ALTIN
 2.435,65
DOLAR
 32,4643
STERLİN
40,9284
EURO
 34,9297

 

 

2019 seçimlerine Türkiye siyasetindeki siyasetçiler ellerine baltalarla hazırlanıyor.
Siyasiler belden aşağı, belden yukarı vurmalar hiç olmadığı kadar siyaseti alt seviyelere çektiler.
AKP kendini yenilemeye başlıyor.

Kendini yenilerken olmazsa olmazlarını saf dışı bırakmaya çalışıyor.

Büyük risk alarak, büyük İllerin Belediye başkanlardan başladılar. 

Bir nevi beklenen FETO/ PDY siyasi ayağını temizlemeye de çalışıyor.
Aslında yolunda gitmeyen işler var.
Dış politikadaki tepkileri dindirmek için iktidarın siyasilerinden
tutun oy verenlerine kadar tek ağızdan '' batılılar bizi kıskanıyor,
gelişmemizi istemiyor.'' söylemi oluyor.
İçer de çöken bir ekonomi vardır.
Eğitim sistemi yazboz tahtası haline gelmiştir.
Her gün akaryakıt zamları yapılıyor.
Bakan aklımızla dalga geçer gibi '' zamları bizden kaynaklanmıyor '' diyor.

'' Oda oluyor ki bakanın söylemine göre ülkemizi bölgesel güçler yönetiyor.
İktidar vergilerle ekonomiyi düzeltmeye çalışmak için çareyi vergi zamlarında buldu.

En büyük gerekçeleri '' savunma sanayisini ''geliştirmek için zam yapıyoruz deniliyor.
Bu gün gelişmekte olan ülkelerin hiç berilerin kanayan yaraları yoktur.
 Kanayan yaralarını zamanın pansuman etmişler.
AKP kendini yeniden yaratmak istiyor.
AKP ilk önce yapması gereken, kimine göre '' Kürt sorunu'' kimine
göre '' terör sorununu '' silah değil diyalog yolu ile çözmelidir.
Aksi takdirde sonları Tansu Çiller gibi olur.
Bu ülkede birilerinin çocukları ölürken, kendi  çocukları bolluk
içinde, güven içinde yaşıyorsa, başkasının kanı üzerinde yapılan
siyasetin ömrü az olur.
CHP kendini 2019 seçimleri iktidarı hedefliyor ise ilk önce halkı ikna
edecek somut adımlar atmalıdır. CHP'nin  ülkenin en büyük sorunu olan,
kangren haline gelen Kürtler için bir planı dahi yok. Niye ısrarla
Kürt sorunu diyorum! Çünkü ekonomi, demokratikleşme, AB komşularla iyi
ilişki, iç barış Kürt sorununa bağlıdır.
CHP seferinde planının arkasına sığınıyor. Bu raporda neyin olduğunu
halka anlatmalıdır.
AKP 18  iktidarında en sancısız günlerini çözüm sürecinde yaşadı.
CHP Kürt milletvekillerinin mecliste olmasını sanki içine sindiremiyor.
CHP, HDP milletvekilleri hakkında verilen fezlekelerin hepsinde ne
hikmetse iktidar ile birlikte yol alıyor.
CHP her ne kadar Sosyalist Enternasyonal iste üye olsa dahi ne solcu
olduğu belli nede sağcı olduğu belli.

CHP ne zaman ulus kimliğini bırakıp, halk partisi olacaktır. CHP
iktidar muhalefet kalmak için elinden geleni yapıyor.  Sırtını
dayadığı '' laiklik Cumhuriyet ''  politikasını son zamanlarda AKP
elinde aldı.
AKP basın sözcüsü, Mahir Ünal '' Cumhuriyeti biz kurduk, biz
yücelttik.'' sözü kendisini mi bağlıyor.

Yoksa partisinin düşüncesi midir?  AKP İstanbul milletvekili Mehmet Metin er '' yeni bir
devlet kuruyoruz. Lideri de SN Tayyip Erdoğan’dır.'' demişti.

Ilımlı İslam ile yola başlayan AKP gün geçmiyor ki yeni bir gelişme ile karşımıza geçiyor.
Bir gün bakıyoruz ki muhafazakâr oluyor.

Saadet Partisine çalım atmış oluyor.
Bir bakıyoruz milliyetçi oluyor.

MHP yanında halt yemiş oluyor.
Diğer gün öyle bir Atatürkçü, Kemalist kimliğe bürünüyor.

CHP dahi giyecek gömlek bulamıyor.
Kaç tane Kürt gömleği ve Alevi gömleği giyse, kendisine ya büyük ya da küçük geliyor.

Üstüne yakışmıyor.
Hem muhalefet oluyor. Hem iktidar oluyor.
Yani kendileri çalıyorlar. Kendileri oynuyorlar.
MHP utanmasa kendisini fes eder APK' ye katılır.

Bahçeli rahat bir nefes alır.

Garibimin barajın altında kalacak diye uykuları dahi kaçıyor.
CHP zaten muhalefet için çabalıyor.
İktidarın değirmenine su taşıyor.
Zavallı Kemal Bey   ne yapsa iktidarın reklamını yapmış oluyor.
O yaşına rağmen 27 gün '' kendi eli ile vermiş olduğu adaleti '' yollarda aradı.
Demezler mi kardeşim '' Anayasaya aykırı ama evet diyeceğiz.'' Dediğin zaman zaten sen adaleti kendin elinle rakibine teslim etmiş oldun.
CHP bir yenilik yapıp kendini yenileyemiyor.
Ne milliyetçi olduğu belli, nede cumhuriyetçi, demokrat olduğu bellidir.
Genel başkan yardımcıları, eski büyük elçi  iktidarın Suriye politikasını eleştiriyor.
 Diğer yandan milliyetçi duyguları o kadar dem yapmış olmalı ki
İktidarı niye Afrin'e saldırmıyor diye dert yanıyor.
Muhalefet yapacak olmadığı için tere yağdan kıl çeker gibi '' dış güçler '' diye bir suçlularını görmüşler her şeyi ona yüklüyorlar.
Bahçeli ile beraber kol kola yol alıyorlar.
Benim adım Kemal. İktidarın reklam ajansları gibi çalışıyor.
HDP Milletvekillerinin hepsi Selahattin Demirtaş  gibi etkili değiller.
Halka en güzel şekilde sade inandırıcı bir dil kullan birinin içer de olması iktidar için büyük bir avantajdır.
Bir partinin 1000 tane kadrosu içer de ise % 10 gibi adil olmayan
barajı aşıyor ise büyük bir başarıdır.
Ayrıca karşısındaki rakipleri devletin her türlü nimetlerinde faydalanıyor.
AKP 2019 seçimlerinin gününde yapmasına gitse bölünmeler daha çok olur.
Bekleyeceğini sanmıyor. Anketlerin sonuçlarını bekliyorlar.
MHP de sular ısındı. Barajın çekilmesini istiyor.
Yol arkadaşları onları ortada bırakacak değildir.
OHAL kalkmalı demokratik bir ortamda herkes hür düşüncesini sandığa
yansıtmalıdır.
Herkes halkın kararına saygı duymalıdır.
Ülkenin geleceği bireylerin geleceğinden önemlidir.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.