ALTIN
 2.435,65
DOLAR
 32,4643
STERLİN
40,9284
EURO
 34,9297

MALATYA İHD' DEN 'ÇOCUK İSTİSMAR VE CİNAYETLERİNE' TEPKİ!

 

03 Temmuz 2018 15:10
MALATYA İHD' DEN 'ÇOCUK İSTİSMAR VE CİNAYETLERİNE' TEPKİ!

Çocuk hakkı insan hakkıdır. Çocuk susar sen susma!

 

 

 

      Türkiye’de son zamanlarda artan çocuk cinayetleri, cinsel istismar ve tecavüz olaylarına yönelik yurdun bütün illerinden tepkiler yağmaya devam ediyor. Bu Kapsamda İnsan Hakları Derneği Malatya Şube Başkanı Gönül Öztürkoğlu’da yaşanan olaylara tepki gösterdi.

         Dernek binasında dernek yönetimi ile birlikte bir açıklama gerçekleştiren İHD Malatya Şube Başkanı Gönül Öztürkoğlu, idam söylemlerine tepki gösterdi. Öztürkoğlu; “çocuğa yönelik cinsel taciz ve artık ölümle sonuçlanan şiddet konusu sadece faillerin cezalandırılması ile çözülebilecek bir konu değildir” ifadelerine yer verdi.

       Öztürkoğlu yaptığı açıklamada şunları söyledi;  “İnsan hakkı ihlallerinin başında gelen çocuğa yönelik taciz, tecavüz ve ölümle sonuçlanan cinsel şiddet vakalarındaki artış son günlerde basına yansıyan olaylarla bir kere daha gündeme gelmiştir. Bir kez daha olayların faillerine yönelik öfke, kin, nefret, kınama ve olaya kaygılı derin üzüntüler dile getirilirken çocukların yaşadıkları bu insanlık dışı muamelenin ortadan kaldırılması için de faillerin hadım edilmesi ve ölüm cezası verilmesi gibi daha birçok cezalandırma yöntemi yüksek dille ifade edilmektedir.

         Çocukların yaşamında derin, ağır ve onarılması güç izler bırakan cinsel şiddet konusunun toplumun tüm kesimleri tarafından gündeme alınması çocuğun insan hakları açısından oldukça önemlidir ve çocuklar açısından olumlu bir durumdur. Ancak konunun dile getiriliş şekli ve içeriğindeki öneriler ne yazık ki çocuğun insan hakları açısından ciddi eksiklikler içermektedir. Zaman zaman gündeme gelen çocuğa yönelik cinsel taciz ve artık ölümle sonuçlanan şiddet konusu sadece faillerin cezalandırılması ile çözülebilecek bir konu değildir.

ÇOCUĞA YÖNELİK CİNSEL İSTİSMAR BİR ŞİDDET TÜRÜDÜR.

          Yani yetişkinlerin ellerinde bulundukları gücü çocuklar üzerinde kötüye kullanmalarıyla, kurdukları tahakkümle ilgilidir. Bu kötüye kullanımın en önemli ve temel sebebi çocukların toplum ve devlet tarafından nasıl algılandıkları ile ilgilidir. Türkiye’de çocuk anne ve babanın sahip olduğu onların bir parçası, bir uzantısı ve hatta malı olarak görülmekte ve sadece korunmaya muhtaç güçsüz varlıklar olarak düşünülmektedir. Varlıkları sadece gelecekte değerli olduğu düşünülen çocuklar, yetişkinlerle kurdukları her ilişkide üzerinde tahakküm kurulabilecek bir konuma getirilmektedir. Bu durum da çocukları her türlü şiddete açık hale getirmektedir.

          Çocuklar hak sahibi ve özgürlükleri olan bireyler olarak algılanmadıkça, yaşamın eşit ortakları, sadece gelecekte değil bugün de potansiyeli olan bireyler olarak görülmedikçe failler istenildiği kadar cezalandırılsın, çocuklar cinsel şiddete maruz kalmaya devam edecektir.

        Ayrıntılarını sadece basından izlediğimiz çocuğa yönelik cinsel şiddet olaylarının daha önceki dönemlerde olduğu gibi sadece faillerin cezalandırılmaları yaklaşımı ile ele alınması yaklaşımı toplumun tüm kesimlerinden bir farkındalık oluşturmasına karşın maalesef konunun bir sonraki olaya kadar unutulmasına yol açmaktadır.

CİNSEL İSTİSMARDA TÜRKİYE 3’ÜNCÜ SIRADA

        Türkiye’de adalet bakanlığı verilerine göre yılda ortalama 8 bin çocuğun cinsel istismara uğradığını ortaya koyuyor. ECPAT 2015 yılı Türkiye Raporu’na göre; çocuklar, Türkiye’de cinsel şiddete en fazla maruz kalan grubu oluşturuyor.

       Türkiye’deki cinsel suçların yüzde 46’sı çocuklara karşı işleniyor. Çocuğun cinsel istismarında Türkiye dünya listesinde 3’üncü sıradadır. TÜİK verilerine göre, son 10 yılda 482 bin 908 kız çocuğu devletin izniyle evlendirildi. Son 6 yılda 142 bin 298 çocuk anne oldu ve bu çocukların büyük kısmı dini nikâh ile evlendirildi.

        Türkiye’de AKP’nin iktidarda olduğu 2002’den bu yana 18 yaşın altında 440 bin çocuk doğum yaptı. 15 yaşın altında cinsel istismara uğrayarak doğum yapan çocuk sayısı ise 15 bin 937. 2015 verilerine göre de yılda ortalama 17 bin istismar davası açıldı. Ve şu an Türkiye’de çocuk istismarıyla ilgili dava sayısının son 10 yılda yaklaşık 3 kat arttı. Çocuk tutuklu ve hükümlülere kötü muamele ve işkencede artış meydana geldi. Yaklaşık 700 çocuk anneleriyle birlikte cezaevinde yatmaktadır.

        Çocuklar için etkili, kolay ulaşılabilir, güvenilir ve hak temelli başvuru mekanizmaları oluşturulmalı, çocuklar bu şekilde güçlendirilmelidir. Ebeveynlerin ve çocuklarla çalışan uzmanların konuyla ilgili bilgi ve farkındalık düzeyleri artırılmalı, bu konuda hak temelli yaklaşım ve tutum geliştirecek güçlendirici çalışmalar planlanmalıdır.

       Önleyici ve koruyucu yaklaşıma sahip, etkili, bir çocuk koruma sistemi kurulmalı ve sistemin etkisini izleyecek bir izleme mekanizması kurulmalıdır.

       İşte bu yüzden çocuk alanında hak temelli çalışmalar yürüten ancak OHAL nedeniyle kapatılmış sivil toplum örgütlerini yeniden açılarak başta İHD gibi hak temelli sivil toplum kuruluşlarıyla ve bu konuda çalışma yapan uzmanlarla ve çocuklarla birlikte etkili, politikalar geliştirme çağrısında bulunuyoruz.

 Ve diyoruz ki, Çocuk hakkı insan hakkıdır. Çocuk susar sen susma!Çocuk hakkı insan hakkıdır. Çocuk susar sen susma!

 

 

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.