzük üye ve örgütlerden başlanmalıdır.

Çok değerli delege arkadaşlarım; Türkiye genelinde CHP de “ DEĞİŞİM”  adı altında bazı partili arkadaşlar imza kampanyası başlattılar ve görünen o ki hedefe hızla ilerlemektedirler.

CHP Kurultay delegelerine bu süreçte çok önemli görev düşmektedir.  Ya değişimden yana olup tek adam sistemine karşı direnecek, karşı duracak, demokratik zeminde tekrar kaybolmakta olan Cumhuriyeti demokrasiyi ve ölmekte olan laikliği yeniden diriltecek…

 Aynı zamanda kaybolmakta olan her geçen gün sağcılaşan CHP tekrar ayağa kaldıracaklardan yani DEĞİŞİM den yana olacaklar.

 Ya da var olan tezgâhtakilerle hazırlanmış olan bataklığın içerisinde boğulup gidecekler.

Ben inanıyorum ki her ne şekilde seçilmiş ya da seçtirilmiş olan delege arkadaşlar ne cumhuriyetin yıkılmasına ne laikliğin ölmesine ne de tek adam rejimine sıcak bakmazlar. O nedenle bu imza kampanyasına destek vermek bir imza atmak partiyi bataklıktan kurtarmak Cumhuriyetin yaşamasına katkı sunmak olacaktır. Takdir sizin 

Çağdaş gazeteciler derneği Malatya şube başkanı İbrahim GÖÇMEN    

**************************

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

 

      24 Haziran seçimlerinde alınan sonuçlar ülkemizin yeniden demokratik parlamenter sisteme dönme umudunu yok etmiştir.

     16 Nisan referandumu ile demokratik parlamenter sitem değişmiş yerine tek adam rejimi gelmiştir. Demokrasinin gerekliği olan güçler ayrılığı tek adam yetkisine devredilmiştir

       Cumhuriyet ve CHP’yi kuran kadroların yaratmaya çalıştıkları Çağdaş ve Özgür Türkiye bu günkü kadrolarca korunamamıştır.

      Cumhuriyetin varlığı CHP’nin varlığı ile olanaklıdır. Ancak bu günkü CHP yönetimleri bu görevini yerine getirememiştir. Gelinen bu süreçte izlenen politikalarda başta Sayın Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP yönetimlerinin de sorumluluğu büyüktür.

       İşte bu nedenle 2015 seçimlerinde ‘’ %35 oy alamazsam gereğini yerine getiririm’’ diyen Sayın Kılıçdaroğlu bir an önce gereğini yerine getirmelidir.

       Seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra Sayın İnce daha önce; ’’Seçimi kazanamazsam Kemal Bey’e vefasızlık yapmam kendisi isterse danışman olarak görev alırım’’ açıklamasını unutarak ben genel başkan olayım sen de grup başkanı ol teklifinde bulunmuştur.

       Ancak Sayın İnce’nin, Sayın Kılıçdaroğlu’na getirdiği sen git ben geleyim önerisi de çözüm değildir. Eğer çözüm olmuş olsaydı tüzüğünde kendisini Sol, Sosyal Demokrat olarak tanımlayan CHP bu gün lider arayışı içinde olmazdı.

        Genel Başkan adaylarında aranan en önemli özellik güvenilirlilik olmalıdır. İşte bu açıklamaları ile Sayın İnce’de güven sorunu yaşanmaktadır. Ne yazık ki bu açıklama sol, sosyal demokrat partilerin geleneğinde olmayan’’ sen git ben geleyim’’ teklifinden başka bir durum değildir.

        Sol, Sosyal Demokrat partiler program ve üye partileridir ve bu nedenle de örgütlenmelerini bu doğrultuda yaparlar.

         Hâlbuki Sayın İnce: ‘’Aday değilim ama örgüt gereğini yaparsa üstüme düşeni yaparım’’ açıklaması ile istemem yan cebime koy’’ demekte; ancak ne bir program ne de yapısal bir değişikliklerden bahsetmemektedir.

 

       CHP’nin bu günkü sorunu ideoloji ve örgütlenme sorunudur. Sayın Kılıçdaroğlu parti içi demokrasiyi getireceğim diye Genel Başkan olduğu günden bu tarafa yapısal değişiklikler yerine kendi yönetimini sağlamlaştıracak değişikliklerle bu güne gelmiştir.

       Adalet yürüyüşü, seçim sürecindeki siyaset yapıcı tavrı kitlelerde umut yaratmış ancak seçim sonuçlarına yansımamıştır.

 

Değişim program, tüzük üye ve örgütlerden başlamalıdır.

 

         Sol partileri üyeler tarafından yönetilir. Bu günkü CHP'ye baktığınızda üyenin göstermelik olarak delege seçimlerinden başka hiç bir yetkisi ve önemi yoktur.

Sol partilerde lider üyeler içinden; deneyim, performans ve liyakate göre seçilirler.

Peki, CHP' de genel başkan değişimleri nasıl olmaktadır?

        Algı yönetimleri ile. O zaman rejim değişirken sessiz kalanlar bu gün değişimden bahsediyorsa bu değişimle ilgili kafalarda soru işaretleri olması gerekmez mi?

Değişime evet, hem de hemen; ancak nasıl?

 

       Algılara kapılıp tepeden değişim mi, yoksa tabandan başlayarak sokak örgütlenmesi ile yönetim kadrolarında değişimi gerçekleştirerek; bilgi birikimi, emek, deneyim ve liyakate göre değişim mi?

        Değişim her türlü otoriteden bağımsız olarak aklını kullanarak kendi kaderini belirleyecek siyasi insan olan üyelerle gerçekleştirmelidir.

        Tercihi yapacak olan algı yönetimleri ile değişim isteyenler değil, partinin gerçek sahipleridir. Bu nedenle CHP: CHP'liler tarafından yönetilmelidir.

       İşte bu nedenle partinin gençleri ve kadınlarından başlayarak tüm partililere tarihi bir görev düşmektedir.

      Bu görev Bağımsız ve Özgür bir Türkiye'yi yeniden kuracak CHP’nin yeniden yaratılmasıdır. Bu görevi bize bu ülkeyi ve partimizi kuran Atatürk ve dava arkadaşları vermiştir.

 

Bunun içinde yenilmez CHP’lilerin birlik ve beraberlik içinde CHP’ye sahip çıkması gerekmektedir.

‘’Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umutsuzluğumu yitirmedim’’ Mustafa Kemal Atatürk

Sözü bize yol göstermektedir.

O zaman umutsuz olmaya gerek yok. Yeter ki birlik olmasını bilelim. Başarı kendiliğinden gelecektir.

Saygılarımızla.

 

CHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ

CEZMİ DOĞANER

Avrupa Sosyal Demokrat Hareketi

Başkanı

 

Temsilciler

 

İbrahim Güngör

Ali Göde

İbrahim Özcan

Hollanda

 

Mehmet Turan

İsviçre

 

Hadi Orman

İsveç

 

Melahat Yurdakul

Norveç

 

Remzi uysal

Almanya

 

Ali Polat

Kanada

 

Ersin Ertürk

Eskişehir

 

Fatih Dündar

Samsun

 

Salim Doğan

Mersin

 

Mustafa Çığır

Gaziantep

 

Ayhan Baha Tuğsuz

İstanbul

 

Ali Güvenç Kiraz

İstanbul

 

Recep Dumansüer

Antalya

 

Ahmet Fethi Oral

İstanbul

 

Ersun Gülcan

İzmirCHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ; BASIN AÇIKLAMASI VE KAMUOYUNA DUYURU

 

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

Demokrat insanların hazırlamış olduğu bu metne ağırlıklı olarak katıldığımı ve mutlaka özellikle Malatya kurultay delegeler ininde dikkate alarak hareket etmesini temenni ettiğim için iki satır yazı yazmaya çalışacağım.

Katıldığım en önemli bölüm DEĞİŞİM in mutlaka olmasıdır ve  yapılan değişimle birlikte değişime bir an önce program, tüzük üye ve örgütlerden başlanmalıdır.

Çok değerli delege arkadaşlarım; Türkiye genelinde CHP de “ DEĞİŞİM”  adı altında bazı partili arkadaşlar imza kampanyası başlattılar ve görünen o ki hedefe hızla ilerlemektedirler.

CHP Kurultay delegelerine bu süreçte çok önemli görev düşmektedir.  Ya değişimden yana olup tek adam sistemine karşı direnecek, karşı duracak, demokratik zeminde tekrar kaybolmakta olan Cumhuriyeti demokrasiyi ve ölmekte olan laikliği yeniden diriltecek…

 Aynı zamanda kaybolmakta olan her geçen gün sağcılaşan CHP tekrar ayağa kaldıracaklardan yani DEĞİŞİM den yana olacaklar.

 Ya da var olan tezgâhtakilerle hazırlanmış olan bataklığın içerisinde boğulup gidecekler.

Ben inanıyorum ki her ne şekilde seçilmiş ya da seçtirilmiş olan delege arkadaşlar ne cumhuriyetin yıkılmasına ne laikliğin ölmesine ne de tek adam rejimine sıcak bakmazlar. O nedenle bu imza kampanyasına destek vermek bir imza atmak partiyi bataklıktan kurtarmak Cumhuriyetin yaşamasına katkı sunmak olacaktır. Takdir sizin 

Çağdaş gazeteciler derneği Malatya şube başkanı İbrahim GÖÇMEN    

**************************

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

 

      24 Haziran seçimlerinde alınan sonuçlar ülkemizin yeniden demokratik parlamenter sisteme dönme umudunu yok etmiştir.

     16 Nisan referandumu ile demokratik parlamenter sitem değişmiş yerine tek adam rejimi gelmiştir. Demokrasinin gerekliği olan güçler ayrılığı tek adam yetkisine devredilmiştir

       Cumhuriyet ve CHP’yi kuran kadroların yaratmaya çalıştıkları Çağdaş ve Özgür Türkiye bu günkü kadrolarca korunamamıştır.

