27 Mayıs 1960 Askeri Darbenin üzerinde tam 60 yıl geçti.
12 Eylül Askeri darbe, 27 Mayıs darbesinden tez alınarak yapıldı.
27 Mayısta ve 12 Eylülde, Askerlerin sivil siyasete müdahale ettiler.
Bu gün, iktidar ve küçük ortağı aynı şekilde muhalif kesime ''sivil darbe '' yapıyor.
Darbenin askeri ve sivili olmaz.
Hakkın iradesini yok saymak, seçilmişleri görevde almak darbenin sivil ayağıdır.
Dün yapılan darbeyi kınamak, bu gün kayyum atamalarına seyirci kalmak, iki yüzlülüktür.
Muhalefet Partileri bu gün, Kayyum atamalarına pısırık ses çıkarıyorlar.
Yası Adada yapılan yargılamanın aynısı bu gün yapılıyor.
Yassı Adada yargılama yapan hâkimler ile bu günkü hâkimler arasında bir fark yoktur.
Yassı Adada başlayan tiyatro, İmralı Adasında idamlar ile son buldu.
Bu gün aynı tiyatro '' gizli tanıklar '' üzerinde, HDP' li seçilmişlere uygulanıyor.
HDP' nin 53 tane Belediyesine kayyum atandı.
Kendilerine yapılınca darbe oluyor.
Kendiler aynısı Kürt seçilmişlere yapınca; '' terörle mücadele'' diyorlar.
Deme ki, Türkiye'nin her döneminde yargı birilerinin emrinde olmuştur.
Seçimle gelenler seçim ile gitmiyorlar.
Darbeler bir ülkeyi demokrasiden uzaklaştırır..
Darbelerin her türlüsüne toplum olarak halk olarak karşı çıkmak lazım.
O darbe sana yapılmış iyi olmuş mantığı doğru değildir.
Senin darben acı, benimki tatlı diye bir şey yoktur.
Bir zamanlar bir Kenan Paşa vardı.
Cumhurbaşkanlığına % 90 lık oy ile seçilmişti.
Ülkenin her sokağına, caddesine ismini yazmışlardı.
Cenazesini bir kaç kişi kaldırdı.
Kenan Evren isminin olduğu, sokak, cadde ismini değiştirdiler.
Sadece Kenan Evren değil, darbecilerin hepsinin sonu aynı oldu.
Dünyanın her tarafında darbecilerin sonu hüsran ile bitmiştir.
Türkiye'de, Cumhuriyet boyunca bazı kesimler, darbelerden beslendiler.
Son günlere baktığımda bazı kesimler, darbeyi ağızlarına düşürmüyorlar.
Güçlü demokrasilerde darbenin olması söz konusu dahi olmaz.
Ülkemizde demokratik bir yapı, her kesimi kapsayacak bir Anayasa olsaydı, darbeler ülkesi olmazdık.
İnsanların canı sıkılınca darbeleri dile getirmezlerdi.
Seçilmişler, seçimle gelirlerdi, seçimle giderlerdi.
