ALTIN
 2.435,65
DOLAR
 32,4643
STERLİN
40,9284
EURO
 34,9297

 

 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 6. kez kurultay kazandı, 6. kez CHP Genel Başkanlığı'na seçildi.

Kendisini Müjdat Gezen'in şiiriyle kutluyoruz:

"Kendi kendimle yarıştım birinci oldum..."

       Evet, taa o zaman Müjdat gezen bunu bir şiirinde söylerken sanki bu zamanda ki CHP nin 37. Olağan kongresini görmüş ve yaşamış gibi yazmış.

        Öncelikle şunu belirteyim ki CHP nin yapmış olduğu 37. Olağan diye lanse edilen ancak hiçbir olağan şartları taşımayan sadece tarihsel olarak okunan bir kurultaydır.

       Taaa baştan itibaren alacak olursak tüm illerdeki ilçe başkanlıkları seçimlerini oluşturacak mahalle delege seçimlerinden başlayarak yukarı doğru çıkacak olursak bütün yapılan işlemler anti demokratik işlemler olduğunu görürüz biz gördük ve Malatya da yaşadık.

         Tüzük gereği Mahallelerde sandık kurularak yapılması gereken delege seçimleri örneğin Malatya da birkaç belli mahalleler hariç hiç birisinde sandık konulmadı hepsi partide kapalı kapılar arkasında başta vekil ve il başkanı olmak üzere birkaç kişi ile bunlar yazılarak seçilmiş gibi gösterildi ve yazıldı. Ben inanıyorum ki tüm illerde de bunlar yaşandı yaşatıldı.

             Geldik ilçe başkanlıklar seçimine ve o seçimle birlikte ilçelerin aldıkları oy oranına göre belirlenecek olan il delegelerine. Yine Malatya vekili ve il başkanı ile yanlarında ki iki ya da üç yandaş ile ortak oturularak seçim yapılacak o ilçede önce adayı sonra il delegelerini arkasında yönetimi belirleyerek kongreye sunuyorlar ve Malatya da hemen hemen bütün ilçeler tek liste ile seçim yaptı ve kazandı.

          Arkasında ilçe seçimlerinin bitmesi ile il başkan ve yönetimi ile birlikte kurultay delegeleri seçimi başladı.

          Malatya da yine vekille birlikte uzun yıllardır yan yana yürüyen il başkanı tek aday olarak seçime girdi. Çünkü özellikle Malatya Yeşilyurt ve battal gazi gibi iki büyük ilçe seçimini kendileri organize ettiği ve delegeleri en çok yakınlarından oluşturdukları için delege üstünlüğü onlarda idi ve hiçbir akıllı adamın aday olma şansı da düşüncesi de yoktu.Olmadı

             Çünkü kazanma şansı olmazdı olamazdı ve il başkanı yönetim çizelgesini kurultay delegelerini disiplin kurulu üyelerini belirleyerek seçime tek liste ile girdi ve ister atandılar diyelim ister seçildiler diyelim yönetime geldiler.

            Burada bir parantez açacak olursak 47 yıl bu partiye gönül vermiş her kademesinde görev almış biri olarak her seçimde özellikle kurultay delegeliklerine önce emeği en fazla geçen en çok çaba sarf eden partiyi bir üst kademeye taşıyan taşımaya çalışan insanlar yazılırdı.

         Bu seçimde yazılan bazılarının bu nitelikleri taşıyor mu onu Malatya da ki CHP lilerin takdirine bırakıyorum.

          Aynı şekilde en çok kurultay delegesi olan başta İstanbul olmak üzere onlarca ilde durum hep aynı tek liste tek aday ve kurultay delegeleri belli olarak yürütüldü…

         Tabandan tavana kadar sözde seçimler böyle geldi ve 25 – 26 Temmuzda seyircisiz delegelerin bile zor alındığı bir salonda yine tek aday la 37. Olağan kurultay sözde demokratik bir anlayışla yapıldı.

       Kemal Kılıçdaroğlu ilk gün ve TEK ADAY olarak girdiği seçimde demokratik olmayan delege seçimlerinin olduğu oluştuğu oyların hepsini ( 1251 )alarak 6. Kez genel başkan seçildi.

"Kendi kendimle yarıştım birinci oldum..." dedi

          Vatana millete babacana, Davutoğluna, Akşenere Sivas katliamının mimarlarından mollaoğluna vs vs hayırlı olsun……

           Karşısında üç aday ben de varım yarışmak istiyorum dedi ancak onlara da lazım olan %5 imzayı toplattırmamak için hepsi birden sahaya yayıldı ve o yeterli imzayı verdirtmediler verenlere de baskı yaparak geri aldırttılar.

         Kemal Bey bugün dünyada yaşayan liderlerin parti içi seçimlerde en başarılısıdır dersek kimsenin itiraz edebileceğini sanmam.

9 seçim kaybettiği halde tekrar partisinin başkanlığına seçilen başka bir lider dünyada, hatta belki de tarihte yoktur.

 Kemal Bey:

— 2 halk oylaması

— 3 genel seçim

— 2 yerel seçim                     

— 1 cumhurbaşkanlığı seçimi

— 1 başkanlık seçimi kaybetti.

