Emekli-Sen, 2011 yılında yapılan milletvekili seçimlerinin propaganda döneminde, İntibak Yasası çıkaracağı vaadiyle emeklilerden hatırı sayılır oranda oy alarak, iktidarını sürdüren AKP’nin 2012 yılı başında yürürlüğe koyduğu ve sadece 1 milyon 900 bin emeklinin yararlandığı sözde intibak yasasının emeklilerin sorunlarını çözmekten uzak olması nedeniyle, gerçek bir intibak yasasının çıkarılması için mücadeleyi yükseltti.

            Sendika bir yandan basın açıklamaları ve sokak eylemleri ile konuyu gündeme taşırken, diğer yandan konunun uzmanları ile siyasetçilerin konuşmacı oldukları paneller düzenledi. Bu çerçevede Bandırma Şubesi 3 Mart 2012 tarihinde, “İntibak Yasası ve Emeklilerin Sorunları” başlıklı, Ekişehir Şubesi ise 17 Mart 2012 tarihinde, “Sahte İntibak Yasası ve Emeklilerin sağlık Sorunları” başlıklı birer panel düzenlediler.

           Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğünün, 2011 yılı içinde gerçekleştirilen Şube Olağan Genel Kurulunu yapan ve şube organ üyeliklerine seçilenler hakkında, yasal kuruluşu bulunmayan sendikanın şube genel kurulunu yapmak suretiyle, kabahatler kanununa göre kabahat işledikleri gerekçesi ile Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunması ve savcılığın sendika şube organ üyelerini kabahatli bularak 170’er lira para cezasına çarptırması üzerine, şubeye destek vermek amacıyla sendika başkanlar kurulu 14 Nisan 2012 tarihinde Gaziantep’te toplandı.

                Aynı gün öğlen saatlerinde, hükümetin başta elektrik ve doğalgaz olmak üzere tüketim mallarının fiyatlarına yaptığı zamları protesto eden Gaziantep emek ve demokrasi güçlerinin düzenledikleri yürüyüş ve basın açıklamasına katılıp, destek veren Emekli-Sen Başkanlar Kurulu üyeleri, toplantının yapıldığı salondan kent merkezindeki eylem alanına kadar sloganlar ve alkışlar eşliğinde yürüdüler.

              Emekli-Sen 2012 yılının Nisan ve Mayıs aylarında Türkiye’nin birçok kentinde, "İnsanca Bir Yaşam, Barış ve Demokrasi İstiyoruz" eylemleri yaptı. Programa uygun olarak; 7 Nisan İzmir, 14 Nisan Gaziantep, 21 Nisan İstanbul, Adana, 28 Nisan Bursa ve Burdur illerinde yapılan eylemlerden sonra, 26 Mayıs 2012 tarihinde “İnsanca Yaşam, Barış, Demokrasi ve İnsan Hakları İçin” sloganı ile Ankara’da yürüyüş ve oturma eylemi yaptı.

              Eyleme katılmak üzere, İstanbul, Kocaeli, Bursa, Elazığ, Samsun, Sakarya, Sinop, Konya, Eskişehir, Balıkesir, Şanlıurfa ve Düzce gibi pek çok kentten Ankara’ya gelen Emekli-Sen şube ve temsilcilik yöneticileri ile sendika üyeleri, Ankara’dan katılanlarla yürüyüşün başlayacağı Kurtuluş Parkında buluştular.

                Burada “MÜCADELE GÜCÜMÜZÜ EMEĞİMİZDEN, DİRENME GÜCÜMÜZÜ TORUNLARIMIZDAN ALIYORUZ EMEKLİ-SEN" pankartı açan kitle, saat 10.30’da Ziya Gökalp Caddesi'nin bir tarafını trafiğe kapatarak Kızılay’a doğru yürüyüşe geçti.

             Katılan şubelerinde pankartlarını açtıkları yürüyüş kortejinde, sendika genel merkezince hazırlanan, emeklilerin sorunları ile taleplerinin yanı sıra demokrasi ve insan haklarına ilişkin pek çok döviz taşındı ve sloganlar atıldı. Ziya Gökalp Caddesi'nden Kızılay’a doğru yürüyen kortej, İnkılâp Sokak güzergâhından Sakarya Caddesine geçti.

