Prf.Dr.Halil Çivi
[email protected]

DEVLET KUŞU

19 Eylul 2025 15:33

[17/9 19:51] Halil Civi: PANOPTİKON,  DİSTOPİK  SİYASİ REJİMLER VE TOPLUMSAL YAPILAR  ÜZERİNE BAZI ANIMSATMALAR.

A-Panoptikon Ne Demektir
dir?

Panoptikon aslında, 18.Yüzılda,  İngiliz  düşünür Jeremy Bentham(1748-1832) tarafından tasarlanan bir hapishanenin adıdır. Bu hapishane de  ortada bir gözetleme kulesi, kulenin etrafına dairesel olarak dizilmiş mahkum hücreleri vardır.  Hücredeki mahkumlar gözetlendiklerini bilirler. Fakat tam olarak ne zaman gözetlendiklerini bilmezler. Bu nedenle ,sürekli izlendikleri duygusuna kapılarak davranışlarını sürekli şekilde  kontrol etmeye çalışırlar...

Fransız düşünür Michel Foucaolt( 1926- 1984) ise; Jeremy Bentham'in bu  hapishane metaforunu  otoriter- totaliter, baskıcı siyasi rejimler ve bu rejimlerin yönettiği toplumsal yapıların açıklanması için kullanmıştır.

Foucault' ya göre; okullar, fabrikalar, hastaneler, bürolar, işyerleri ,AVM' ler ve sosyal medya da toplumdaki herkes sürekli gözetim altındadır. Bu nedenle toplumdaki herkes, her yerde denetlenebileceği varsayımı ile kendisine otosansür uygular. Özgürlüğünü kısıtlar. Gerçek kimliği ve gerçek düşüncelerini gizler,  doğru konuşmaz.

 Rejimler otoriter ve totaliterleştikçe, toplumsal baskılar artar. İnsanların yaptıkları oto sansürler güçlenir. Bireyler  birbirlerinden korkmaya ve sosyal ilişki ağlarını azaltmaya, toplumdan izole olmaya ve hatta bireysel yalnızlığa itilirler. Sonuçta toplumsal devingenlik azalır. Fikir ve kültür üretimi zayıflar. Korku kültürü doğar.

B- Peki Distopya Nedir? 

Distopya ütopyanın tam karşıtıdır.  Ütopya nasıl ki barışı,  huzuru, sevgiyi, adaleti,  güzel ahlakı ve  eşitlikçi bir toplum yapısını düşlüyorsa; distopyada tam bunun tersi vardır. Haksız, hukuksuz, güce, zorbalığa, baskıya ve tehdide dayalı, devlet gücünü adaletsiz olarak kötüye kullanan bir siyasi rejim ve basķılanmış bir toplumsal yapı sözkonusudur. Distopik rejimlerde insan özne  değil nesnedir. Hizmet verilmesi  gereken değil, siyasi rejimin aparatı olur. Rejime ya da liderlere köle yapılan bireylere dönüşür.

Distopya kavramını ilk olarak, 19. Yüzyılda John Stuart Mill(1806-1873) kullandı. Aynı kavram önce edebiyat yazılarına daha sonra da siyaset diline bulaştı. Otoriter ve totaliter siyasi rejimleri ve bu rejimlerde yaşayan toplumsal yapıları açıklamak için kullanılmaya başlandı.  G.Orwell'in(1903-1950) "Okyanus 1984" adlı kitabı, Huxley'in, (1894- 1963) "Cesur Yeni Dünya"sı  ve Bradbury'nin(1920- 2012) " Fahreneite 451" adlı yapıtı insanları ve toplumları distopik siyasi rejimlerin kötülüklerine karşı uyarmak için yazıldı.

C- Panoptikon ve Distopik Siyasi Rejimlerin Çeşitli Boyutları Nelerdir?

Otoriter, totaliter, baskıcı, panoptikon ve distopik siyasi rejimlerin ve bu rejimlerle şekillenen toplumların temel özelliklerini, ilk elde akla gelen bazı göstergelerle aşağıdaki gibi özetlemek mümkündür.

1- Genel Göstergeler.

