ALTIN
 2.435,65
DOLAR
 32,4643
STERLİN
40,9284
EURO
 34,9297

 

 

Bilindiği üzere her ne kadar uzun yıllardır aylardır Malatya’nın gündeminde hiç düşmedi ise de şu günlerde yine çok ciddi anlamda Malatya Organize sanayilerinin arıtma tesisleri gündeme oturdu.

Malatya organize sanayileri diyorum çünkü Şu gün itibarı ile Organize sanayimiz 1. Ve 2. Organize sanayi diye ikiye ayrılmış ( 3. Organize de organize edilmek üzere ) ve her ikisinin de hem yönetimleri kadroları hem de yazımızın konusu olan arıtma tesisleri ayrı ayrı çalışmakta çalıştırılmakta.

2. Organize arıtma tesisi yapılırken ilk yanlışlık yapılarak Organize sanayinin atık suyunun Özellikle Şahnahan ve o bölgede ki diğer yerleşim yerlerinin sulama suyu olarak kullandığı suya akıtılması ile en büyük hata yapılmış.

Dolayısıyla en başta ve en mağdur olan mağdur edilen Şahnahanlılar ve bölgede ki diğer mahalle sakinleri bahçe ve toprak sahipleri olmuştur.

Demek ki buradan çıkarılacak ders nedir? Bundan sonra yapılacak özellikle de organize sanayi gibi her çeşit malın işlendiği ve artık suyunun çok kirli olduğu bir çıkışı yerleşim yerleri içerisinde yanında yakınında hiçbir şekilde yapmamak yaptırmamak gerekiyor.

Şayet mutlaka bir yere arıtma tesisi yapılacaksa da mutlaka en yakın baraja kadar götürmek ve çıkışı yani atık suyu mutlaka baraj göllerine akıtmak gerekir diye düşünüyorum.

Malatya 2. Organize sanayi yetkilileri arıtma tesisini son teknolojiye göre ve kendi kapasitesine göre organize ettiği ve sistemi direk bakanlığa ve çevre şehircilik bakanlığına bağlayıp onların tespit ettiği değerler üzerinde yürüdüğü için burada çok fazla bir eksiklik görülmüyor. Zaten bakanlığın ve çevre şehircilik bakanlığının verdiği değerlerden bir derece bile eksik ya da fazla gösterse sistem kendiliğinden alarm ya da sinyal veriyor muş. Onun için burada ki alarm sisteminde gözetleme kulesinden her an her değer kontrol edilmekte ve kayıtlara geçmektedir.

2. Organize sanayinin arıtma tesisinde ki yanlışlığı tabii o da bu günkü yetkili ve görevlilerin suçu değil bu işi ilk ihaleye veren ve kontrol eden bu projeyi çizenlerin eksikliği o da yukarda da söylediğim gibi atık suyun çıkışının şahnahan gibi bir mahallenin sulama suyuna katılıyor olması.

Bu atık su mutlaka islah edilerek baraja kadar taşınmalı aksi halde sorun hep derinleşir yöre halkı pis koku ile ve bağını bahçesini kullanamaz duruma devam eder ve o bölgede yaşayan vatandaşlarımıza çok büyük haksızlık edilmiş olunur.

Gelelim 1. Organize sanayisinin arıtma tesisine. Bu arıtma tesisi her ne kadar 2. Organize sanayiden önceden yapılmış olsa da halen 2. Organize sanayi kadar sağlıklı bir sisteme gelmemiş getirilmemiş.

Arıtma tesislerinde en önemli sorun kapasite sorunudur. Nasıl ki 20 kilo taşıyan bir insanın sırtına 50 kilo koyduğunuz zaman o insan iflas eder taşıyamaz ve düşerse arıtma tesisleri de anladığım ve anlatılan kadarı ile aynen öyle.

Benim anladığım kadarı ile 1. Organize sanayinin ilk yerleşim birimi olması nedeni ile çok fazla sanayi ve sanayici fabrika özellikle boya fabrikalarının olması nedeni ile sistem yani mevcut arıtma tesisinin su taşıyan borusu makinesi dâhil hiçbir teknik yapısı bu yükü kaldıramıyor bu hali ile devam ederse de kaldıramaz.Dolayısıyla gelen atık sular tam kapasiteli olarak arıtma tesisine giremiyor fazlalık sular oluşuyor buna birde kanalizasyon vs gibi atık sular katılınca işte bu günkü haller ortaya çıkıyor ve halk perme perişan oluyor olmaya da devam ediyor.

Ben belki teknik terimleri tam olarak bilemiyorum o nedenle de teknik bir açıklama yapamam.

 Konu ile ilgili daha önceden bir çalışmışlığım da yok.