      Cumhuriyetin varlığı CHP’nin varlığı ile olanaklıdır. Ancak bu günkü CHP yönetimleri bu görevini yerine getirememiştir. Gelinen bu süreçte izlenen politikalarda başta Sayın Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP yönetimlerinin de sorumluluğu büyüktür.

       İşte bu nedenle 2015 seçimlerinde ‘’ %35 oy alamazsam gereğini yerine getiririm’’ diyen Sayın Kılıçdaroğlu bir an önce gereğini yerine getirmelidir.

       Seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra Sayın İnce daha önce; ’’Seçimi kazanamazsam Kemal Bey’e vefasızlık yapmam kendisi isterse danışman olarak görev alırım’’ açıklamasını unutarak ben genel başkan olayım sen de grup başkanı ol teklifinde bulunmuştur.

       Ancak Sayın İnce’nin, Sayın Kılıçdaroğlu’na getirdiği sen git ben geleyim önerisi de çözüm değildir. Eğer çözüm olmuş olsaydı tüzüğünde kendisini Sol, Sosyal Demokrat olarak tanımlayan CHP bu gün lider arayışı içinde olmazdı.

        Genel Başkan adaylarında aranan en önemli özellik güvenilirlilik olmalıdır. İşte bu açıklamaları ile Sayın İnce’de güven sorunu yaşanmaktadır. Ne yazık ki bu açıklama sol, sosyal demokrat partilerin geleneğinde olmayan’’ sen git ben geleyim’’ teklifinden başka bir durum değildir.

        Sol, Sosyal Demokrat partiler program ve üye partileridir ve bu nedenle de örgütlenmelerini bu doğrultuda yaparlar.

         Hâlbuki Sayın İnce: ‘’Aday değilim ama örgüt gereğini yaparsa üstüme düşeni yaparım’’ açıklaması ile istemem yan cebime koy’’ demekte; ancak ne bir program ne de yapısal bir değişikliklerden bahsetmemektedir.

 

       CHP’nin bu günkü sorunu ideoloji ve örgütlenme sorunudur. Sayın Kılıçdaroğlu parti içi demokrasiyi getireceğim diye Genel Başkan olduğu günden bu tarafa yapısal değişiklikler yerine kendi yönetimini sağlamlaştıracak değişikliklerle bu güne gelmiştir.

       Adalet yürüyüşü, seçim sürecindeki siyaset yapıcı tavrı kitlelerde umut yaratmış ancak seçim sonuçlarına yansımamıştır.

 

Değişim program, tüzük üye ve örgütlerden başlamalıdır.

 

         Sol partileri üyeler tarafından yönetilir. Bu günkü CHP'ye baktığınızda üyenin göstermelik olarak delege seçimlerinden başka hiç bir yetkisi ve önemi yoktur.

Sol partilerde lider üyeler içinden; deneyim, performans ve liyakate göre seçilirler.

Peki, CHP' de genel başkan değişimleri nasıl olmaktadır?

        Algı yönetimleri ile. O zaman rejim değişirken sessiz kalanlar bu gün değişimden bahsediyorsa bu değişimle ilgili kafalarda soru işaretleri olması gerekmez mi?

Değişime evet, hem de hemen; ancak nasıl?

 

       Algılara kapılıp tepeden değişim mi, yoksa tabandan başlayarak sokak örgütlenmesi ile yönetim kadrolarında değişimi gerçekleştirerek; bilgi birikimi, emek, deneyim ve liyakate göre değişim mi?

        Değişim her türlü otoriteden bağımsız olarak aklını kullanarak kendi kaderini belirleyecek siyasi insan olan üyelerle gerçekleştirmelidir.

        Tercihi yapacak olan algı yönetimleri ile değişim isteyenler değil, partinin gerçek sahipleridir. Bu nedenle CHP: CHP'liler tarafından yönetilmelidir.

       İşte bu nedenle partinin gençleri ve kadınlarından başlayarak tüm partililere tarihi bir görev düşmektedir.

      Bu görev Bağımsız ve Özgür bir Türkiye'yi yeniden kuracak CHP’nin yeniden yaratılmasıdır. Bu görevi bize bu ülkeyi ve partimizi kuran Atatürk ve dava arkadaşları vermiştir.

 

Bunun içinde yenilmez CHP’lilerin birlik ve beraberlik içinde CHP’ye sahip çıkması gerekmektedir.

‘’Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umutsuzluğumu yitirmedim’’ Mustafa Kemal Atatürk

Sözü bize yol göstermektedir.

O zaman umutsuz olmaya gerek yok. Yeter ki birlik olmasını bilelim. Başarı kendiliğinden gelecektir.

Saygılarımızla.

 

CHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ

CEZMİ DOĞANER

Avrupa Sosyal Demokrat Hareketi

Başkanı

 

Temsilciler

 

İbrahim Güngör

Ali Göde

İbrahim Özcan

Hollanda

 

Mehmet Turan

İsviçre

 

Hadi Orman

İsveç

 

Melahat Yurdakul

Norveç

 

Remzi uysal

Almanya

 

Ali Polat

Kanada

 

Ersin Ertürk

Eskişehir

 

Fatih Dündar

Samsun

 

Salim Doğan

Mersin

 

Mustafa Çığır

Gaziantep

 

Ayhan Baha Tuğsuz

İstanbul

 

Ali Güvenç Kiraz

İstanbul

 

Recep Dumansüer

Antalya

 

Ahmet Fethi Oral

İstanbul

 

Ersun Gülcan

İzmirCHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ; BASIN AÇIKLAMASI VE KAMUOYUNA DUYURU

 

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

Demokrat insanların hazırlamış olduğu bu metne ağırlıklı olarak katıldığımı ve mutlaka özellikle Malatya kurultay delegeler ininde dikkate alarak hareket etmesini temenni ettiğim için iki satır yazı yazmaya çalışacağım.

Katıldığım en önemli bölüm DEĞİŞİM in mutlaka olmasıdır ve  yapılan değişimle birlikte değişime bir an önce program, tüzük üye ve örgütlerden başlanmalıdır.

Çok değerli delege arkadaşlarım; Türkiye genelinde CHP de “ DEĞİŞİM”  adı altında bazı partili arkadaşlar imza kampanyası başlattılar ve görünen o ki hedefe hızla ilerlemektedirler.

CHP Kurultay delegelerine bu süreçte çok önemli görev düşmektedir.  Ya değişimden yana olup tek adam sistemine karşı direnecek, karşı duracak, demokratik zeminde tekrar kaybolmakta olan Cumhuriyeti demokrasiyi ve ölmekte olan laikliği yeniden diriltecek…

 Aynı zamanda kaybolmakta olan her geçen gün sağcılaşan CHP tekrar ayağa kaldıracaklardan yani DEĞİŞİM den yana olacaklar.

 Ya da var olan tezgâhtakilerle hazırlanmış olan bataklığın içerisinde boğulup gidecekler.

Ben inanıyorum ki her ne şekilde seçilmiş ya da seçtirilmiş olan delege arkadaşlar ne cumhuriyetin yıkılmasına ne laikliğin ölmesine ne de tek adam rejimine sıcak bakmazlar. O nedenle bu imza kampanyasına destek vermek bir imza atmak partiyi bataklıktan kurtarmak Cumhuriyetin yaşamasına katkı sunmak olacaktır. Takdir sizin 

Çağdaş gazeteciler derneği Malatya şube başkanı İbrahim GÖÇMEN    

**************************

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

 

      24 Haziran seçimlerinde alınan sonuçlar ülkemizin yeniden demokratik parlamenter sisteme dönme umudunu yok etmiştir.

     16 Nisan referandumu ile demokratik parlamenter sitem değişmiş yerine tek adam rejimi gelmiştir. Demokrasinin gerekliği olan güçler ayrılığı tek adam yetkisine devredilmiştir

       Cumhuriyet ve CHP’yi kuran kadroların yaratmaya çalıştıkları Çağdaş ve Özgür Türkiye bu günkü kadrolarca korunamamıştır.

      Cumhuriyetin varlığı CHP’nin varlığı ile olanaklıdır. Ancak bu günkü CHP yönetimleri bu görevini yerine getirememiştir. Gelinen bu süreçte izlenen politikalarda başta Sayın Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP yönetimlerinin de sorumluluğu büyüktür.

       İşte bu nedenle 2015 seçimlerinde ‘’ %35 oy alamazsam gereğini yerine getiririm’’ diyen Sayın Kılıçdaroğlu bir an önce gereğini yerine getirmelidir.

       Seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra Sayın İnce daha önce; ’’Seçimi kazanamazsam Kemal Bey’e vefasızlık yapmam kendisi isterse danışman olarak görev alırım’’ açıklamasını unutarak ben genel başkan olayım sen de grup başkanı ol teklifinde bulunmuştur.

       Ancak Sayın İnce’nin, Sayın Kılıçdaroğlu’na getirdiği sen git ben geleyim önerisi de çözüm değildir. Eğer çözüm olmuş olsaydı tüzüğünde kendisini Sol, Sosyal Demokrat olarak tanımlayan CHP bu gün lider arayışı içinde olmazdı.

        Genel Başkan adaylarında aranan en önemli özellik güvenilirlilik olmalıdır. İşte bu açıklamaları ile Sayın İnce’de güven sorunu yaşanmaktadır. Ne yazık ki bu açıklama sol, sosyal demokrat partilerin geleneğinde olmayan’’ sen git ben geleyim’’ teklifinden başka bir durum değildir.

        Sol, Sosyal Demokrat partiler program ve üye partileridir ve bu nedenle de örgütlenmelerini bu doğrultuda yaparlar.