*Toplumu yöneten figürlerin hukukun üstünlüğüne, demokrasinin erdemine ve siyasi iktidar olmanın topluma iyi ve adil hizmet götürme bilinç ve sorumluğuna inanmamaları.
* Öz olarak, evrensel insan haklarını, din ve vicdan özgürlüklerini, bireysel özgürlükleri, toplantı ve gösteri haklarını kısıtlamaları.
* Muhafetin,  iktidara  muhalif olanların varlığının ve anayasal haklarının görmezden gelinmesi.
* Teknolojiyi, ideolojileri ve kültürel farklılıkları...
 baskı altında tutmları.
* Sürekli olarak, toplumu tektipleştirmeye çalışmaları. Her türlü sosyal  farklılıkları bir tehlike olarak görmeleri.

2- Siyasi Göstergeler ?

* Toplumları tek parti, tek lider, tek ideoloji ile yönetmek. İnsanların farklı tercihlerini baskılamak ya da yok saymak.
* Siyasi iktidarın korunması, sürdürülebilmesi ve hatta kalıcılaştırılması için sürekli olarak toplumu ve bireyleri sıkı bir denetim ve gözetim altında tutmak.
*İdeolojik tektipleştirme yoluna gitmek. Bu amaçla, dinsel inançları, eğitim sistemini ve medya güçlerini iktidarın tek tip fikir örgüsünü güçlendirmek için  düzenlemek ve kullanmak.
*  Siyasi, ideolojik muhalif  örgütlenmelerin yok edilmesi.Demokratik ve özgür katılımcılığa engel olmak.
* Güçlü rakip muhaliflere suç atmak, onları kriminalize etmek ve sindirmeye çalışmak.

3- Hukuki Göstergeler?

*Hukukun siyasallaşması. 
* Yargı bağımsızlığı ve yargıç dokunulmazlığın önemini kaybetmesi, çökmesi.
* Mahkemelerin ve yargıçların tarafsızlığını yitirmeleri.
* Temel evrensel insan hakları, toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin kısıtlanması ya da yasaklanması.
* Mahkeme  kararlarının, hukukun üstünlüğü ve yasaların gereklerine göre değil, siyasi iktidarların çıkarlarına göre şekillenmesi.
* İfade, savunma ozgürlükleri ve adil yargılama haklarının kağıt üzerinde kalması.
* Yasalara karşı "hile" yoluna başvurulması. Yasaların kasıtlı olarak kötüye yorumlanması.
* Hukuk sitemine olan güvenin ortdan kaklması.
* Yurttaşların siyaset erkine karşı savunmasız kaması. Devlete olan güvenin büyük oranda tahrip olması.

4- İdari, Yönetsel Göstergeler?

* Her türlü kamu hizmetlerinde aşırı merkeziyetçilik.
* Nepotizmin yoğunlaşması. Liyakat yerine, eş, dost ve ahbap kayırmacılığı yapılması.
* Şeffaf olmayan, doğru bilgiye ve kamu denetimine kapalı ekonomik, finansal ve idari kararların kurumsallaşması.
* Kamu kaknağı, kamu gücü ve kamusal yetki kullanıldığı halde kamuya, topluma hesap vermenin ortadan kalkması.
* Yurttaşların devletle  olan taleplerinde bürokratik labirentlerin artması. Aşırı bürokratikleşme. Kamu kurumlarının, yurrtaşların gözünde sevimsiz ve caydırıcı duruma gelmesi.
* İdarı ya da bürokratik yönetimin yaptığı işler ve aldığı kararlarda,  yasalara uymak, toplumu öncelemek, halka hizmet götürmek yerine siyasi erke yaranmaya  dönüşmesi. Devletin topluma yabancılaşması.

5- Ekonomik Göstergeler?

* Ekonomik kaynakları yönetme  ve  kontrolunun, iktidarla bütünleşen bir elit- azınlık gurubun eline geçmesi. Haksız kazançların artması.
* Aşırı gelir dağılımı bozuklukları, ücret ve sevet eşitsizliklerinin ortaya çıkması. Orta sınıfın yok olması. Halkkın çok büyük bir kesiminin yoksullaşması.
* Gösteriş tüketiminin ve yaptığı gösteriş harcamaları ile saygınlık kazanacağına inanan görgüsüz insan kalabaklarının toplumda boy göstermesi.
* Yoksul halkın ise sürekli borçlanarak yaşamını kıt-kanaat sürdürmeye çalışması.
* Doğal kaynakların ve doğal çevrenin aşırı sömürülmesi. Gelecek kuşakların doğal kaynaklar üzerindeki  haklarının gözardı edilmesi.