 Ancak gerek 1. Organize sanayi gerekse de 2. Organize sanayi de çalışan bulunan oralarda iş yapan işveren sanayici herkesle birlikte şahnahan ve yöre halkı ile konu ile ilgili görüşmem ve onların dilleri ile anlatıyorum.

Asıl da bir gazeteci olarak kendimde hissettiğim sorumluluk çerçevesinde Malatya’nın kanayan bir yarasının bari en kısa zamanda çözümlenerek hem esnafın sanayicinin hem de atık sular nedeni ile bağ bahçeyi bırak balık bile göremeyen köylülerimizin nefes alması kokusuz zaman geçirmesi için çaba sarf ediyorum.

Şimdi buradan yetkili ve etkili arkadaşlara soruyorum

1.Organize sanayinin kapasitesi yeterli olmaması nedeni ile sistemden içeriye giren suyun kalan kısmı yani bay pastan sonra arıtılan suya başka sular büyük ihtimalle de kanalizasyon suları karışıyor olabilir mi? Öyle bir ihtimal var mı?

Tabii bilmiyorum ama şayet öyle bir durum var ise organizede çalışanların deyimiyle bu bir ihmal değil bence en büyük ihanettir.

Bütün bunlardan sonra çözüm nedir?

Sayın TSO başkanımız Hasan Hüseyin Erkoça bunu sordum.

Sayın Erkoç da evet arıtma tesislerinde bir sıkıntı var. Şimdi yeni valimizle bunları görüştük görüşüyoruz ve buraya her iki arıtma tesisinin üç katı kapasitede yeni bir arıtma tesisi yapmayı projelendiriyoruz dedi.

Yine 2. Organize sanayi bölge müdürü Sayın Vahap beyle kısa bir görüşme yaptım o da aynen Hasan Hüseyin Erkoç gibi bazı sıkıntıların olduğunu ancak etkili ve yetkili büyüklerimiz konu üzerinde çalışmalar yapıyorlar dedi.

Tabii temennimiz daha büyük ve kapasiteli ve de atık suyun direk baraja akıtılması kapsamında yeni bir arıtma sistemi artık zaruri hale gelmiştir.

Bununla birlikte esnafa ve özellikle boya işi yapan sanayicimiz başta olmak üzere esnafa da çok iş düşmektedir. Yani önce her sanayici kapısının önünü temizleyecek ki etraf temiz olsun.

Yani burada Esnaf, sağlıklı bir arıtma tesisi işletmek çevreye köylüye zarar vermeden çalışmak yaşamak istiyorsa bazı şeyleri de hep devletten beklemeden herkes boyahanelerine, fabrikalarına kendi yerlerine ön arıtma yapmaları gerekiyor.

Özetlersek özellikle 1. Organize sanayi kısmen de olsa 2. organize sanayi arıtma tesisleri şu anda SOS veriyor.

Çevre ve köylüye maddi manevi çok ciddi anlamda zararlar vermekte. Zaten köylülerde bu konu da çok ciddi anlamda rahatsızlar.

Buradan sayın valimize ve Bilgisi dâhilinde olan TSO başkanımıza yüksek sesle seslenmek istiyorum.

Organize sanayimiz Malatya ekonomisine Türkiye ekonomisine çok ciddi anlamda katkı sunan artı değer kazandıran Malatya’mızın güzide yerlerinden birisi.

Her ne kadar Malatya kayısıyla tarımla ekonomimiz ayakta dursa da sanayi özellikle iplik ve benzeri maddelerin üretim merkezlerindeniz. Neredeyse 3. Organize sanayiyi canlandırmaya çalışırken alt yapısı tam kapasiteli olmayan 1. Ve 2. Organize sanayi bölgelerimizi kenara bırakmayalım. Zaten alt yapı olmadan organizeli üretimi artan bir sanayi olmaz.

Ülke olarak üretmeden tüketen bir toplum olmuşuz. Bunu kırmak ve üretime geçmek içim mutlaka sanayimizin sağlıklı ve tam kapasiteli olmasa da yüksek kapasite ile çalışmalı çalıştırılabilmelidir.

Bunların olabilmesi içinde alt yapı sağlam ve düzgün organize edilmiş olmalıdır.

Bu nedenle öncelikle alt yapı özellikle kanalizasyonla arıtma tesisi sularının karışmayacağı bir sistem ve diğer gerekli alt yapısı tamamlanmış organize sanayileri daha rantıbıl çalışır çalışan da kazanır çalıştıran da kazanır dolayısıyla Malatya ve Türkiye kazanır.

İnanıyorum ki geldiği günden bu güne kadar hiç durmadan her alanda çalışan sayın valimiz bu konuda da çözümler üretecektir ve köylülerimizin sanayicilerimizin yüzü gülecektir diye düşünüyor ve takip ederek bekliyorum.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.