         Hâlbuki Sayın İnce: ‘’Aday değilim ama örgüt gereğini yaparsa üstüme düşeni yaparım’’ açıklaması ile istemem yan cebime koy’’ demekte; ancak ne bir program ne de yapısal bir değişikliklerden bahsetmemektedir.

 

       CHP’nin bu günkü sorunu ideoloji ve örgütlenme sorunudur. Sayın Kılıçdaroğlu parti içi demokrasiyi getireceğim diye Genel Başkan olduğu günden bu tarafa yapısal değişiklikler yerine kendi yönetimini sağlamlaştıracak değişikliklerle bu güne gelmiştir.

       Adalet yürüyüşü, seçim sürecindeki siyaset yapıcı tavrı kitlelerde umut yaratmış ancak seçim sonuçlarına yansımamıştır.

 

Değişim program, tüzük üye ve örgütlerden başlamalıdır.

 

         Sol partileri üyeler tarafından yönetilir. Bu günkü CHP'ye baktığınızda üyenin göstermelik olarak delege seçimlerinden başka hiç bir yetkisi ve önemi yoktur.

Sol partilerde lider üyeler içinden; deneyim, performans ve liyakate göre seçilirler.

Peki, CHP' de genel başkan değişimleri nasıl olmaktadır?

        Algı yönetimleri ile. O zaman rejim değişirken sessiz kalanlar bu gün değişimden bahsediyorsa bu değişimle ilgili kafalarda soru işaretleri olması gerekmez mi?

Değişime evet, hem de hemen; ancak nasıl?

 

       Algılara kapılıp tepeden değişim mi, yoksa tabandan başlayarak sokak örgütlenmesi ile yönetim kadrolarında değişimi gerçekleştirerek; bilgi birikimi, emek, deneyim ve liyakate göre değişim mi?

        Değişim her türlü otoriteden bağımsız olarak aklını kullanarak kendi kaderini belirleyecek siyasi insan olan üyelerle gerçekleştirmelidir.

        Tercihi yapacak olan algı yönetimleri ile değişim isteyenler değil, partinin gerçek sahipleridir. Bu nedenle CHP: CHP'liler tarafından yönetilmelidir.

       İşte bu nedenle partinin gençleri ve kadınlarından başlayarak tüm partililere tarihi bir görev düşmektedir.

      Bu görev Bağımsız ve Özgür bir Türkiye'yi yeniden kuracak CHP’nin yeniden yaratılmasıdır. Bu görevi bize bu ülkeyi ve partimizi kuran Atatürk ve dava arkadaşları vermiştir.

 

Bunun içinde yenilmez CHP’lilerin birlik ve beraberlik içinde CHP’ye sahip çıkması gerekmektedir.

‘’Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umutsuzluğumu yitirmedim’’ Mustafa Kemal Atatürk

Sözü bize yol göstermektedir.

O zaman umutsuz olmaya gerek yok. Yeter ki birlik olmasını bilelim. Başarı kendiliğinden gelecektir.

Saygılarımızla.

 

CHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ

CEZMİ DOĞANER

Avrupa Sosyal Demokrat Hareketi

Başkanı

 

Temsilciler

 

İbrahim Güngör

Ali Göde

İbrahim Özcan

Hollanda

 

Mehmet Turan

İsviçre

 

Hadi Orman

İsveç

 

Melahat Yurdakul

Norveç

 

Remzi uysal

Almanya

 

Ali Polat

Kanada

 

Ersin Ertürk

Eskişehir

 

Fatih Dündar

Samsun

 

Salim Doğan

Mersin

 

Mustafa Çığır

Gaziantep

 

Ayhan Baha Tuğsuz

İstanbul

 

Ali Güvenç Kiraz

İstanbul

 

Recep Dumansüer

Antalya

 

Ahmet Fethi Oral

İstanbul

 

Ersun Gülcan

İzmirCHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ; BASIN AÇIKLAMASI VE KAMUOYUNA DUYURU

 

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

Demokrat insanların hazırlamış olduğu bu metne ağırlıklı olarak katıldığımı ve mutlaka özellikle Malatya kurultay delegeler ininde dikkate alarak hareket etmesini temenni ettiğim için iki satır yazı yazmaya çalışacağım.

Katıldığım en önemli bölüm DEĞİŞİM in mutlaka olmasıdır ve  yapılan değişimle birlikte değişime bir an önce program, tüzük üye ve örgütlerden başlanmalıdır.

Çok değerli delege arkadaşlarım; Türkiye genelinde CHP de “ DEĞİŞİM”  adı altında bazı partili arkadaşlar imza kampanyası başlattılar ve görünen o ki hedefe hızla ilerlemektedirler.

CHP Kurultay delegelerine bu süreçte çok önemli görev düşmektedir.  Ya değişimden yana olup tek adam sistemine karşı direnecek, karşı duracak, demokratik zeminde tekrar kaybolmakta olan Cumhuriyeti demokrasiyi ve ölmekte olan laikliği yeniden diriltecek…

 Aynı zamanda kaybolmakta olan her geçen gün sağcılaşan CHP tekrar ayağa kaldıracaklardan yani DEĞİŞİM den yana olacaklar.

 Ya da var olan tezgâhtakilerle hazırlanmış olan bataklığın içerisinde boğulup gidecekler.

Ben inanıyorum ki her ne şekilde seçilmiş ya da seçtirilmiş olan delege arkadaşlar ne cumhuriyetin yıkılmasına ne laikliğin ölmesine ne de tek adam rejimine sıcak bakmazlar. O nedenle bu imza kampanyasına destek vermek bir imza atmak partiyi bataklıktan kurtarmak Cumhuriyetin yaşamasına katkı sunmak olacaktır. Takdir sizin 

Çağdaş gazeteciler derneği Malatya şube başkanı İbrahim GÖÇMEN    

**************************

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

 

      24 Haziran seçimlerinde alınan sonuçlar ülkemizin yeniden demokratik parlamenter sisteme dönme umudunu yok etmiştir.

     16 Nisan referandumu ile demokratik parlamenter sitem değişmiş yerine tek adam rejimi gelmiştir. Demokrasinin gerekliği olan güçler ayrılığı tek adam yetkisine devredilmiştir

       Cumhuriyet ve CHP’yi kuran kadroların yaratmaya çalıştıkları Çağdaş ve Özgür Türkiye bu günkü kadrolarca korunamamıştır.

      Cumhuriyetin varlığı CHP’nin varlığı ile olanaklıdır. Ancak bu günkü CHP yönetimleri bu görevini yerine getirememiştir. Gelinen bu süreçte izlenen politikalarda başta Sayın Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP yönetimlerinin de sorumluluğu büyüktür.

       İşte bu nedenle 2015 seçimlerinde ‘’ %35 oy alamazsam gereğini yerine getiririm’’ diyen Sayın Kılıçdaroğlu bir an önce gereğini yerine getirmelidir.

       Seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra Sayın İnce daha önce; ’’Seçimi kazanamazsam Kemal Bey’e vefasızlık yapmam kendisi isterse danışman olarak görev alırım’’ açıklamasını unutarak ben genel başkan olayım sen de grup başkanı ol teklifinde bulunmuştur.

       Ancak Sayın İnce’nin, Sayın Kılıçdaroğlu’na getirdiği sen git ben geleyim önerisi de çözüm değildir. Eğer çözüm olmuş olsaydı tüzüğünde kendisini Sol, Sosyal Demokrat olarak tanımlayan CHP bu gün lider arayışı içinde olmazdı.

        Genel Başkan adaylarında aranan en önemli özellik güvenilirlilik olmalıdır. İşte bu açıklamaları ile Sayın İnce’de güven sorunu yaşanmaktadır. Ne yazık ki bu açıklama sol, sosyal demokrat partilerin geleneğinde olmayan’’ sen git ben geleyim’’ teklifinden başka bir durum değildir.

        Sol, Sosyal Demokrat partiler program ve üye partileridir ve bu nedenle de örgütlenmelerini bu doğrultuda yaparlar.

         Hâlbuki Sayın İnce: ‘’Aday değilim ama örgüt gereğini yaparsa üstüme düşeni yaparım’’ açıklaması ile istemem yan cebime koy’’ demekte; ancak ne bir program ne de yapısal bir değişikliklerden bahsetmemektedir.

 

       CHP’nin bu günkü sorunu ideoloji ve örgütlenme sorunudur. Sayın Kılıçdaroğlu parti içi demokrasiyi getireceğim diye Genel Başkan olduğu günden bu tarafa yapısal değişiklikler yerine kendi yönetimini sağlamlaştıracak değişikliklerle bu güne gelmiştir.

       Adalet yürüyüşü, seçim sürecindeki siyaset yapıcı tavrı kitlelerde umut yaratmış ancak seçim sonuçlarına yansımamıştır.

 

Değişim program, tüzük üye ve örgütlerden başlamalıdır.

 

         Sol partileri üyeler tarafından yönetilir. Bu günkü CHP'ye baktığınızda üyenin göstermelik olarak delege seçimlerinden başka hiç bir yetkisi ve önemi yoktur.

Sol partilerde lider üyeler içinden; deneyim, performans ve liyakate göre seçilirler.

Peki, CHP' de genel başkan değişimleri nasıl olmaktadır?

        Algı yönetimleri ile. O zaman rejim değişirken sessiz kalanlar bu gün değişimden bahsediyorsa bu değişimle ilgili kafalarda soru işaretleri olması gerekmez mi?

Değişime evet, hem de hemen; ancak nasıl?

 

       Algılara kapılıp tepeden değişim mi, yoksa tabandan başlayarak sokak örgütlenmesi ile yönetim kadrolarında değişimi gerçekleştirerek; bilgi birikimi, emek, deneyim ve liyakate göre değişim mi?