             Yukarda saydığım şekillerde oluşan bu günkü CHP örgütü, daha doğrusu CHP Genel Merkezince belirlenmiş olan delege heyeti Kemal Kılıçdaroğlu'nu 10.kez denemek için partisini iktidar yapacağı umuduyla oy verdi...ne yapalım başka ne diyelim

       Kurultay'ın tarihî bir niteliği de şuydu: Bir gün önce devletin bir memuru CHP’nin kurucusu,  ülkemizin kurtarıcısı ulu önderimiz MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'E Ayasofya minberinden elinde kılıçla lânet okumuştu.

          Kemal Bey Kurultay konuşmasında bu konuya bir tek kelimeyle olsun değinmeyerek tarihe geçti!

Neden değinmedi…

        Efendim dindarları kızdırmayalım efendim oy kaybederiz… Sayın Kılıçdaroğlu zaten gerçek dindarların küçük de olsa bir bölümü sana oy veriyor var sayalım ki vermiyor tahkiye yapmak mı lazım hani sen doğrucuydun hani sen harbiciydin

        Susmak onaylamaktır çoğu zaman... Ancak doğrular karşısında susanda dilsiz şeytandır demiş Hz. Muhammet

          Kurultay "İktidara Yürüyüş" Kurultayı idi ama tek başına iktidara yürüyüş iddiası yoktu. Çünkü Kemal Bey ve arkadaşları şunu çok iyi biliyorlardı ki bu kafayla hatta bu kadroyla iktidar olma şansımız yok ve alacağımız oy %22 ile 25 arası bu ancak ana muhalefet olmaya ve kendilerine yetiyor.

           Kemal bey ve arkadaşları iktidar olmak gibi hiçbir çalışma içinde değil bakmayın öyle iktidar kurultayı falan filan demelerine onlar hep ana muhalefete razılar olmaya da devam ediyor AKP nin değirmenine de su taşıyorlar. Önemli maddelerde hukuka da aykırı ama yine oy vereceğiz diyor diyebiliyorlar

Kemal Bey kurultayda hiç tek başlarına iktidar olacağız oluruz lafını etmedi.

Israrla "dostlarla" birlikte iktidar olacaklarını söylüyor. Yani Millet İttifakı'nın desteğiyle... Peki, o ittifak garanti mi?

 "İktidar bir yasa değişikliği ile seçim barajını mesela yüzde 3'e indirirse HDP ve İyi Parti ittifak yapmayacağına göre sizin durumunuz ne olacak?"

        Bu gün HDP nin gerçek sol ve sosyal demokratların ismini bile anmaktan korkuyorsunuz sol ve sosyal demokratlardan bir tane bile adam partide bırakmadınız ama dinci sözde milliyetçi ırkçı sağcı insanlara kucak açıyorsunuz.

          Bugün AKP iktidarının 18 yıldır hala koltukta olması, en az yüzde 40'lardaki oyunu koruması, CHP'nin iktidar alternatifi oluşturmaması yüzündendir.

          Şu an CHP yönetenler şimdi bu kurultayda kazandığını sanan eski yöneticiler her konuşmalarında demokrasi ve adalet derken hiçbir zaman parti içi demokrasiyi çalıştırmamışlardır.Parti içi işlevlerde adaletli davranmamışlardır…

       Parti içinde de hep ayak oyunları ve adaletsizliklerle iktidar olmuşlar ancak ülke iktidarına hiçbir zaman talip olmamış olamamışlar.

         Onların derdi başı her türlü anti demokratik uygulamalarla parti içi iktidar olmak ama karşılarında ki AKP iktidarının yapmış olduğu her türlü anti demokratik uygulamalara karşı çaresiz sessiz duyarsız kalarak siyasi hayatlarını idame ettirmeye çalışmak.

           Kemal Bey siyasî oyunlarla koltuğu koruyarak ve partiyi muhalefette tutarak AKP'ye büyük hizmette bulunuyor. Gerçek anlamda ana muhalefet görevini bile yapamamakta ancak bu görevde kalmakta da ısrar etmektedir

           O nedenle Bu hizmetin topluma hezimet olarak geri döndüğünü düşünenler çoktur çoğalmaktadır...

           Bu gün parti içi iktidarı kazanmış olabilirsiniz ancak durum böyle devam ederse içi kaybolmuş bir partiyle baş başa kalırsanız sanıyorum ,şaşmazsınız..!!!!

         37. kurultayda seçilenleri kutluyorum. Diliyorum gerçek anlamda önce ana muhalefet sonrada ilk yapılacak genel seçimde iktidar olarak başarıyla görevini yaparlar.

            Bu ülke sözde değil özde Demokrasi ve hukuk devleti olma yolunda yapılan her türlü çalışmaya destek verir omuz verir yeter ki siz o yolu çizin kararlı bir şekilde yürüyün.

           Bu ülke Türkiye Cumhuriyeti olarak kurulmuş yoz yobaz dinci kafatasçıları hukuk çerçevesinde temizleyerek bu güne gelmiş. Bu gün tekrar o karanlık şeriatçı kafatasçı gerici günlere Birilerinin bu ara dillendirmeye çalıştığı İslam cumhuriyetine dönme döndürme hevesleri kursaklarında kalacak o hevesin ızdırabıyla acısıyla boğulacaklardır.

           İşte bunu yapacak olan gerçek demokrasiyi hukukun üstünlüğünü insan haklarını barışı özgürlüğü dil, din, mezhep renk, ayırımı yapmadan bütün insanları eşit olarak savunan kitleler dostlar olacaktır.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.