ALTIN
 2.498,71
DOLAR
 32,5315
STERLİN
40,6457
EURO
 34,6836

 

 

                Diktatörlük kavramını doğrudan kişiselleştirerek adreslendirme yerine, teorik açıdan değerlendirmek konunun anlaşılması bakımından daha doğru olacağı görüşündeyim. Çünkü gereksiz ve sığ ifadelendirmeler yerine, yapılacak objektif, bilimsel tanımlama konunun anlaşılmasını kolaylaştıracaktır.

                 Nedir? Diktatörlük; Kısaca elinde mutlak ve sınırsız bir otoriteye sahip olan yöneticilere verilen tanımdır. Bir diktatör tarafından yönetilen ülkelere de diktatörlük denilmektedir.

              Latince de: Dictator; emir veren, dikte ettiren, elinde mutlak ve sınırsız bir otoriteye sahip olan kişidir.

           Türk Dil Kurumu sözlük tanımıyla zorba olan kişilere kullanılan bir kelimedir. Zorbalık yapan bireylere genellikle diktatör deniliyor.

Diktatör ruhlu insanlar ile ilgili yazılmış kitap ve makalelerde hemen hemen hepsinde şu ortak özeliklerin olduğu görülmüştür.

  • Bu kişiler genellikle kuşkucu (paranoyak) bir özeliğe sahipler.
  • 2- Başlangıçta daha sosyal olmalarına karşın zaman içinde yalnızlaşırlar. Yalnızlaştıkça da çevresine karşı güvensizlikleri artar, şüphecilikleri derinleşir.
  • 3-Giderek diktatörleştiklerinin ayırtına varmazlar. Tam tersine kendilerinin, insanların mutluluğu için yer yüzüne tanrı tarafından gönderildiğine inanmaya başlarlar
  • 4- Diktatörleşen liderlerde, daha başlangıçta masum sayılabilecek ya da nereye varacağı kestirilemeyen bir megalomanı vardır. Bu megalomani sayesinde başkalarının sırtında adım adım yükselirler. Yükseldikçe destekçileri giderek artar, daha çok insan ona biat etmeye hatta tapınmaya başlar
  • 5- Paronayasının orta aşamasında ki diktatör iktidarını güçlendirecek ve yakın çevresini koruyacak güvenlik duvarı örmeye başlar. Ancak giderek bu da ona yetersiz gelmeye başlar. Her eylem ve söylemden etkilenmeye başlayınca (suikast, darbe söylentileri gibi) yakın çevresinde bile düşmanlarının olduğunu düşünür. Korkuları dayanılmaz boyutlara ulaşır. Yakaladığı her hareketi fırsata çevirerek yakın çevresindekiler dahil temizleme operasyonuna girişir. Bir yandan çevresindekileri ni sık sık değiştirirken, bir yandan da kendisine her an suikast yapılacakmış korkusu içinde yediklerinin, içtiklerinin zehirli olmadığından emin olmak ister.
  •  6- Geceleri uyuyamaz hale gelir. Düşmanlarını temizlemek için gerekçeler bulur.

 

              Diktatör ruhlu kişilerin önemli özeliklerinden birisi de narsiste ve sadist olma özeliklerinin baskın olmasıdır. Kendilerini severler ve acımazsızdırlar. Uzlaşma bilmezler. Korku üzerinde kurdukları yönetimde tek karar vericidirler.

                Diktatörler hiçbir zaman uzlaşma ve diyalog nedir bilmezler. Bu nedenle bütün sorunlara Çekiç çivi metaforuyla yaklaşırlar. Çatışmacıdırlar dolayısıyla sorunları şiddet ve inkarla çözmeye çalışırlar. Savaş ve çatışmayı kendi bekaları için kaçınılmaz olarak görürler. Kaynakları pervasızca kullanırlar.

               Toplumsal refah ve mutluluğu esas alma yerine sadece kendi ve yakın çevrelerini korurlar.

Günümüzde bölgesel, küresel çatışma ve kaos haritasına (orta doğu, güney Amerika, Avrupa’nın bir kısmı, Rusya Ukrayna savaşına)  bakıldığında sorunların kaynağı daha iyi anlaşılıyor.

 

Yararlanılan kaynak.: Oda tv. Com Prof. Dr Suat Çağlayan.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.