        Değişim her türlü otoriteden bağımsız olarak aklını kullanarak kendi kaderini belirleyecek siyasi insan olan üyelerle gerçekleştirmelidir.

        Tercihi yapacak olan algı yönetimleri ile değişim isteyenler değil, partinin gerçek sahipleridir. Bu nedenle CHP: CHP'liler tarafından yönetilmelidir.

       İşte bu nedenle partinin gençleri ve kadınlarından başlayarak tüm partililere tarihi bir görev düşmektedir.

      Bu görev Bağımsız ve Özgür bir Türkiye'yi yeniden kuracak CHP’nin yeniden yaratılmasıdır. Bu görevi bize bu ülkeyi ve partimizi kuran Atatürk ve dava arkadaşları vermiştir.

 

Bunun içinde yenilmez CHP’lilerin birlik ve beraberlik içinde CHP’ye sahip çıkması gerekmektedir.

‘’Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umutsuzluğumu yitirmedim’’ Mustafa Kemal Atatürk

Sözü bize yol göstermektedir.

O zaman umutsuz olmaya gerek yok. Yeter ki birlik olmasını bilelim. Başarı kendiliğinden gelecektir.

Saygılarımızla.

 

CHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ

CEZMİ DOĞANER

Avrupa Sosyal Demokrat Hareketi

Başkanı

 

Temsilciler

 

İbrahim Güngör

Ali Göde

İbrahim Özcan

Hollanda

 

Mehmet Turan

İsviçre

 

Hadi Orman

İsveç

 

Melahat Yurdakul

Norveç

 

Remzi uysal

Almanya

 

Ali Polat

Kanada

 

Ersin Ertürk

Eskişehir

 

Fatih Dündar

Samsun

 

Salim Doğan

Mersin

 

Mustafa Çığır

Gaziantep

 

Ayhan Baha Tuğsuz

İstanbul

 

Ali Güvenç Kiraz

İstanbul

 

Recep Dumansüer

Antalya

 

Ahmet Fethi Oral

İstanbul

 

Ersun Gülcan

İzmirCHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ; BASIN AÇIKLAMASI VE KAMUOYUNA DUYURU

 

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

Demokrat insanların hazırlamış olduğu bu metne ağırlıklı olarak katıldığımı ve mutlaka özellikle Malatya kurultay delegeler ininde dikkate alarak hareket etmesini temenni ettiğim için iki satır yazı yazmaya çalışacağım.

Katıldığım en önemli bölüm DEĞİŞİM in mutlaka olmasıdır ve  yapılan değişimle birlikte değişime bir an önce program, tüzük üye ve örgütlerden başlanmalıdır.

Çok değerli delege arkadaşlarım; Türkiye genelinde CHP de “ DEĞİŞİM”  adı altında bazı partili arkadaşlar imza kampanyası başlattılar ve görünen o ki hedefe hızla ilerlemektedirler.

CHP Kurultay delegelerine bu süreçte çok önemli görev düşmektedir.  Ya değişimden yana olup tek adam sistemine karşı direnecek, karşı duracak, demokratik zeminde tekrar kaybolmakta olan Cumhuriyeti demokrasiyi ve ölmekte olan laikliği yeniden diriltecek…

 Aynı zamanda kaybolmakta olan her geçen gün sağcılaşan CHP tekrar ayağa kaldıracaklardan yani DEĞİŞİM den yana olacaklar.

 Ya da var olan tezgâhtakilerle hazırlanmış olan bataklığın içerisinde boğulup gidecekler.

Ben inanıyorum ki her ne şekilde seçilmiş ya da seçtirilmiş olan delege arkadaşlar ne cumhuriyetin yıkılmasına ne laikliğin ölmesine ne de tek adam rejimine sıcak bakmazlar. O nedenle bu imza kampanyasına destek vermek bir imza atmak partiyi bataklıktan kurtarmak Cumhuriyetin yaşamasına katkı sunmak olacaktır. Takdir sizin 

Çağdaş gazeteciler derneği Malatya şube başkanı İbrahim GÖÇMEN    

**************************

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

 

      24 Haziran seçimlerinde alınan sonuçlar ülkemizin yeniden demokratik parlamenter sisteme dönme umudunu yok etmiştir.

     16 Nisan referandumu ile demokratik parlamenter sitem değişmiş yerine tek adam rejimi gelmiştir. Demokrasinin gerekliği olan güçler ayrılığı tek adam yetkisine devredilmiştir

       Cumhuriyet ve CHP’yi kuran kadroların yaratmaya çalıştıkları Çağdaş ve Özgür Türkiye bu günkü kadrolarca korunamamıştır.

      Cumhuriyetin varlığı CHP’nin varlığı ile olanaklıdır. Ancak bu günkü CHP yönetimleri bu görevini yerine getirememiştir. Gelinen bu süreçte izlenen politikalarda başta Sayın Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP yönetimlerinin de sorumluluğu büyüktür.

       İşte bu nedenle 2015 seçimlerinde ‘’ %35 oy alamazsam gereğini yerine getiririm’’ diyen Sayın Kılıçdaroğlu bir an önce gereğini yerine getirmelidir.

       Seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra Sayın İnce daha önce; ’’Seçimi kazanamazsam Kemal Bey’e vefasızlık yapmam kendisi isterse danışman olarak görev alırım’’ açıklamasını unutarak ben genel başkan olayım sen de grup başkanı ol teklifinde bulunmuştur.

       Ancak Sayın İnce’nin, Sayın Kılıçdaroğlu’na getirdiği sen git ben geleyim önerisi de çözüm değildir. Eğer çözüm olmuş olsaydı tüzüğünde kendisini Sol, Sosyal Demokrat olarak tanımlayan CHP bu gün lider arayışı içinde olmazdı.

        Genel Başkan adaylarında aranan en önemli özellik güvenilirlilik olmalıdır. İşte bu açıklamaları ile Sayın İnce’de güven sorunu yaşanmaktadır. Ne yazık ki bu açıklama sol, sosyal demokrat partilerin geleneğinde olmayan’’ sen git ben geleyim’’ teklifinden başka bir durum değildir.

        Sol, Sosyal Demokrat partiler program ve üye partileridir ve bu nedenle de örgütlenmelerini bu doğrultuda yaparlar.

         Hâlbuki Sayın İnce: ‘’Aday değilim ama örgüt gereğini yaparsa üstüme düşeni yaparım’’ açıklaması ile istemem yan cebime koy’’ demekte; ancak ne bir program ne de yapısal bir değişikliklerden bahsetmemektedir.

 

       CHP’nin bu günkü sorunu ideoloji ve örgütlenme sorunudur. Sayın Kılıçdaroğlu parti içi demokrasiyi getireceğim diye Genel Başkan olduğu günden bu tarafa yapısal değişiklikler yerine kendi yönetimini sağlamlaştıracak değişikliklerle bu güne gelmiştir.

       Adalet yürüyüşü, seçim sürecindeki siyaset yapıcı tavrı kitlelerde umut yaratmış ancak seçim sonuçlarına yansımamıştır.

 

Değişim program, tüzük üye ve örgütlerden başlamalıdır.

 

         Sol partileri üyeler tarafından yönetilir. Bu günkü CHP'ye baktığınızda üyenin göstermelik olarak delege seçimlerinden başka hiç bir yetkisi ve önemi yoktur.

Sol partilerde lider üyeler içinden; deneyim, performans ve liyakate göre seçilirler.

Peki, CHP' de genel başkan değişimleri nasıl olmaktadır?

        Algı yönetimleri ile. O zaman rejim değişirken sessiz kalanlar bu gün değişimden bahsediyorsa bu değişimle ilgili kafalarda soru işaretleri olması gerekmez mi?

Değişime evet, hem de hemen; ancak nasıl?

 

       Algılara kapılıp tepeden değişim mi, yoksa tabandan başlayarak sokak örgütlenmesi ile yönetim kadrolarında değişimi gerçekleştirerek; bilgi birikimi, emek, deneyim ve liyakate göre değişim mi?

        Değişim her türlü otoriteden bağımsız olarak aklını kullanarak kendi kaderini belirleyecek siyasi insan olan üyelerle gerçekleştirmelidir.

        Tercihi yapacak olan algı yönetimleri ile değişim isteyenler değil, partinin gerçek sahipleridir. Bu nedenle CHP: CHP'liler tarafından yönetilmelidir.

       İşte bu nedenle partinin gençleri ve kadınlarından başlayarak tüm partililere tarihi bir görev düşmektedir.

      Bu görev Bağımsız ve Özgür bir Türkiye'yi yeniden kuracak CHP’nin yeniden yaratılmasıdır. Bu görevi bize bu ülkeyi ve partimizi kuran Atatürk ve dava arkadaşları vermiştir.

 

Bunun içinde yenilmez CHP’lilerin birlik ve beraberlik içinde CHP’ye sahip çıkması gerekmektedir.

‘’Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umutsuzluğumu yitirmedim’’ Mustafa Kemal Atatürk

Sözü bize yol göstermektedir.

O zaman umutsuz olmaya gerek yok. Yeter ki birlik olmasını bilelim. Başarı kendiliğinden gelecektir.

Saygılarımızla.

 

CHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ

CEZMİ DOĞANER

Avrupa Sosyal Demokrat Hareketi

Başkanı

 

Temsilciler

 

İbrahim Güngör

Ali Göde

İbrahim Özcan

Hollanda

 

Mehmet Turan

İsviçre

 

Hadi Orman

İsveç

 

Melahat Yurdakul

Norveç

 

Remzi uysal

Almanya

 

Ali Polat

Kanada

 

Ersin Ertürk

Eskişehir

 

Fatih Dündar

Samsun

 

Salim Doğan

Mersin

 

Mustafa Çığır

Gaziantep

 

Ayhan Baha Tuğsuz

İstanbul

 

Ali Güvenç Kiraz

İstanbul

 

Recep Dumansüer

Antalya

 

Ahmet Fethi Oral

İstanbul

 

Ersun Gülcan

İzmirCHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ; BASIN AÇIKLAMASI VE KAMUOYUNA DUYURU

 

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

Demokrat insanların hazırlamış olduğu bu metne ağırlıklı olarak katıldığımı ve mutlaka özellikle Malatya kurultay delegeler ininde dikkate alarak hareket etmesini temenni ettiğim için iki satır yazı yazmaya çalışacağım.

