ALTIN
 2.435,65
DOLAR
 32,4643
STERLİN
40,9284
EURO
 34,9297

 

 

Bir genç kız vardı!

   Haddini aşarak, koca bakanın yolunu kesmişti! '' kanserim, ilaçlarımı alamıyorum.'' demişti.

   Çok cömert olan Bakanımız çare bulması yerine cebinden büyük gayretlerle çıkardığı 100 lirayı uzatmıştı.

Haddini aşan genç kız bir daha, küstahlık yapmış '' ben sizden sadaka istemiyorum. '' deyip koca 100 lirayı almamıştı. İşte o genç kız aramızda geçen amansız hastalığa yenildi. Kim bilir çok pahallı olan ilaçlarını belki alamamıştı.

     Bu ilet en sevdiğim insandan çıkmış biriyim. Bu hastalığın adını duyduğumuzda artık dünyanın sonuymuş gibi o insanı yarı ölü olduğu gibi olaya bakarız.

    Hani var ya bir ülke var. Kominizim ile yönetilen efsanevi devrimcileri ile ön planda olan büyün bize küçük olan ülke Küba'da bu hastalığın aşısı var. Bu küçük ülkede kanserin tedavisi bedavadır.

    Yapılan bir araştırmaya göre 25 yıl önce her 100 kişide 1 insanda bu hastalığın belirtileri görülüyormuş. Günümüzde ise her 4 kişiden birinde bu hastalığın belirtileri görülüyor.

Bu hastalık hayatımıza nasıl girdi ve sevdiklerimizi nasıl alıyor.

     Gelişen teknoloji ile birlikte yanımızda ayırmadığımız ( telefonlar, tabletler, bilgisayarlar v.b ) teknolojik cihazlar hem cebimizi en önemlisi hayatımıza neden oluyor.

      Daha çok tasarruf etmek için evlerimizde kullandığımız '' mikro dalga fırınlar'' gibi beyaz eşyaların yaydıkları radyasyonlar.

Geceleri çocuklarımız korkmasın diye yaktığımız gece lambaları.

     Günlük olarak hayatımızı daha kolaylaştırmak için '' bulaşık derdi ile uğraşmamak için '' kulan at dediğimiz '' plastik ve köpük tabak, bardaklar.''

Yemek pişirmek için kullandığımız Alüminyum tabaklar gibi Kastrojen madde taşıyan ürünleri de hafife almamak lazım.

Yediğimiz meyve ve sebzelere atılan Zirai ilaçlar.

      Mevsimi dışında seralarda yetiştirilen meyve ve sebzelerin bilinçsiz olarak tüketilmesinden kaynaklanıyor.

Savaşlarda kullanılan kimyasal gazların neden olmasından kaynaklanıyor.

Tüm bunların yanında sosyal yaşam koşullarında büyük bir etkeni vardır.

Ülkemizde bu tür hastalıkların tedavileri çok yüksek maliyetlere neden oluyor.

Birçok ülkede bu tür hastalıkların tedavileri devlet tarafında yapılıyor.

Sağlıkta devrim adı alında ülkemizde sadece kamuya ait lüks içi boş binalar yapıldı.

     Araştırma hastaneleri '' kanser hastalarına '' tedavi yerine hemen en kısa yolda Ameliyat diyorlar.

Sosyal devletlerde bu tür hastalıklar devlet güvencesi altında olmalıdır.

     Özel kliniklerde, özel hastanelerde  '' kanser hastalıklarda'' tedaviler çok yüksek maliyetlere neden oluyor.

Bunu karşılamayan insanlar ölümle baş başa kalıyorlar.

Devlet biran önce bu tür hastalıklara çare bulması lazım.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.