ALTIN
 2.435,65
DOLAR
 32,4643
STERLİN
40,9284
EURO
 34,9297

 

 

Geçmişe, geleceğe ışık tutsun diye bakın (Robert Goodkin)

Geçmişi hatırlamayanlar, onu yenilemeye mahkûmdurlar (George Santayana)

Gelecek, yorgun ve bezgin insanlara değil, rahatını terk edebilen, gayretli insanlara aittir (Cicero)

 

Geçmişi hatırlamak geleceğe yön vermek açısından faydalıdır. O nedenle bu yazımızda RTE ile ilgili geçmişte ne söylemiş? şimdi o zaman söylediklerinin arkasında mı?  Değil mi? Diye bir bakalım derim.

RTE daha siyasete yeni yeni ısındığı dönemlerde özellikle İslami ve dolayısıyla Müslümanlıkla ilgili çok ciddi sözleri var. Müslümanlıkla Anayasamızda yazılı olan “ Türkiye Cumhuriyeti laik demokratik çağdaş sosyal ve hukuk Devletidir “ sözlerinin içinde ki “ laiklik “ ibaresine gönderme yaparak  bir konuşmasında

HEM LAİK HEM MÜSLÜMAN OLUNMAZ..!!!

“ …..Hem laik hem Müslüman olunmaz.ya Müslüman olacaksın ya laik.Hem laik hem Müslüman olunmaz çünkü zaten bu ülkenin %99 u Müslüman. Ya Müslüman olacaksın ya laik. İkisi birden olunmaz. İkisi bir arada ters mıknatıslanma yapar.

Durum böyle olunca ben Müslüman’ım diyenin aynı zamanda ben laikim demesi mümkün değil.

Niye çünkü Müslüman’ın yaratıcısı olan Allah bütün hâkimiyetin sahibidir.” Diyor

 

Bu konuşma çok büyük ihtimalle daha başbakan olmadan evvel ki konuşma ya da sonraki hiç önemli değil ama Cumhurbaşkanı olduktan sonra da olmadığı kesin .

Peki, çok büyük sözlerle coşan Recep Bey siz Milletvekili olduktan sonra mecliste hem de üç kez üst üste LAİKLİK üzerine ve onu koruyacağına and içmedin mi? yemin etmedin mi?

 Arkasında Cumhurbaşkanı oldun yine aynı şekilde namusun ve şerefin üzerine başta laiklik olmak üzere demokratik çağdaş sosyal hukuk Devletini korumak ve kollamak için şerefin ve namusun üzerine yemin etmedin mi.?

 Öyleyse adama sorarlar burada bir eksiklik var ya sen geçmişte geleceğe ışık tutmadın öyle bakmadın ya da geçmişini hatırlamıyorsun.

 O zaman yukarda da yazılı olan “Geçmişi hatırlamayanlar, onu yenilemeye mahkûmdurlar “ Ya da ona yenilmeye mahkûmdur.

 

DEMOKRASİ AMAÇ DEĞİL ARAÇTIR….!!

Bakın RTE demokrasi ile ilgili neler söylüyor?

 

“ Peki, nasıl bir demokrasi?

Bu demokrasi amaç mı olacak araç mı olacak?

İşte burası tartışmaya açılmalı.

Bize göre demokrasi hiçbir zaman amaç olamaz. Demokrasi ancak ilmi noktada ele aldığımız zaman bir araç olduğunu göreceğiz.

Bu medeniyet inanıyorum ki 21. Asır da İslam medeniyetinin öne geçtiği medeniyet olacaktır.

Bu yeni medeniyet dalgasına kim katkıda bulunursa o katkıda bulunanlar ecrini kat be katfazlasıyla alacaklar.

Bu yeni medeniyetin İslam medeniyetinin onurlu yükselişine katkıda bulunmayanlar zillet içerisinde kalmaya mahkûm olacaklardır. “  diyor

 

Peki, sormak lazım Demokrasiyi amaç görmeyen RTE bu ülkede nasıl milletvekili oldu? şimdi de nasıl Cumhurbaşkanı oldu? Yukarda söylediğimiz anayasanın ilgili maddesinden belirtildiği gibi ülkenin demokratikleşmesi adına demokrasinin tüm bacakları ile oturtulması ve uygulanması adına namus ve şerefi üzerine yemin eden sanki RTE değil de başka birileri imiş herhalde.