Katıldığım en önemli bölüm DEĞİŞİM in mutlaka olmasıdır ve  yapılan değişimle birlikte değişime bir an önce program, tüzük üye ve örgütlerden başlanmalıdır.

Çok değerli delege arkadaşlarım; Türkiye genelinde CHP de “ DEĞİŞİM”  adı altında bazı partili arkadaşlar imza kampanyası başlattılar ve görünen o ki hedefe hızla ilerlemektedirler.

CHP Kurultay delegelerine bu süreçte çok önemli görev düşmektedir.  Ya değişimden yana olup tek adam sistemine karşı direnecek, karşı duracak, demokratik zeminde tekrar kaybolmakta olan Cumhuriyeti demokrasiyi ve ölmekte olan laikliği yeniden diriltecek…

 Aynı zamanda kaybolmakta olan her geçen gün sağcılaşan CHP tekrar ayağa kaldıracaklardan yani DEĞİŞİM den yana olacaklar.

 Ya da var olan tezgâhtakilerle hazırlanmış olan bataklığın içerisinde boğulup gidecekler.

Ben inanıyorum ki her ne şekilde seçilmiş ya da seçtirilmiş olan delege arkadaşlar ne cumhuriyetin yıkılmasına ne laikliğin ölmesine ne de tek adam rejimine sıcak bakmazlar. O nedenle bu imza kampanyasına destek vermek bir imza atmak partiyi bataklıktan kurtarmak Cumhuriyetin yaşamasına katkı sunmak olacaktır. Takdir sizin 

Çağdaş gazeteciler derneği Malatya şube başkanı İbrahim GÖÇMEN    

**************************

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

 

      24 Haziran seçimlerinde alınan sonuçlar ülkemizin yeniden demokratik parlamenter sisteme dönme umudunu yok etmiştir.

     16 Nisan referandumu ile demokratik parlamenter sitem değişmiş yerine tek adam rejimi gelmiştir. Demokrasinin gerekliği olan güçler ayrılığı tek adam yetkisine devredilmiştir

       Cumhuriyet ve CHP’yi kuran kadroların yaratmaya çalıştıkları Çağdaş ve Özgür Türkiye bu günkü kadrolarca korunamamıştır.

      Cumhuriyetin varlığı CHP’nin varlığı ile olanaklıdır. Ancak bu günkü CHP yönetimleri bu görevini yerine getirememiştir. Gelinen bu süreçte izlenen politikalarda başta Sayın Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP yönetimlerinin de sorumluluğu büyüktür.

       İşte bu nedenle 2015 seçimlerinde ‘’ %35 oy alamazsam gereğini yerine getiririm’’ diyen Sayın Kılıçdaroğlu bir an önce gereğini yerine getirmelidir.

       Seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra Sayın İnce daha önce; ’’Seçimi kazanamazsam Kemal Bey’e vefasızlık yapmam kendisi isterse danışman olarak görev alırım’’ açıklamasını unutarak ben genel başkan olayım sen de grup başkanı ol teklifinde bulunmuştur.

       Ancak Sayın İnce’nin, Sayın Kılıçdaroğlu’na getirdiği sen git ben geleyim önerisi de çözüm değildir. Eğer çözüm olmuş olsaydı tüzüğünde kendisini Sol, Sosyal Demokrat olarak tanımlayan CHP bu gün lider arayışı içinde olmazdı.

        Genel Başkan adaylarında aranan en önemli özellik güvenilirlilik olmalıdır. İşte bu açıklamaları ile Sayın İnce’de güven sorunu yaşanmaktadır. Ne yazık ki bu açıklama sol, sosyal demokrat partilerin geleneğinde olmayan’’ sen git ben geleyim’’ teklifinden başka bir durum değildir.

        Sol, Sosyal Demokrat partiler program ve üye partileridir ve bu nedenle de örgütlenmelerini bu doğrultuda yaparlar.

         Hâlbuki Sayın İnce: ‘’Aday değilim ama örgüt gereğini yaparsa üstüme düşeni yaparım’’ açıklaması ile istemem yan cebime koy’’ demekte; ancak ne bir program ne de yapısal bir değişikliklerden bahsetmemektedir.

 

       CHP’nin bu günkü sorunu ideoloji ve örgütlenme sorunudur. Sayın Kılıçdaroğlu parti içi demokrasiyi getireceğim diye Genel Başkan olduğu günden bu tarafa yapısal değişiklikler yerine kendi yönetimini sağlamlaştıracak değişikliklerle bu güne gelmiştir.

       Adalet yürüyüşü, seçim sürecindeki siyaset yapıcı tavrı kitlelerde umut yaratmış ancak seçim sonuçlarına yansımamıştır.

 

Değişim program, tüzük üye ve örgütlerden başlamalıdır.

 

         Sol partileri üyeler tarafından yönetilir. Bu günkü CHP'ye baktığınızda üyenin göstermelik olarak delege seçimlerinden başka hiç bir yetkisi ve önemi yoktur.

Sol partilerde lider üyeler içinden; deneyim, performans ve liyakate göre seçilirler.

Peki, CHP' de genel başkan değişimleri nasıl olmaktadır?

        Algı yönetimleri ile. O zaman rejim değişirken sessiz kalanlar bu gün değişimden bahsediyorsa bu değişimle ilgili kafalarda soru işaretleri olması gerekmez mi?

Değişime evet, hem de hemen; ancak nasıl?

 

       Algılara kapılıp tepeden değişim mi, yoksa tabandan başlayarak sokak örgütlenmesi ile yönetim kadrolarında değişimi gerçekleştirerek; bilgi birikimi, emek, deneyim ve liyakate göre değişim mi?

        Değişim her türlü otoriteden bağımsız olarak aklını kullanarak kendi kaderini belirleyecek siyasi insan olan üyelerle gerçekleştirmelidir.

        Tercihi yapacak olan algı yönetimleri ile değişim isteyenler değil, partinin gerçek sahipleridir. Bu nedenle CHP: CHP'liler tarafından yönetilmelidir.

       İşte bu nedenle partinin gençleri ve kadınlarından başlayarak tüm partililere tarihi bir görev düşmektedir.

      Bu görev Bağımsız ve Özgür bir Türkiye'yi yeniden kuracak CHP’nin yeniden yaratılmasıdır. Bu görevi bize bu ülkeyi ve partimizi kuran Atatürk ve dava arkadaşları vermiştir.

 

Bunun içinde yenilmez CHP’lilerin birlik ve beraberlik içinde CHP’ye sahip çıkması gerekmektedir.

‘’Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umutsuzluğumu yitirmedim’’ Mustafa Kemal Atatürk

Sözü bize yol göstermektedir.

O zaman umutsuz olmaya gerek yok. Yeter ki birlik olmasını bilelim. Başarı kendiliğinden gelecektir.

Saygılarımızla.

 

CHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ

CEZMİ DOĞANER

Avrupa Sosyal Demokrat Hareketi

Başkanı

 

Temsilciler

 

İbrahim Güngör

Ali Göde

İbrahim Özcan

Hollanda

 

Mehmet Turan

İsviçre

 

Hadi Orman

İsveç

 

Melahat Yurdakul

Norveç

 

Remzi uysal

Almanya

 

Ali Polat

Kanada

 

Ersin Ertürk

Eskişehir

 

Fatih Dündar

Samsun

 

Salim Doğan

Mersin

 

Mustafa Çığır

Gaziantep

 

Ayhan Baha Tuğsuz

İstanbul

 

Ali Güvenç Kiraz

İstanbul

 

Recep Dumansüer

Antalya

 

Ahmet Fethi Oral

İstanbul

 

Ersun Gülcan

İzmirCHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ; BASIN AÇIKLAMASI VE KAMUOYUNA DUYURU

 

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

Demokrat insanların hazırlamış olduğu bu metne ağırlıklı olarak katıldığımı ve mutlaka özellikle Malatya kurultay delegeler ininde dikkate alarak hareket etmesini temenni ettiğim için iki satır yazı yazmaya çalışacağım.

Katıldığım en önemli bölüm DEĞİŞİM in mutlaka olmasıdır ve  yapılan değişimle birlikte değişime bir an önce program, tüzük üye ve örgütlerden başlanmalıdır.

Çok değerli delege arkadaşlarım; Türkiye genelinde CHP de “ DEĞİŞİM”  adı altında bazı partili arkadaşlar imza kampanyası başlattılar ve görünen o ki hedefe hızla ilerlemektedirler.

CHP Kurultay delegelerine bu süreçte çok önemli görev düşmektedir.  Ya değişimden yana olup tek adam sistemine karşı direnecek, karşı duracak, demokratik zeminde tekrar kaybolmakta olan Cumhuriyeti demokrasiyi ve ölmekte olan laikliği yeniden diriltecek…

 Aynı zamanda kaybolmakta olan her geçen gün sağcılaşan CHP tekrar ayağa kaldıracaklardan yani DEĞİŞİM den yana olacaklar.

 Ya da var olan tezgâhtakilerle hazırlanmış olan bataklığın içerisinde boğulup gidecekler.