6- Sosyolojik (Toplumsal) Göstergeler.

* Toplumsal eşitsizliklerin artması. Gelir, eğitim, sağlık ve yaşam biçimleri arasındaki farkların göze batar duruma gelmesi.
* Toplumsal devingenliğin azalması. Yaratılan gözetleme ağları ve korku kültürü nedeniyle sosyalleşmenin azalması. Ailelerin içe kapanması. İzole bireysel yaşam biçiminin çoğalması.
* Farklı dinsel ve etnik gruplar arasındaki gerilimlerin artması. Ülkenin içinde yaşadığı sorunların sorumluluğunun etnik gruplara yüklenmesi
* Kültürel tektipleşmenin yarattığı baskılar nedeniyle bazı etnik ve azınlık grupların içlerine kapanarak devlete ve topluma yabancılaşmaları.
* Siyası iktidarın ideolojik güdümünde olan eğitim sistemi ve medya bağımlılığı nedeniyle doğru ve bilimsel bilgere ulaşmanın zorlaşması.Toplumdan gerçeklerin saklanması. Halkın algılarla manipüle edilmesi.
* Aydınların sesinin kısılması. Her alanda ortaya çıkan sorunların özgürce tartışılamaması. Sadece iktidar yanlısı tek sesli bir aydın(!) tipinin çoğalması.
* Etnik ya da azınlık kültürleri ile, ulusal kültür arasındaki iletişim ve ilişkilerin zayıflaması. Ulusal kültürle bütünleşme yerine, ayrışma ve içe kapanmaların ulusal birliğe zarar vermesi.
* Kitlelerin, sosyal, siyasi, ekonomik ve kültürel yaşamın dışına itilerek pasifleştirilmesi 

7- Kültürel Göstergeler.

* Tek tip kültür ve kültür kodlarının dayatılması. Her türlü din, dil ve kültür farklılıklarının yok sayılması. 
*.Tarihsel ve kültürel farklı kimliklerin kriminalize  edilmesi. Etnik  azınlık grupların, din, mezhep farkı olanların ötekileştirilip düşmanlaştırılması. Toplum içindeki kültürel gerilimlerin ve çatışmaların önünün açılması. Toplumsal uzlaşma ve  barış yollarının tıkanması.
* Özgürlükler ve özgür fikirlerin yok edilmesi nedeniyle,  edebiyat , resim, heykel,  müzik, sinema, tiyotro gibi güzel sanat dallarında yoğun bir tıkanma ve kısırlaşmanın başlaması. Özgün sanat eserlerininin doğuşunun önlenmesi.
*  Kültürel asimilasyon politikaların orta ve uzun vadede ters tepmesi. Ana akım ulusal kültürle ayrışma ve yabancılaşmaların hızlanması.
     
S O N U Ç  V E  Ç Ö Z Ü M.

Panoptikon ve distopik rejimler normal siyasi rejimler değildir. Anomalidır. Normalın dışına çıkmadır. Genelden, doğrudan, haktan, ahlaktan,  adaletten, hukukun üstünlüğünden, evrensel insan haklarından, laiklikten, din ve vicdan özgürlüğünden, çağdaş siyasetten  ve evrensel  çoğulcu  demokrasiden sapmadır. Panoptikon ve distopik rejim istemek, uygarlık ışığını söndürmek ve cağdaş uygarlık yolundan geriye  dönmektir. Modern köleliğe zemin hazırlamaktır.

Eğer toplumlar; göstergelerini yukarıda saydığımız çağdışı  değerleri savunan ve çağdışı  politikalar uygulayan siyasi partileri ve siyasi liderleri iyi tanır ve verdiği oylarla bu tip partileri ve liderleri siyasi iktidardan uzak tutar ve çağdaş partileri iktidara getirirlerse sorun kendiliğinden çözülür.

Distopik ve panoptikon eğilimli liderler ve rejimler kronik bronşit gibidir. Toplumsal bünyeye sirayet ettikten sonra kolay kolay gitmezler. Hatta gitseler bile, dönüp tekrar gelebilirler. Karşı devrimler böyle olur.

Çözüm halkın doğru bilinci doğru seçimidir.
Cağımızdaki en çarpıcı panoptikon ve distopik rejim Kuzey Kore  siyasi rejimi olmalıdır. Bu ülkeyi  1945 yılından beri,  75 yıldır; baba, oğul, torun,  üç kuşaktır, "ĶIM Ailesi" komünist  halk demokrasisi  aldatmacasıyla,  tek aile yönetiyor. 

