Öncelikle şu temel noktayı vurgulayayım; CHP’de listelerin böylesine öznel, bilimsel, parti hukuku, hakkaniyet ve emek kriterleriyle bağdaşmayan bir anlayışla hazırlanması, hiç de rastlantısal bir şekilde hazırlanmadığını, aksine üzerinde titizlikle çalışıldığı görülüyor.
En basit Örneği işte Malatya. Hadi diyelim Ağbaba genel başkan yardımcısı tabi o da hangi kriterlerle oraya gelmiş o başka bir konu. Onu birinci sıraya koyduk peki 2. Sıra hangi kritere göre belirlendi gerçekten tüm Malatya halkı çok merak ediyor. Sayın Hulusi Porgalı yanlış anlamasın bana da darılmasın ancak Mahmut Alikaşifoğlu gibi yıllarını hatta servetini bu uğurda harcamış bilgi birikim de çoğuna on basacak emektar bir kişi o aday adayı listesindeyken 2. Sıra nasıl belirlenmiş takdiri sizlere bırakıyorum
Görünen o ki Ortaya konan ideolojik, politik bir konsept değil sadece partiyi nasıl daha fazla elimde tutarım ne kadar daha yönetimlerde kalırım.. Bu anlayış Adım adım uygulanan bir projenin son ayağını oluşturuyor.
Buna göre birileri önce egolarını tatmin etmek sonrada partinin çağdaş değerlerin temelini oluşturan, demokratik, sol, sosyal demokrat değerler ve söylemlerle bağını tümden koparmaya dönük bir operasyon yapıyor ya da yaptırıyor.
Amaç ve gaye öyle görünüyor ki CHP de sol adına ne varsa ortadan kaldırmak, partiyi sağa kaydırmak stratejisi ortaya konmakta, sol düşüncenin tüm temsilcileri partiden silinmeye çalışılmıştır çalışılmaktadır.
Öncelikle Yapılmak istenen CHP’nin altı okundan biri olan halkçı karakteri yok etmektir. Bununla birlikte Bu partini ana toplumsal dayanaklarının başında gelen partinin omurgasını teşkil eden Aleviler ile az da olsa kalan Kürtler ve onların hoşgörülü, demokratik kültürünün özü, temsilcileriyle birlikte partiden kazınmak istenmektedir
Dikkat edilirse, ağırlıklı olarak partide fikir üreten, düşünen, düşündüğünü ifade eden insanlar, emek çeken sol ve sosyal demokrat olarak yaşayan yaşatanlar düşüncelerinde taviz vermeyen bütün insanlar silinerek, bunların yerine ‘biat’ kültürüne evet diyen, toplumda ve parti içinde pek karşılığı olmayan kadrolar tercih edilmiştir. Şu an ki genel merkez yönetimi MYK de aynı düşüncenin sonucunda olmuş oluşmuştur.
Ön seçimle gelenler özellikle tasfiye edilmiş gözüküyor.
Birileri Veli Ağbaba da geçen dönemde ön seçimle geldi diyebilir o neden halen birinci sıralarda der diyebilir. Ancak şunu hemen belirtmek gerekir ki Veli Ağbaba hiçbir zaman yargı denetiminde yapılan delege ya da ön seçimine girmemiş girme cesaretini gösterememiştir.
O hep adrese teslim kendi atadığı koruyup kollayarak altı yıldır biat kültürü ile beklettiği il başkanının organizasyonları ile ön seçimlere sözüm ona girmiş ve sözüm ona kazanmış ancak özünde hep senaryo kendileri tarafında yazılıp oynanıyor. Hiç kimsede müdahale edemiyor. Müdahale etmek isteyen aynı iktidar gibi nasıl konuşanı sorguya alıyor ve çoğunu tutsak ediyorsa onlarda hemen partide ihraç ediyorlar.
Kısaca belirtmek gerekirse CHP her geçen gün daha fazla merkez sağa doğru daha da hızlanarak yolunu rotasını kadrosunu yönlendiriyor aday listelerine baktığımızda da bunları bariz ve net olarak görüyoruz.
Onun için bütün Malatya halkı aslında Türkiye de oy kullanacak olan 60 milyona yakın seçmen önce milletvekilliği sonra da Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde çok dikkat ederek geleceği ülkenin çıkarlarını ay yıldızlı al bayrağın dalgalanmasını düşünerek oy kullanmalıdır.
Bir sözümde sol sosyal demokrat sosyalist komünist Kürt ve Alevilere olacaktır. Hepimiz 16 yıldır bir doktora muayene oluyoruz ama bu doktor bizi yanlış tedavi ediyor hastalığımız ölüm derecesine gelmekte gelin bu doktoru değiştirelim. Genç dinamik çalışkan ve üretken doktora doktorlara yönelelim. Milletvekilliği de önemli onun için özellikle her iki ittifakın da yok saydığı HDP mutlaka barajı aşmalı. Malatya da vekil çıkaramaz falan filan gibi gaflete düşülmemeli.
Bir oyla ne olur demeyelim ve orada da değişime dönüşüme mutlaka katkı sunalım demokratik bir seçim ve demokratik bir meclisin oluşmasına iradelerin hepsinin mecliste temsili konusunda çaba sarf edelim derim.
Şunu herkes iyi bilsin ki HDP barajı aşamazsa bu işte faydalanacak olan bizi bu güne kadar felakete sürükleyen hastalığımızı kansere çevirmekte olan doktora yarayacak.
Tekrar söylüyorum Listeleri oluşturan Bülent Tezcan ve arkadaşlarınca yanlış ve yanlı davranarak ortaya çıkarılan liste çok sağlıklı ve halkın beklentisine cevap verecek çözüm üretecek bir liste değil ve genel başkanın da buna evet demesi ciddi olarak düşünülmesi ve nereye doğru gidiyoruz denilmesi gereken bir tehlike ile karşı karşıyayız.
Bu noktada şunu söylemek mümkün; ‘ANAP’ türü bir yapılanmanın önünü açarak CHP’de bir eksen kaymasını gerçekleştirebilmek merkez sağın yerine geçmek istenmiş midir?
Bence istenmektedir.
Hedeflenenler ve uygulamaya çalışılanların ana hatları bunlar.
Bu hedefi tutturabilirler mi buna göreceğiz.
16 yıldır hastaya bakan doktorun topluma verebileceği hiç bir şeyin kalmaması, hastanın can çekişiyor olmasına rağmen umutların canlı tutulmasının ana nedeni sessiz çoğunluğun nasıl bir reaksiyon vereceği önümüzdeki günlerde göreceğiz.