Ben inanıyorum ki her ne şekilde seçilmiş ya da seçtirilmiş olan delege arkadaşlar ne cumhuriyetin yıkılmasına ne laikliğin ölmesine ne de tek adam rejimine sıcak bakmazlar. O nedenle bu imza kampanyasına destek vermek bir imza atmak partiyi bataklıktan kurtarmak Cumhuriyetin yaşamasına katkı sunmak olacaktır. Takdir sizin 

Çağdaş gazeteciler derneği Malatya şube başkanı İbrahim GÖÇMEN    

**************************

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

 

      24 Haziran seçimlerinde alınan sonuçlar ülkemizin yeniden demokratik parlamenter sisteme dönme umudunu yok etmiştir.

     16 Nisan referandumu ile demokratik parlamenter sitem değişmiş yerine tek adam rejimi gelmiştir. Demokrasinin gerekliği olan güçler ayrılığı tek adam yetkisine devredilmiştir

       Cumhuriyet ve CHP’yi kuran kadroların yaratmaya çalıştıkları Çağdaş ve Özgür Türkiye bu günkü kadrolarca korunamamıştır.

      Cumhuriyetin varlığı CHP’nin varlığı ile olanaklıdır. Ancak bu günkü CHP yönetimleri bu görevini yerine getirememiştir. Gelinen bu süreçte izlenen politikalarda başta Sayın Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP yönetimlerinin de sorumluluğu büyüktür.

       İşte bu nedenle 2015 seçimlerinde ‘’ %35 oy alamazsam gereğini yerine getiririm’’ diyen Sayın Kılıçdaroğlu bir an önce gereğini yerine getirmelidir.

       Seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra Sayın İnce daha önce; ’’Seçimi kazanamazsam Kemal Bey’e vefasızlık yapmam kendisi isterse danışman olarak görev alırım’’ açıklamasını unutarak ben genel başkan olayım sen de grup başkanı ol teklifinde bulunmuştur.

       Ancak Sayın İnce’nin, Sayın Kılıçdaroğlu’na getirdiği sen git ben geleyim önerisi de çözüm değildir. Eğer çözüm olmuş olsaydı tüzüğünde kendisini Sol, Sosyal Demokrat olarak tanımlayan CHP bu gün lider arayışı içinde olmazdı.

        Genel Başkan adaylarında aranan en önemli özellik güvenilirlilik olmalıdır. İşte bu açıklamaları ile Sayın İnce’de güven sorunu yaşanmaktadır. Ne yazık ki bu açıklama sol, sosyal demokrat partilerin geleneğinde olmayan’’ sen git ben geleyim’’ teklifinden başka bir durum değildir.

        Sol, Sosyal Demokrat partiler program ve üye partileridir ve bu nedenle de örgütlenmelerini bu doğrultuda yaparlar.

         Hâlbuki Sayın İnce: ‘’Aday değilim ama örgüt gereğini yaparsa üstüme düşeni yaparım’’ açıklaması ile istemem yan cebime koy’’ demekte; ancak ne bir program ne de yapısal bir değişikliklerden bahsetmemektedir.

 

       CHP’nin bu günkü sorunu ideoloji ve örgütlenme sorunudur. Sayın Kılıçdaroğlu parti içi demokrasiyi getireceğim diye Genel Başkan olduğu günden bu tarafa yapısal değişiklikler yerine kendi yönetimini sağlamlaştıracak değişikliklerle bu güne gelmiştir.

       Adalet yürüyüşü, seçim sürecindeki siyaset yapıcı tavrı kitlelerde umut yaratmış ancak seçim sonuçlarına yansımamıştır.

 

Değişim program, tüzük üye ve örgütlerden başlamalıdır.

 

         Sol partileri üyeler tarafından yönetilir. Bu günkü CHP'ye baktığınızda üyenin göstermelik olarak delege seçimlerinden başka hiç bir yetkisi ve önemi yoktur.

Sol partilerde lider üyeler içinden; deneyim, performans ve liyakate göre seçilirler.

Peki, CHP' de genel başkan değişimleri nasıl olmaktadır?

        Algı yönetimleri ile. O zaman rejim değişirken sessiz kalanlar bu gün değişimden bahsediyorsa bu değişimle ilgili kafalarda soru işaretleri olması gerekmez mi?

Değişime evet, hem de hemen; ancak nasıl?

 

       Algılara kapılıp tepeden değişim mi, yoksa tabandan başlayarak sokak örgütlenmesi ile yönetim kadrolarında değişimi gerçekleştirerek; bilgi birikimi, emek, deneyim ve liyakate göre değişim mi?

        Değişim her türlü otoriteden bağımsız olarak aklını kullanarak kendi kaderini belirleyecek siyasi insan olan üyelerle gerçekleştirmelidir.

        Tercihi yapacak olan algı yönetimleri ile değişim isteyenler değil, partinin gerçek sahipleridir. Bu nedenle CHP: CHP'liler tarafından yönetilmelidir.

       İşte bu nedenle partinin gençleri ve kadınlarından başlayarak tüm partililere tarihi bir görev düşmektedir.

      Bu görev Bağımsız ve Özgür bir Türkiye'yi yeniden kuracak CHP’nin yeniden yaratılmasıdır. Bu görevi bize bu ülkeyi ve partimizi kuran Atatürk ve dava arkadaşları vermiştir.

 

Bunun içinde yenilmez CHP’lilerin birlik ve beraberlik içinde CHP’ye sahip çıkması gerekmektedir.

‘’Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umutsuzluğumu yitirmedim’’ Mustafa Kemal Atatürk

Sözü bize yol göstermektedir.

O zaman umutsuz olmaya gerek yok. Yeter ki birlik olmasını bilelim. Başarı kendiliğinden gelecektir.

Saygılarımızla.

 

CHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ

CEZMİ DOĞANER

Avrupa Sosyal Demokrat Hareketi

Başkanı

 

Temsilciler

 

İbrahim Güngör

Ali Göde

İbrahim Özcan

Hollanda

 

Mehmet Turan

İsviçre

 

Hadi Orman

İsveç

 

Melahat Yurdakul

Norveç

 

Remzi uysal

Almanya

 

Ali Polat

Kanada

 

Ersin Ertürk

Eskişehir

 

Fatih Dündar

Samsun

 

Salim Doğan

Mersin

 

Mustafa Çığır

Gaziantep

 

Ayhan Baha Tuğsuz

İstanbul

 

Ali Güvenç Kiraz

İstanbul

 

Recep Dumansüer

Antalya

 

Ahmet Fethi Oral

İstanbul

 

Ersun Gülcan

İzmirCHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ; BASIN AÇIKLAMASI VE KAMUOYUNA DUYURU

 

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

Demokrat insanların hazırlamış olduğu bu metne ağırlıklı olarak katıldığımı ve mutlaka özellikle Malatya kurultay delegeler ininde dikkate alarak hareket etmesini temenni ettiğim için iki satır yazı yazmaya çalışacağım.

Katıldığım en önemli bölüm DEĞİŞİM in mutlaka olmasıdır ve  yapılan değişimle birlikte değişime bir an önce program, tüzük üye ve örgütlerden başlanmalıdır.

Çok değerli delege arkadaşlarım; Türkiye genelinde CHP de “ DEĞİŞİM”  adı altında bazı partili arkadaşlar imza kampanyası başlattılar ve görünen o ki hedefe hızla ilerlemektedirler.

CHP Kurultay delegelerine bu süreçte çok önemli görev düşmektedir.  Ya değişimden yana olup tek adam sistemine karşı direnecek, karşı duracak, demokratik zeminde tekrar kaybolmakta olan Cumhuriyeti demokrasiyi ve ölmekte olan laikliği yeniden diriltecek…

 Aynı zamanda kaybolmakta olan her geçen gün sağcılaşan CHP tekrar ayağa kaldıracaklardan yani DEĞİŞİM den yana olacaklar.

 Ya da var olan tezgâhtakilerle hazırlanmış olan bataklığın içerisinde boğulup gidecekler.

Ben inanıyorum ki her ne şekilde seçilmiş ya da seçtirilmiş olan delege arkadaşlar ne cumhuriyetin yıkılmasına ne laikliğin ölmesine ne de tek adam rejimine sıcak bakmazlar. O nedenle bu imza kampanyasına destek vermek bir imza atmak partiyi bataklıktan kurtarmak Cumhuriyetin yaşamasına katkı sunmak olacaktır. Takdir sizin 

Çağdaş gazeteciler derneği Malatya şube başkanı İbrahim GÖÇMEN    

**************************

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

 

      24 Haziran seçimlerinde alınan sonuçlar ülkemizin yeniden demokratik parlamenter sisteme dönme umudunu yok etmiştir.

     16 Nisan referandumu ile demokratik parlamenter sitem değişmiş yerine tek adam rejimi gelmiştir. Demokrasinin gerekliği olan güçler ayrılığı tek adam yetkisine devredilmiştir

       Cumhuriyet ve CHP’yi kuran kadroların yaratmaya çalıştıkları Çağdaş ve Özgür Türkiye bu günkü kadrolarca korunamamıştır.

      Cumhuriyetin varlığı CHP’nin varlığı ile olanaklıdır. Ancak bu günkü CHP yönetimleri bu görevini yerine getirememiştir. Gelinen bu süreçte izlenen politikalarda başta Sayın Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP yönetimlerinin de sorumluluğu büyüktür.

       İşte bu nedenle 2015 seçimlerinde ‘’ %35 oy alamazsam gereğini yerine getiririm’’ diyen Sayın Kılıçdaroğlu bir an önce gereğini yerine getirmelidir.

       Seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra Sayın İnce daha önce; ’’Seçimi kazanamazsam Kemal Bey’e vefasızlık yapmam kendisi isterse danışman olarak görev alırım’’ açıklamasını unutarak ben genel başkan olayım sen de grup başkanı ol teklifinde bulunmuştur.