                 Burada sendika adına genel başkanı, ülke gündemi ile emeklilerin sorunlarına ilişkin bir konuşma yaptı. Daha sonra destekçi örgütler adına konuşmaların da yapıldığı eylem çalan müzik ve çekilen halaylarla son buldu. 

            Emekli- Sen, 2012 yılının ilkbahar aylarında barış ve demokrasi talebiyle yaptığı bu eylemlerin yanı sıra, içerde ve dışarı da her yerde barış şiarıyla biri temsilen katıldığı biri de kendisinin düzenlediği barış temalı iki önemli etkinlikle barış talebini dile getirdi.

              Emperyalizmin Türkiye’nin güney komşusu Suriye’ye yönelik planı çerçevesinde bölge ülkeler ininde desteği ile başlattığı Suriye iç savaşında, hükümetin yanlış politikaları sonucu Türkiye’nin taraf olmasının Hatay’da yaşayan yurttaşları huzursuz etmesi üzerine, Hatay’a bağlı Yeşilpınar Belde Belediyesi her yıl yaptığı Defne Sanat ve Kültür Festivalini o yıl yapılan dokuzuncusunu barışa adadı.

                Festival çerçevesinde 25-26 Ağustos 2012 tarihlerinde, “Kardeş Kavgasına Hayır, Barışa Çığlık!” başlığı ile yapılan 2 günlük foruma, milletvekili, gazeteci, aydın, yazar, sendika ve demokratik kitle örgütü yöneticisi pek çok kişi konuşmacı olarak katıldı.

Genel başkanı olduğum Emekli-Sen adına konuşmacı olarak katıldığım forumda, özetle şunları dile getirdim: "Barış kelimesinin ağza alınmasından bile korkulan bu günlerde, 'Kardeş Kanına Hayır, Barışa Çığlık' adıyla forum düzenleme yürekliliğinde bulunan Yeşil pınar Belediye Başkanı Malik Kılıç ile düzenleme komitesini yürekten kutluyorum.

                 AKP iktidarının komşularla sıfır sorun diyerek iktidara geldi, ancak ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi'nin uygulanması görevini üstlenerek önceleri can ciğer kuzu sarması olduğu ve dostluk muhabbeti yaptığı Suriye’ye şimdi düşman oldu.

             Başbakan, "Kardeşim" dediği Beş ar Esat’ı ise ortadan kaldırılması gereken zalim bir diktatör ilan etti. Suriye’ye demokrasi ve özgürlük getireceklerini iddia edenlerin, Demokrasinin “d” sinin konuşulmasının bile yasak olduğu, Suudi Arabistan, Katar, Ürdün gibi krallık ve şeyhlikle yönetilen ülkelerle birlikte nasıl bir demokrasi getireceklerini Türkiye insanına açıklamaları gerekir.

             Bugün sadece dışarıda değil, içeride de barışı ısrarla savunmamız gerekir. Kürt sorununun demokratik yollarla çözümü için gerekli adımların atılmaması nedeniyle, çatışmalar devam ediyor. Özlemimiz, kimliği, kültürü, dili, dini, mezhebi, görüşü ne olursa olsun, üzerinde eşit haklara sahip yurttaşlar olarak yaşayacağımız, demokratikleşmeye yönelik çözümlerin benimsendiği, eşitlikçi ve özgürlükçü bir Türkiye’dir.

                Bugün barışın önüne kurulan engeller, barış ve kardeşliğe kurulmuş barikatlardır. Şimdi diyalog zamanıdır. Artık sözler değil, ölümler son bulsun."

                Emekli-Sen, Merkez Yönetim Kurulu, TBMM’nin açıldığı ve yeni yasama yılının başladığı 1 Ekim 2012 tarihinde, ülkede akan kan ve gözyaşına dur demek için Ankara’da ve ülkenin dört bir yanında bulunan şubelerinde "Barış Nöbeti" tuttu.