 

EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİN (Mİ?)DİR

 

Bakın RTE egemenlik kayıtsız şartsız milletindir söylemini nasıl yorumluyor?

 

“ Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir “  sözü yalan koskoca yalan.

Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Bak burada işi iyi düşün. Nereye giderken? Sandığa giderken milletindir.

Amaaa madde de ve mana da egemenlik Allah’ındır. “ diyor

 

Amenna yeri göğü yaratan tabi ki Allah tır Ancak ülkeleri yöneten yönlendirenler Allahın kulları yani insanlardır.

İnsanlardan kimin ve nasıl yöneteceğini de amaç olarak görülmeyen ancak en büyük amaç olması gereken demokrasilerde halktır halkın kendisidir. Tabii bu demokrasinin amaç olarak görüldüğü ve demokratik seçimlerin yapıldığı ülkelerde böyledir. Ancak demokrasiyi amaç değil de araç olarak görülen yerlerde anlayışlarda ki ülkelerde totalizm, faşizm diktatörlük vardır.

Bütün bu incileri alt alta koyarak toplarsak ülkemiz şu an itibarı ile bu anlayış ve düşünceyle yönetilmekte.

Bakın RTE Cumhurbaşkanı olalı 90 gün filan oldu. Cumhurbaşkanı olarak topu topu 90 gün içerisinde kaçak saraylar kaçak olduğu şu günlerde söylenen uçaklar vs  vs. 

Kendisi Cumhurbaşkanı ama aynı zaman da da fiilen başbakan.

 O kadar da değil ama Dış işleri bakanı aynı zaman da baş yargıç, savcı, belediye başkanı, rektör, yasama yürütme yargı hepsi her şey ama her şey tek elde Malatya da bir dağda bir metre yer verilse ona sorulmadan verilmez verilmiyor iddiasını dağlar taşlar bile duymuş.

“Ülkeyi iktidar, parlamento yönetmiyor. Parlamentonun, hükümetin söz, karar yetkisi yok. Tek adam, tek başına ülkenin en önemli konular ile ilgili yetki hakkını kendinde görüyor.

 O nedenle Türkiye de yârin ne olacak nasıl olacak diye kaygıları olanlar geleceklerini düşünen bütün insanlar bir olmalı iri olmalı diri olmalı.

Demokrasiyi amaç değil araç olarak gören laikliği Müslümanlıkla karıştıran egemenliğin halkın olduğundan kuşku duyan anlayış ve düşüncenin yönettiği ülkede ne kadar insan yaşamı kolay olur gerçekten merak ediyorum. Doğal olarak böyle yönetimlerde yatak odalarında kasalar da olur paralarda yeşil dolarlarda olur bununla birlikte polisler hırsızları değil hırsızlar polisleri kovalar polisler hırsızları ceza evine attıramaz hırsızlar polisleri ceza evine de attırır tayin ve terfilerini de yaptırırlar.

Bu anlayış ve düşünce yönetiminde Yargı bağımsızlığı adalet hak getire.

Cüzdanı ile vijdanı arasında sıkışan yargı mensupları bu durumlarda tamamen şaşkına ve de güçlüye döner.

Bütün bulardan bu yaşananlardan ve incilerden sonra Türkiye halkı bir kez daha iyice düşünmeli ve bu Dünya da bu ülkede egemenliğin halkın tam da kendisinde olduğunu göstermeli “milli “ irade diyerek yıllardır böbürlenenlere iradelerini göstermelidirler.

Tabii bu da örgütlülükten bir araya gelmekten asgari müşterekimiz olan demokrasi ve demokratikleşme anlayışında olmazsa olmazımız olması gereken eşit yurttaşlık anlayışıyla bir araya gelmemizle mümkündür. Kısaca çok gayret edeceğiz çok gayret etmemiz gerekmektedir.

 O nedenle(Cicero) diyor ki; Gelecek, yorgun ve bezgin insanlara değil, rahatını terk edebilen, gayretli insanlara aittir.

“ Bu ne yoksulluk! Ey Talih, gölgene sığınırlar ama sen, bilgeleri sürgün eder, dünyayı budalalara yönettirirsin! ”   Şehrazad

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.