       Ancak Sayın İnce’nin, Sayın Kılıçdaroğlu’na getirdiği sen git ben geleyim önerisi de çözüm değildir. Eğer çözüm olmuş olsaydı tüzüğünde kendisini Sol, Sosyal Demokrat olarak tanımlayan CHP bu gün lider arayışı içinde olmazdı.

        Genel Başkan adaylarında aranan en önemli özellik güvenilirlilik olmalıdır. İşte bu açıklamaları ile Sayın İnce’de güven sorunu yaşanmaktadır. Ne yazık ki bu açıklama sol, sosyal demokrat partilerin geleneğinde olmayan’’ sen git ben geleyim’’ teklifinden başka bir durum değildir.

        Sol, Sosyal Demokrat partiler program ve üye partileridir ve bu nedenle de örgütlenmelerini bu doğrultuda yaparlar.

         Hâlbuki Sayın İnce: ‘’Aday değilim ama örgüt gereğini yaparsa üstüme düşeni yaparım’’ açıklaması ile istemem yan cebime koy’’ demekte; ancak ne bir program ne de yapısal bir değişikliklerden bahsetmemektedir.

 

       CHP’nin bu günkü sorunu ideoloji ve örgütlenme sorunudur. Sayın Kılıçdaroğlu parti içi demokrasiyi getireceğim diye Genel Başkan olduğu günden bu tarafa yapısal değişiklikler yerine kendi yönetimini sağlamlaştıracak değişikliklerle bu güne gelmiştir.

       Adalet yürüyüşü, seçim sürecindeki siyaset yapıcı tavrı kitlelerde umut yaratmış ancak seçim sonuçlarına yansımamıştır.

 

Değişim program, tüzük üye ve örgütlerden başlamalıdır.

 

         Sol partileri üyeler tarafından yönetilir. Bu günkü CHP'ye baktığınızda üyenin göstermelik olarak delege seçimlerinden başka hiç bir yetkisi ve önemi yoktur.

Sol partilerde lider üyeler içinden; deneyim, performans ve liyakate göre seçilirler.

Peki, CHP' de genel başkan değişimleri nasıl olmaktadır?

        Algı yönetimleri ile. O zaman rejim değişirken sessiz kalanlar bu gün değişimden bahsediyorsa bu değişimle ilgili kafalarda soru işaretleri olması gerekmez mi?

Değişime evet, hem de hemen; ancak nasıl?

 

       Algılara kapılıp tepeden değişim mi, yoksa tabandan başlayarak sokak örgütlenmesi ile yönetim kadrolarında değişimi gerçekleştirerek; bilgi birikimi, emek, deneyim ve liyakate göre değişim mi?

        Değişim her türlü otoriteden bağımsız olarak aklını kullanarak kendi kaderini belirleyecek siyasi insan olan üyelerle gerçekleştirmelidir.

        Tercihi yapacak olan algı yönetimleri ile değişim isteyenler değil, partinin gerçek sahipleridir. Bu nedenle CHP: CHP'liler tarafından yönetilmelidir.

       İşte bu nedenle partinin gençleri ve kadınlarından başlayarak tüm partililere tarihi bir görev düşmektedir.

      Bu görev Bağımsız ve Özgür bir Türkiye'yi yeniden kuracak CHP’nin yeniden yaratılmasıdır. Bu görevi bize bu ülkeyi ve partimizi kuran Atatürk ve dava arkadaşları vermiştir.

 

Bunun içinde yenilmez CHP’lilerin birlik ve beraberlik içinde CHP’ye sahip çıkması gerekmektedir.

‘’Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umutsuzluğumu yitirmedim’’ Mustafa Kemal Atatürk

Sözü bize yol göstermektedir.

O zaman umutsuz olmaya gerek yok. Yeter ki birlik olmasını bilelim. Başarı kendiliğinden gelecektir.

Saygılarımızla.

 

CHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ

CEZMİ DOĞANER

Avrupa Sosyal Demokrat Hareketi

Başkanı

 

Temsilciler

 

İbrahim Güngör

Ali Göde

İbrahim Özcan

Hollanda

 

Mehmet Turan

İsviçre

 

Hadi Orman

İsveç

 

Melahat Yurdakul

Norveç

 

Remzi uysal

Almanya

 

Ali Polat

Kanada

 

Ersin Ertürk

Eskişehir

 

Fatih Dündar

Samsun

 

Salim Doğan

Mersin

 

Mustafa Çığır

Gaziantep

 

Ayhan Baha Tuğsuz

İstanbul

 

Ali Güvenç Kiraz

İstanbul

 

Recep Dumansüer

Antalya

 

Ahmet Fethi Oral

İstanbul

 

Ersun Gülcan

İzmirCHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ; BASIN AÇIKLAMASI VE KAMUOYUNA DUYURU

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

Demokrat insanların hazırlamış olduğu bu metne ağırlıklı olarak katıldığımı ve mutlaka özellikle Malatya kurultay delegeler ininde dikkate alarak hareket etmesini temenni ettiğim için iki satır yazı yazmaya çalışacağım.

Katıldığım en önemli bölüm DEĞİŞİM in mutlaka olmasıdır ve  yapılan değişimle birlikte değişime bir an önce program, tüzük üye ve örgütlerden başlanmalıdır.

Çok değerli delege arkadaşlarım; Türkiye genelinde CHP de “ DEĞİŞİM”  adı altında bazı partili arkadaşlar imza kampanyası başlattılar ve görünen o ki hedefe hızla ilerlemektedirler.

CHP Kurultay delegelerine bu süreçte çok önemli görev düşmektedir.  Ya değişimden yana olup tek adam sistemine karşı direnecek, karşı duracak, demokratik zeminde tekrar kaybolmakta olan Cumhuriyeti demokrasiyi ve ölmekte olan laikliği yeniden diriltecek…

 Aynı zamanda kaybolmakta olan her geçen gün sağcılaşan CHP tekrar ayağa kaldıracaklardan yani DEĞİŞİM den yana olacaklar.

 Ya da var olan tezgâhtakilerle hazırlanmış olan bataklığın içerisinde boğulup gidecekler.

Ben inanıyorum ki her ne şekilde seçilmiş ya da seçtirilmiş olan delege arkadaşlar ne cumhuriyetin yıkılmasına ne laikliğin ölmesine ne de tek adam rejimine sıcak bakmazlar. O nedenle bu imza kampanyasına destek vermek bir imza atmak partiyi bataklıktan kurtarmak Cumhuriyetin yaşamasına katkı sunmak olacaktır. Takdir sizin 

Çağdaş gazeteciler derneği Malatya şube başkanı İbrahim GÖÇMEN    

**************************

 

CHP’ DE DEĞİŞİME EVET ANCAK NASIL?

 

 

      24 Haziran seçimlerinde alınan sonuçlar ülkemizin yeniden demokratik parlamenter sisteme dönme umudunu yok etmiştir.

     16 Nisan referandumu ile demokratik parlamenter sitem değişmiş yerine tek adam rejimi gelmiştir. Demokrasinin gerekliği olan güçler ayrılığı tek adam yetkisine devredilmiştir

       Cumhuriyet ve CHP’yi kuran kadroların yaratmaya çalıştıkları Çağdaş ve Özgür Türkiye bu günkü kadrolarca korunamamıştır.

      Cumhuriyetin varlığı CHP’nin varlığı ile olanaklıdır. Ancak bu günkü CHP yönetimleri bu görevini yerine getirememiştir. Gelinen bu süreçte izlenen politikalarda başta Sayın Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP yönetimlerinin de sorumluluğu büyüktür.

       İşte bu nedenle 2015 seçimlerinde ‘’ %35 oy alamazsam gereğini yerine getiririm’’ diyen Sayın Kılıçdaroğlu bir an önce gereğini yerine getirmelidir.

       Seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra Sayın İnce daha önce; ’’Seçimi kazanamazsam Kemal Bey’e vefasızlık yapmam kendisi isterse danışman olarak görev alırım’’ açıklamasını unutarak ben genel başkan olayım sen de grup başkanı ol teklifinde bulunmuştur.

       Ancak Sayın İnce’nin, Sayın Kılıçdaroğlu’na getirdiği sen git ben geleyim önerisi de çözüm değildir. Eğer çözüm olmuş olsaydı tüzüğünde kendisini Sol, Sosyal Demokrat olarak tanımlayan CHP bu gün lider arayışı içinde olmazdı.

        Genel Başkan adaylarında aranan en önemli özellik güvenilirlilik olmalıdır. İşte bu açıklamaları ile Sayın İnce’de güven sorunu yaşanmaktadır. Ne yazık ki bu açıklama sol, sosyal demokrat partilerin geleneğinde olmayan’’ sen git ben geleyim’’ teklifinden başka bir durum değildir.

        Sol, Sosyal Demokrat partiler program ve üye partileridir ve bu nedenle de örgütlenmelerini bu doğrultuda yaparlar.

         Hâlbuki Sayın İnce: ‘’Aday değilim ama örgüt gereğini yaparsa üstüme düşeni yaparım’’ açıklaması ile istemem yan cebime koy’’ demekte; ancak ne bir program ne de yapısal bir değişikliklerden bahsetmemektedir.

 

       CHP’nin bu günkü sorunu ideoloji ve örgütlenme sorunudur. Sayın Kılıçdaroğlu parti içi demokrasiyi getireceğim diye Genel Başkan olduğu günden bu tarafa yapısal değişiklikler yerine kendi yönetimini sağlamlaştıracak değişikliklerle bu güne gelmiştir.

       Adalet yürüyüşü, seçim sürecindeki siyaset yapıcı tavrı kitlelerde umut yaratmış ancak seçim sonuçlarına yansımamıştır.

 

Değişim program, tüzük üye ve örgütlerden başlamalıdır.

 

         Sol partileri üyeler tarafından yönetilir. Bu günkü CHP'ye baktığınızda üyenin göstermelik olarak delege seçimlerinden başka hiç bir yetkisi ve önemi yoktur.