Çözüm, özgür  akıl, çağdaş bilim,  çağdaş eğitim, çağdaş hukuk, çağdaş demokrasi ve çağdaş toplumu üreten ÇAĞDAŞ ZİHNİYETTİR. Çağdaş zihniyete ulaşmış ve bu zihniyeti içselleştirmiş  toplumları çağdışı liderler yönetemez. Çünkü toplum onlara bu  fırsatı vermez.
Halil Çivi. 17.9.2025
[17/9 19:51] Halil Civi:

D E V L E T   K U Ş U...

Devlet kuşu dert yükünü sırtlamış,
Kanat çırpıp uçamiyor...bak hele!
Geçim derdi dalga dalga hortlamış,
Enflasyonu çözemiyor...bak hele!
                     Xxx
Vicdanlar kararmış, ahlak bozulmuş,
Dar gelirli her koşulda ezilmiş,
Emeklinin cebi derin kazılmış,
Borçsuz, harçsız gezemiyor...bak hele!
                   Xxx
Üretim çarkları geri çekilmiş,
Orta sınıf halkın beli bükülmüş,
İşçi, memur limon gibi sıkılmış,
Basın bunu yazamiyor...bak hele!
                     Xxx
Irkı, dini, cinsi ayırmak olmaz,
Zengini, güçlüyü kayırmak olmaz,
Hukuksuz, kanunsuz buyurmak olmaz,
Vicdanlara sızamiyor...bak hele!
                      Xxx
Dinbazlar din diye korku satıyor,
Sömürü çarkına kuvvet katıyor,
Develeri hamuduyla yutuyor,
Karıncayı ezemiyor(!)...bak hele!
                     Xxx
Hak, hukuk, adalet rayından çıkmış,
Sağduyu, merhamet, suyunu çekmiş,
Millet adaletsiz işlerden bıkmış,
Bu gidişi bozamiyor... bak hele!
                    Xxx
Millet iradesi sahipsiz kalmış,
Çıkarcı zihniyet toplumu bölmüş,
Aydınların çoğu gaflete dalmış,
Hak gemisi yüzemiyor...bak hele!
                    Xxx
Adalet mülkünde sular bulanmış,
Yargı erki kumandayla sulanmış,
Toplum her algıyı "doğrudur" sanmış,
Gerçekleri sezemiyor...bak hele!
                    Xxx
Sermaye semirmiş servete konmuş,
Emekçi, yoksulun umudu sönmüş,
Siyasetin kiri betona dönmüş,
Dozer bile kazamiyor...bak hele!
                    Xxx
Sahte demokratlar halkı uyutmuş,
Laik Cumhuriyet tatile gitmiş,
Evrensel hukukun kuvveti bitmiş,
Kördüğümü çözemiyor...bak hele!
                     Xxx
Halil Çivi der ki, ağlatan gülmez,
Karnı tok olanlar açlığı bilmez,
Topluma muhalif siyaset olmaz,
Yoz zihniyet anlamiyor bak hele!
                    Xxx
            15 Eylül 2025
          Prof.Dr.Halil Çivi
Doğanbey/ Seferihisar/ İZMİR.

Yorumlar (0)

Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!

Yazarın Diğer Yazıları

ÖĞRENCİLERİM VE ÖĞRENME MERAKI OLAN TIM INSANLARA DUYURU
14 Eylul 2025 15:33

PIR SULTAN A DAL: ANADOLU ALEVİLİĞİNIN AHLAK ADALET VE VİCDAN MAHKEMESİ İLE DILE GELEN GÜR SESİ
03 Eylul 2025 15:33

GUNAYDIN GÜZEL İNSANLAR
31 Ağustos 2025 15:33

TURKIYE DE ALEVİ TEOLOJİSININ (İNANCININ) TARİHSELSOSYOLOJIK VE KÜLTÜREL TEMELLERİ ÜZERİNE ÇOK KISA NOTLAR)
18 Ağustos 2025 15:33

ÖZGÜRLEŞME BAĞIMSIZLAŞMA YA DA " BİREY OLABILME " VE CUMHURİYETE SAHİP ÇIKMA ÜZERİNE BAZI SOSYOLOJİK KISA NOTLAR
05 Ağustos 2025 15:33

