EMEP Malatya İl Başkanı Kemal Gültekin ve İl Yöneticisi Beyhan Bali, 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. Cezalar ertelendi.

Emek Partisi (EMEP) Malatya İl Başkanı Kemal Gültekin’in  Hrant Dink anmasında yaptığı konuşma ve İl Yöneticisi Beyhan Bali’nin Malatya Kadın Platformu’nun gerçekleştirdiği eylemde yaptığı açıklamadan dolayı açılan davalar bugün sonuçlandı.

       EMEP İl Başkanı Kemal Gültekin, Hrant Dink anmasında “Dün Hrant Dink’in ölümünü onaylayanlar, planlayanlar bugün Kürdistan’da sivil halkı katledenler, sokağa çıkma yasağı uygulayanlar, çocukları öldürenler, duvarlara Esedullah Timi yazanlardır.

        Kürdistan’da hayatını kaybeden başta Tahir Elçi olmak üzere bütün barış şehitlerini anıyoruz” cümleleri gerekçe gösterilerek 10 ay hapis cezasına çarptırıldı.

        İl Yönetim Kurulu Üyesi Beyhan Bali'ye ise Kadın Platformu tarafından organize edilen ‘Diyanetin gerici fetvalarına karşı barışı savunacağız’ eyleminde yaptığı açıklamada, “Kürdistan’da 30, 40 gün süreleri aşan sokağa çıkma yasaklarında onlarcası kadın çocuk olmak üzere 200’e yakın sivil insan tanklarla ve toplarla, keskin nişancılar tarafından katledilmiştir” cümlelerinden dolayı 10 ay hapis cezası verildi.

        Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından ‘terör örgütü’ propagandası yapıldığı gerekçesiyle verilen cezalar ertelendi.

GÜLTEKİN: BARIŞ MÜCADELESİNDE ISRARCI OLACAĞIZ

Davalara ilişkin Evrensel'e değerlendirmede bulunan EMEP Malatya İl Başkanı Kemal Gültekin iktidarın savaş konseptinin bir parçası olarak demokrasi güçlerini cezalandırdığını ifade ederek, “Emek, barış ve demokrasi güçlerini yıldırma ve sindirme için bu cezalar verilmiştir.

         Biz Emek Partisi olarak halkımızın iş, barış ve özgürlük talebini dillendirmeye devam edeceğiz. Savaşlar ve katliamlar olduğu sürece partimiz barış mücadelesinde ısrarcı olacaktır.

          Savcılık tarafından suç unsuru içerdiği ifade edilen kullandığımız cümleler iktidarın savaş konseptinden önce suç unsuru olarak görülmüyordu. Buna ilişkin beraatla sonuçlanan birçok dava örneği de var. Bu gösteriyor ki iktidarın Kürdistan fobisi yeniden adliye koridorlarına yansıyor. Yılmayacağız, demokrasi ve barış gelene kadar mücadelemizde ısrarcı olacağız” dedi.