15 Temmuz darbe girişiminin önlenmesi ülkemiz için bir şans olmuştur. Eğer bu darbe girişimi başarılı olsaydı ülkemiz ne hale gelir tahmin bile etmek istemiyorum. Ülkemiz bir felaketin eşiğinde dönmüştür ama süreç halen bitmemiştir.
Ülkemiz, Orta doğunun yeniden yapılanması süreci içinde Suriyelileştirmek isteniyor. Eğer ülkemiz Suriyelileşirse, bu ülkede taş taş üstende kalmayacağını herkes biliyor. Ülkeyi ırk ve mezhep temelinde çatıştırmak istiyorlar. Bu toplum zaten yıllardır ötekileştirildi, öbekleştirildi ve bölündü Şimdi birlik zamanı.
Ötekileştirilen halklarda nefret geliştirilmek isteniyor.
Bu halk bunlara bu zevki tattırmayacaktır.
Seçimle gelen seçimle gitmelidir.
Bir partinin politikalarını beğenmeyebilirsiniz. Onun politikalarını acımasızca eleştirebilirsiniz. Ama onun bir darbeyle gitmesini kabullenemezsiniz. Çünkü bir darbecinin nasıl gideceğini bilemezsiniz.
Son günlerde gerçek darbeci olan, uyuyan hücreler Malatya’nın Paşa Köşkü semtinde harekete geçirildi.
Bunlar, darbe karşıtıymış gibi görünüp darbeye ortam hazırlamaya çalışıyorlar. Bu görevli provokatör ya da provokatörler Alevi vatandaşları çatışmanın içine çekmeye çalışıyorlar.
Bu görevli ajanlar mahalle içinde geçerek, korna çalarak, Alevilere küfür ederek bir çatışma ortamı hazırlamaya çalışıyorlar. Bunlar bu çatışma ortamını Malatya’da başlatıp bütün Türkiye’ye yaymak istiyorlar. Ondan sonra da bir kurtarıcı ile darbeye davetiye çıkarmak istiyorlar.
Sanki Aleviler darbe yanlısıymış gibi bir hava yaratmaya çalışıyorlar. Oysaki şimdiye kadar yapılan bütün darbeler, Alevi vatandaşlarımıza karşı yapılmış, en çok onlar darbelerde zarar görmüşlerdi.
Ülkenin hızla bir yerlere sürüklendiğini yazdım. Ama kimse bize kulak asmadı. Şimdi geldiğimiz nokta bir ülkenin imha edilme sürecidir. Bir karanlık ve derin güç ülkede darbe yapmak istiyor. Darbe yapmak isteyen güçler işte bu uyuyan hücreleri uyarıp Alevi mahallerine sürdüler. Çatışma yaratıp darbeyi tamamlamak istiyorlar.
Türkiye bir darbeler ülkesidir.12 Mart 1971 muhtırası öncesinde Elbistan, Pazarcık, Narlı, İslâhiye, Kırıkhan benzeri yerlerde gene Alevilere saldırdılar. Ülkede bir mezhep çatışması korkusu yaratıp arkasında darbe yaptılar.
12 Eylül 1979 da Maraş katliamı sonrasında sıkıyönetim ilan ettiler ve arkasında darbe yaptılar. Darbeden önce Malatya, Çorum, Yozgat, Elazığ ve Maraş’ta Alevi katliamları yaptılar ve ortamı gerip darbeye davetiye çıkardılar.
Şimdi ise tarih tekerrür ediyor. Darbeciler ajanlarına görev verdiler ve Paşa Köşküne saldılar. Orada bir kıvılcım yaratacaklar ve o kıvılcımı bütün ülkeye yayacaklar. Ondan sonra da darbe tabanı yaratacaklar. Buna dikkat etmek lazım.
Malatya valisi MUSTAFA TOPRAK bilgisi ile birikimi ile son olayları önleyebildi. Böyle bir dönemde Malatya’da böyle bir valinin olması Malatya için bir şanstır. Malatya bu birikimli ve seviyeli vali sayesinde bu süreci atlattı. Bundan sonra da sayın valinin bu tür insanlara fırsat vermeyeceği inancındayım.