".....BİRİ KÜRT DİĞERİ DE ALEVİ OLSUN "
21 Temmuz 2025 15:33

BEN KİMDEN YANAYIM ?
29 Haziran 2025 15:33

" ÖTEKİ " NİN BİLİNCİNE NE KADAR VAKIFIZ? CAN NE DEMEKTIR??
14 Haziran 2025 15:33

MAKYAVELLİ KİM DİR? VE MAKVALIZMİN GUNUMUZDE KI YERİ NEDİR?
12 Haziran 2025 15:33

SU. SUYUN ÖNEMİ TÜRKİYEDE SU POLITİKALARI VE SU SORUNU UZERİNE KISA ANIMSATMALAR.
09 Haziran 2025 15:33

DİKTATORLER NEDEN KORKUYA VE BASKIYA DAYALI BIIR YÖNETİM POLİTIKASI SERGİLERLER YA DA DİKTARYÖL REJİMLEEİN SOSYO - PISOKO PATALOJILERİ NELERDİR ?
06 Haziran 2025 15:33

KİRLETİR!!!
04 Nisan 2025 15:33

Bayram kutlaması
28 Mart 2025 15:33

ASGARI UCRETIN YASAMSAL ÖNEMI
14 Aralık 2024 15:33

Civili manilere devam( halk felsefesi)
05 Aralık 2024 15:33

Halil Çivi den çivili maniler
30 Kasım 2024 15:33

ILLIBERAL( HIBRIT ) DEMOKRASILERINYAPISAL NITELIKLERI SIYASAL TOPLUMSAL YASAMAETKILERI
28 Kasım 2024 15:33

GÜNCEL MANILER
26 Kasım 2024 15:33

GECMISTE ALINAN KÖTÜ MIRASLAARIN GÜNÜMÜZE YANSIMASI
25 Kasım 2024 15:33

Gonulde istekler
23 Kasım 2024 15:33

DÖRT TIP INSAN VE ÖZELEŞTİRİ
18 Kasım 2024 15:33

HER OKUL AÇMAK HAPİSHANE KAPATIR MI?
04 Şubat 2023 15:33

AKILLA SÖYLEŞİ
31 Ocak 2023 15:33

HARAMLI KISSALAR
28 Ocak 2023 15:33

ÇAĞIMIZDA DİNLER YA DA DİN BENZERİ DUYGULAR NİÇİN SIYASETE ALET EDİLİR?
23 Ocak 2023 15:33

DEMOKRATİK LAİK, SOSYAL BİR HUKUK DEVLETİNDEN Mİ, ? YOKSA TEOKRATİK FEODAL BİR MONARŞİDEN Mİ YANASINIZ? KARAR SİZİN.
19 Ocak 2023 15:33