Sol partilerde lider üyeler içinden; deneyim, performans ve liyakate göre seçilirler.

Peki, CHP' de genel başkan değişimleri nasıl olmaktadır?

        Algı yönetimleri ile. O zaman rejim değişirken sessiz kalanlar bu gün değişimden bahsediyorsa bu değişimle ilgili kafalarda soru işaretleri olması gerekmez mi?

Değişime evet, hem de hemen; ancak nasıl?

 

       Algılara kapılıp tepeden değişim mi, yoksa tabandan başlayarak sokak örgütlenmesi ile yönetim kadrolarında değişimi gerçekleştirerek; bilgi birikimi, emek, deneyim ve liyakate göre değişim mi?

        Değişim her türlü otoriteden bağımsız olarak aklını kullanarak kendi kaderini belirleyecek siyasi insan olan üyelerle gerçekleştirmelidir.

        Tercihi yapacak olan algı yönetimleri ile değişim isteyenler değil, partinin gerçek sahipleridir. Bu nedenle CHP: CHP'liler tarafından yönetilmelidir.

       İşte bu nedenle partinin gençleri ve kadınlarından başlayarak tüm partililere tarihi bir görev düşmektedir.

      Bu görev Bağımsız ve Özgür bir Türkiye'yi yeniden kuracak CHP’nin yeniden yaratılmasıdır. Bu görevi bize bu ülkeyi ve partimizi kuran Atatürk ve dava arkadaşları vermiştir.

 

Bunun içinde yenilmez CHP’lilerin birlik ve beraberlik içinde CHP’ye sahip çıkması gerekmektedir.

‘’Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umutsuzluğumu yitirmedim’’ Mustafa Kemal Atatürk

Sözü bize yol göstermektedir.

O zaman umutsuz olmaya gerek yok. Yeter ki birlik olmasını bilelim. Başarı kendiliğinden gelecektir.

Saygılarımızla.

 

CHP’DE DEMOKRASİ HAREKETİ

CEZMİ DOĞANER

Avrupa Sosyal Demokrat Hareketi

Başkanı

 

Temsilciler

 

İbrahim Güngör

Ali Göde

İbrahim Özcan

Hollanda

 

Mehmet Turan

İsviçre

 

Hadi Orman

İsveç

 

Melahat Yurdakul

Norveç

 

Remzi uysal

Almanya

 

Ali Polat

Kanada

 

Ersin Ertürk

Eskişehir

 

Fatih Dündar

Samsun

 

Salim Doğan

Mersin

 

Mustafa Çığır

Gaziantep

 

Ayhan Baha Tuğsuz

İstanbul

 

Ali Güvenç Kiraz

İstanbul

 

Recep Dumansüer

Antalya

 

Ahmet Fethi Oral

İstanbul

 

Ersun Gülcan

İzmir

Siyaset, 19 Temmuz 2018 03:22

Yorumlar (0)

Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Ülkemizde her 5 kişiden 1’inde görülüyor!

Ülkemizde her 5 kişiden 1’inde görülüyor!

Ünlü Moda Tasarımcısı Sabiha Alakuşu’dan Görkemli Defile!..

Ünlü Moda Tasarımcısı Sabiha Alakuşu’dan Görkemli Defile!..

40 Sokakta Yol ve Kaldırım Çalışmaları Gerçekleştirdi

40 Sokakta Yol ve Kaldırım Çalışmaları Gerçekleştirdi

Yeşil Malatya’ya Yeşil Belediyecilik

Yeşil Malatya’ya Yeşil Belediyecilik

Başkan Sadıkoğlu. Rezerv Alan Uygulaması Belirsizliği Artırıyor

Başkan Sadıkoğlu. Rezerv Alan Uygulaması Belirsizliği Artırıyor

Fırat EDAŞ Projelendirme Süreçlerinde Standardı Göklere Taşıdı

Fırat EDAŞ Projelendirme Süreçlerinde Standardı Göklere Taşıdı

Başkan Taşkın: “Doğalgazsız Mahalle Bırakmayacağız”

Başkan Taşkın: “Doğalgazsız Mahalle Bırakmayacağız”

15 Kursumuzda 250’e Yakın Vatandaşımıza Eğitim Veriyoruz

15 Kursumuzda 250’e Yakın Vatandaşımıza Eğitim Veriyoruz

Başkan Sadıkoğlu: “Kişisel Rantları Uğruna Malatya’yı Borç Batağına Sürüklediler”

Başkan Sadıkoğlu: “Kişisel Rantları Uğruna Malatya’yı Borç Batağına Sürüklediler”

Spora Başlamadan Önce 3 Önemli Öneri!

Spora Başlamadan Önce 3 Önemli Öneri!

Yalçın Çoban'dan Büyük Anlaşma

Yalçın Çoban'dan Büyük Anlaşma

Malatya Kent Konseyi ‘Hamit Fendoğlu' Anısına Program Düzenledi

Malatya Kent Konseyi ‘Hamit Fendoğlu' Anısına Program Düzenledi

Başkan Taşkın: “Kaybedecek Vaktimiz Yok”

Başkan Taşkın: “Kaybedecek Vaktimiz Yok”

Yonca Zeren’den Pop Arabesk Şarkı

Yonca Zeren’den Pop Arabesk Şarkı

Vali Yazıcı, Malatya İl Müftüsü Yıldırım İçin Düzenlenen Veda Yemeğine Katıldı

Vali Yazıcı, Malatya İl Müftüsü Yıldırım İçin Düzenlenen Veda Yemeğine Katıldı

Hanife Yazıcı’dan Darende İlçesine Ziyaret

Hanife Yazıcı’dan Darende İlçesine Ziyaret

Pütürge’de ilk meclis toplantısı yapıldı... Görev dağılımı tamam!

Pütürge’de ilk meclis toplantısı yapıldı... Görev dağılımı tamam!

İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Aktaş’tan İlimizdeki Uygulama Noktalarına Ziyaret

İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Aktaş’tan İlimizdeki Uygulama Noktalarına Ziyaret

Başkan Er,“Ramazan Bayramının İslam Coğrafyasına Umut Olmasını Diliyorum”

Başkan Er,“Ramazan Bayramının İslam Coğrafyasına Umut Olmasını Diliyorum”

Vali Ersin Yazıcı Çocuklarla Bayram Kahvaltısında Buluştu

Vali Ersin Yazıcı Çocuklarla Bayram Kahvaltısında Buluştu

“Bayramda da tatlı yemeyecek miyim!” demeyin!

“Bayramda da tatlı yemeyecek miyim!” demeyin!

Başkan Er,İftar Programında Vatandaşlarla Bir Araya Geldi

Başkan Er,İftar Programında Vatandaşlarla Bir Araya Geldi

Başkan Taşkın Vatandaşlarla Bir Araya Geldi

Başkan Taşkın Vatandaşlarla Bir Araya Geldi

Bayramı Sağlıklı Geçirmek İçin 5 Önemli Kural!

Bayramı Sağlıklı Geçirmek İçin 5 Önemli Kural!

Ahmet Kerim Matur Ticari Kaygıyla Müzik Olmaz

Ahmet Kerim Matur Ticari Kaygıyla Müzik Olmaz

Fırat Edaş’tan Meslek Liselilere İstihdam Desteği

Fırat Edaş’tan Meslek Liselilere İstihdam Desteği

Yeşilyurt Belediye Başkanlığına Seçilen Prof.Dr.İlhan Geçit Mazbatasını Aldı

Yeşilyurt Belediye Başkanlığına Seçilen Prof.Dr.İlhan Geçit Mazbatasını Aldı

Battalgazi Belediyesi’nde Devir Teslim Töreni Yapıldı

Battalgazi Belediyesi’nde Devir Teslim Töreni Yapıldı

Malatya Büyükşehir Belediyesi'nde Sami Er, görevi devraldı

Malatya Büyükşehir Belediyesi'nde Sami Er, görevi devraldı

Pütürge’de Mikail Sülük İle Yola Devam

Pütürge’de Mikail Sülük İle Yola Devam

Gürsoy, “Bunlar Şeytana Pabucunu Ters Giydirir”

Gürsoy, “Bunlar Şeytana Pabucunu Ters Giydirir”

Murat Aslan, Yeşilyurt'un Geleceği İçin Sandıklara Sahip Çıkalım

Murat Aslan, Yeşilyurt'un Geleceği İçin Sandıklara Sahip Çıkalım

Malatya Kent Konseyi Kadın Meclisi İlmek İlmek Emek Dokuyor

Malatya Kent Konseyi Kadın Meclisi İlmek İlmek Emek Dokuyor

Vali Ersin Yazıcı’dan Kütüphane Haftası Mesajı

Vali Ersin Yazıcı’dan Kütüphane Haftası Mesajı

Canan Çal'dan 2024 Model Ayağında Kundura

Canan Çal'dan 2024 Model Ayağında Kundura

Karakuş Battalgazi’de Çalişmalarina Devam Etti

Karakuş Battalgazi’de Çalişmalarina Devam Etti

Pütürge Merkezi'in Sınırları Büyüyor

Pütürge Merkezi'in Sınırları Büyüyor

Prof. Dr: Gezer: Sözümüz Söz! Malatya’yı 5 Yıl İçinde En Fazla Gelişen Bir Şehir Haline Getireceğiz

Prof. Dr: Gezer: Sözümüz Söz! Malatya’yı 5 Yıl İçinde En Fazla Gelişen Bir Şehir Haline Getireceğiz

“Çektikleri Kuralar Soru İşaretleriyle Dolu”

“Çektikleri Kuralar Soru İşaretleriyle Dolu”

Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener’den Vali Ersin Yazıcı’ya Ziyaret

Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener’den Vali Ersin Yazıcı’ya Ziyaret