KARANLIKLARA YAĞAN KALICI IŞIK YAĞMURLARI...
16 Ocak 2023 15:33

REFERANDUMLAR SADECE DEMOKRASİ YOLUMU, YOKSA DİKTATÖRLÜKLERE DE YOL AÇABİLİR Mİ?
13 Ocak 2023 15:33

KÜRESELLEŞME İDEOLOJİSİ NEDİR?
04 Ocak 2023 15:33

DEĞERLİ DOSTLAR
02 Ocak 2023 15:33

YENİ YIL KUTLAMASI
29 Aralık 2022 15:33

AKIL, DİL, DEMOKRASİ ve ÇAĞDAŞLAŞMA ÜZERİNE KISA NOTLAR.
23 Aralık 2022 15:33

KİME YA DA KİMLERE NE DENİR?
20 Aralık 2022 15:33

HACI BEKTAŞ VELİ' YE GÖRE AKIL DİN VE İMAN İLİŞKİSİ NEDİR?
14 Aralık 2022 15:33

MİNARENİN İÇ YÜZÜ
06 Aralık 2022 15:33

SİYASİ İKTİDARIN GÖREVLERİ NELERDİR?
05 Aralık 2022 15:33

E D E P S İ Z...
01 Aralık 2022 15:33

DOĞUM VE ÖLÜM
29 Kasım 2022 15:33

MUSTAFA KEMAL'İN Ö Ğ R E T M E N İ Y İ M
24 Kasım 2022 15:33

... K.İ R L E T M E G Ö N Ü L
21 Kasım 2022 15:33

G İ D İ Ş A T
17 Kasım 2022 15:33

ATIN AĞZINDA KAÇ DİŞ VARDIR? YA DA DİNSEL BAĞNAZLIK NEDİR?
15 Kasım 2022 15:33

ATATÜRKÇÜLÜK NEDİR?
11 Kasım 2022 15:33

KÜÇÜK BİR TEBESSÜM MOLASI
06 Kasım 2022 15:33

GEÇİM DERDİ
01 Kasım 2022 15:33

...K A R I Ş M A Y I N !
24 Ekim 2022 15:33

DEVLET VE CUMHURİYETİN BEKASI, KARDEŞLİK VE TOPLUMSAL BARIŞ EŞ ANLI SAĞLANABİLİR Mİ? NASIL?
17 Ekim 2022 15:33

...AHLAK AĞLAR...
12 Ekim 2022 15:33

BİR ÜLKEDE MUTLU BİR TOPLUMSAL YAPI İÇİN SİYASET KURUMUNUN ÇÖZMESİ GEREKEN ÜÇ ANA ALAN VARDIR.
03 Ekim 2022 15:33

Tembih name
27 Eylul 2022 15:33

ANADOLU KARDEŞLİĞİ
05 Eylul 2022 15:33

26 AĞUSTOS BÜYÜK TAARRUZ VE 30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMININ ANLAM VE ÖNEMİ YA DA KURTULUŞ SAVAŞI NEDİR?
28 Ağustos 2022 15:33

S E L A M   O L S U N !!!
27 Haziran 2022 15:33

İSLAMDA KONUŞMA (ÛSLUP) ve İKNA KÜLTÜRÜ NASIL OLMALIDIR?
23 Haziran 2022 15:33

İSLAMDA KONUŞMA (ÛSLUP) ve İKNA KÜLTÜRÜ NASIL OLMALIDIR?
07 Haziran 2022 15:33

İÇTİHAT KAPISI...
30 Mayıs 2022 15:33

PARANIN DEĞERİ, ENFLASYON VE MERKEZ BANKASININ GÜCÜ ÜZERİNE KISA NOTLAR...
28 Mayıs 2022 15:33

KÜRESELLEŞME VE NEO-LİBERALİZM NEDİR?
24 Mayıs 2022 15:33

BAŞLICA TEMEL KORKU ÖBEKLER İMİZ VE İNSAN YAŞAMI ÜZERİNE OLUŞTURDUKLARI ÖNEMLİ BASKILAR HAKKINDA KISA NOTLAR.
11 Mayıs 2022 15:33

YARIN 1 MAYIS
03 Mayıs 2022 15:33

KÜRESELLEŞME VE NEO-LİBERALİZM NEDİR?
27 Nisan 2022 15:33

İNSAN BEĞENDİĞİNİ Mİ SEÇMELİ YOKSA SEÇTİĞİNİ Mİ BEĞENMELİ? HANGİSİ DOĞRU?
20 Nisan 2022 15:33

UMUTSUZ YAŞANMAZ...
15 Nisan 2022 15:33

DİNBAZ YA DA DİNCİ SİYASİ REJİMLER ÜZERİNE KISA NOTLAR.
08 Nisan 2022 15:33

GENÇLER İÇİN EŞ YA DA ARKADAŞ SEÇİMİ ÜZERİNE KISA NOTLAR.
28 Mart 2022 15:33

HAK YEME GÖNÜL !!!
25 Mart 2022 15:33

NEVRUZ KUTLAMALARI VE ALEVİLER AÇISINDAN ÖZEL ÖNEMİ.
21 Mart 2022 15:33

ÇANAKKALE ZAFERİNİN YAŞAMSAL ÖNEMİ VE ATATÜRK'ÜN İNSANCIL RUHU.
17 Mart 2022 15:33

SİYASİ İKTİDARLARIN GÖREVİ NE? HALKI TESLİM ALMAK MI? YOKSA HALKI TEMSİL ETMEK Mİ?
15 Mart 2022 15:33

BURUK BİR TIP BAYRAMI KUTLAMASI.
14 Mart 2022 15:33

KİMLER ÇAĞDAŞ VE ONURLUDUR?
11 Mart 2022 15:33

EVLENMEK NEDİR VE NASIL SÜRDÜRÜLEBİLİR?
07 Mart 2022 15:33

Tüm Yazılar