Ankara’da saat: 11.00’de, Yüksel Caddesinde İnsan Hakları Anıtı yanında, Türkçe ve Kürtçe “İçerde Dışarı da Savaşa Hayır, Çocuklarımız ve Torunlarımız İçin Barış Nöbetindeyiz!” yazılı büyük bir pankartın önünde yapılan basın açıklamasıyla başlayan barış nöbetini CHP ve BDP Milletvekilleri, bu partilerin il ve ilçe yöneticileri, DİSK, KESK ve diğer emek ve meslek örgütleri temsilcileri ziyaret ederek destek verdiler.

             Burada akşam saat 18.30’a kadar devam eden barış nöbeti, bu saatten sonra sendika genel merkezinde devam etti ve 2 Ekim 2012 tarihinde saat 11.00’de sendika genel merkezi toplantı salonunda yapılan basın toplantısıyla sona erdi. Barış Nöbeti, sendika şube ve temsilciliklerinin bulunduğu il ve ilçe merkezlerinde de aynı şekilde yapıldı.

              Emekli-Sen, 15 Aralık 2012 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisinde görüşmeleri devam eden 2013 yılı merkezi yönetim bütçe kanunun emekliler ile emekçilere yansıması ve bütçenin nasıl olması gerektiği konusunda, “Savaşın Gölgesinde 2013 Bütçesi ve Emekliler” başlıklı bir panel düzenledi.

              Panelde, CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, BDP Hakkâri Milletvekili Adil Kurt ile Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölüm Öğretim üyesi Prof. Dr. Aziz Konukman sunum yaptılar.

               Panelde sunum yapan panelistlerin ortak vurgusu, 2013 bütçesinin savaş ve rant bütçesi olduğu ve emekliler ile emekçilere bütçeden pay ayrılmadığı yönündeydi.

                Bütçenin bu özelliğine rağmen zamanın Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, aynı günlerde TBMM'de sürmekte olan bütçe görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmada, gerçekleri çarpıtmaya ve Türkiye'deki emekli aylıklarının yüksekliğinden şikayetçi olarak Türkiye, OECD ülkeleri içinde en yüksek emekli maaşı ödeyen ülkedir demek suretiyle emekli düşmanlığı yapmaya devam ediyordu.

                 Bakanın bu açıklaması, sendika başkanlar kurulu toplantısının yapıldığı 22 Aralık 2012 tarihinde, Sümer 1 Sokak’ta bulunan sendika genel merkezi önünden Kızılay YKM önüne yapılan yürüyüşten sonra burada yapılan basın açıklamasıyla protesto edildi ve bakan istifaya çağrıldı.

               Emekli-Sen Merkez Yürütme Kurulu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde bulunan, sendikanın iki dosyasının bir an önce sonuçlandırılması talebini iletmek amacıyla, 8 Mayıs 2013 tarihinde tüm şube ve temsilciliklerinden mahkemeye faks çekilmesini kararlaştırdı. Karar gereğince hazırlanan ve İngilizceye çevrilen metin 8 Mayıs 2013 tarihinde sendikanın tüm şube ve temsilciliklerden AİHM’ e fakslandı.

DİSK/EMEKLİ-SEN MÜCADELESİNDEN KESİTLER! (10)

            Emekli-Sen, 2011 yılında yapılan milletvekili seçimlerinin propaganda döneminde, İntibak Yasası çıkaracağı vaadiyle emeklilerden hatırı sayılır oranda oy alarak, iktidarını sürdüren AKP’nin 2012 yılı başında yürürlüğe koyduğu ve sadece 1 milyon 900 bin emeklinin yararlandığı sözde intibak yasasının emeklilerin sorunlarını çözmekten uzak olması nedeniyle, gerçek bir intibak yasasının çıkarılması için mücadeleyi yükseltti.

            Sendika bir yandan basın açıklamaları ve sokak eylemleri ile konuyu gündeme taşırken, diğer yandan konunun uzmanları ile siyasetçilerin konuşmacı oldukları paneller düzenledi. Bu çerçevede Bandırma Şubesi 3 Mart 2012 tarihinde, “İntibak Yasası ve Emeklilerin Sorunları” başlıklı, Ekişehir Şubesi ise 17 Mart 2012 tarihinde, “Sahte İntibak Yasası ve Emeklilerin sağlık Sorunları” başlıklı birer panel düzenlediler.

           Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğünün, 2011 yılı içinde gerçekleştirilen Şube Olağan Genel Kurulunu yapan ve şube organ üyeliklerine seçilenler hakkında, yasal kuruluşu bulunmayan sendikanın şube genel kurulunu yapmak suretiyle, kabahatler kanununa göre kabahat işledikleri gerekçesi ile Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunması ve savcılığın sendika şube organ üyelerini kabahatli bularak 170’er lira para cezasına çarptırması üzerine, şubeye destek vermek amacıyla sendika başkanlar kurulu 14 Nisan 2012 tarihinde Gaziantep’te toplandı.

                Aynı gün öğlen saatlerinde, hükümetin başta elektrik ve doğalgaz olmak üzere tüketim mallarının fiyatlarına yaptığı zamları protesto eden Gaziantep emek ve demokrasi güçlerinin düzenledikleri yürüyüş ve basın açıklamasına katılıp, destek veren Emekli-Sen Başkanlar Kurulu üyeleri, toplantının yapıldığı salondan kent merkezindeki eylem alanına kadar sloganlar ve alkışlar eşliğinde yürüdüler.

              Emekli-Sen 2012 yılının Nisan ve Mayıs aylarında Türkiye’nin birçok kentinde, "İnsanca Bir Yaşam, Barış ve Demokrasi İstiyoruz" eylemleri yaptı. Programa uygun olarak; 7 Nisan İzmir, 14 Nisan Gaziantep, 21 Nisan İstanbul, Adana, 28 Nisan Bursa ve Burdur illerinde yapılan eylemlerden sonra, 26 Mayıs 2012 tarihinde “İnsanca Yaşam, Barış, Demokrasi ve İnsan Hakları İçin” sloganı ile Ankara’da yürüyüş ve oturma eylemi yaptı.

              Eyleme katılmak üzere, İstanbul, Kocaeli, Bursa, Elazığ, Samsun, Sakarya, Sinop, Konya, Eskişehir, Balıkesir, Şanlıurfa ve Düzce gibi pek çok kentten Ankara’ya gelen Emekli-Sen şube ve temsilcilik yöneticileri ile sendika üyeleri, Ankara’dan katılanlarla yürüyüşün başlayacağı Kurtuluş Parkında buluştular.

                Burada “MÜCADELE GÜCÜMÜZÜ EMEĞİMİZDEN, DİRENME GÜCÜMÜZÜ TORUNLARIMIZDAN ALIYORUZ EMEKLİ-SEN" pankartı açan kitle, saat 10.30’da Ziya Gökalp Caddesi'nin bir tarafını trafiğe kapatarak Kızılay’a doğru yürüyüşe geçti.

             Katılan şubelerinde pankartlarını açtıkları yürüyüş kortejinde, sendika genel merkezince hazırlanan, emeklilerin sorunları ile taleplerinin yanı sıra demokrasi ve insan haklarına ilişkin pek çok döviz taşındı ve sloganlar atıldı. Ziya Gökalp Caddesi'nden Kızılay’a doğru yürüyen kortej, İnkılâp Sokak güzergâhından Sakarya Caddesine geçti.

                 Burada sendika adına genel başkanı, ülke gündemi ile emeklilerin sorunlarına ilişkin bir konuşma yaptı. Daha sonra destekçi örgütler adına konuşmaların da yapıldığı eylem çalan müzik ve çekilen halaylarla son buldu. 

            Emekli- Sen, 2012 yılının ilkbahar aylarında barış ve demokrasi talebiyle yaptığı bu eylemlerin yanı sıra, içerde ve dışarı da her yerde barış şiarıyla biri temsilen katıldığı biri de kendisinin düzenlediği barış temalı iki önemli etkinlikle barış talebini dile getirdi.

              Emperyalizmin Türkiye’nin güney komşusu Suriye’ye yönelik planı çerçevesinde bölge ülkeler ininde desteği ile başlattığı Suriye iç savaşında, hükümetin yanlış politikaları sonucu Türkiye’nin taraf olmasının Hatay’da yaşayan yurttaşları huzursuz etmesi üzerine, Hatay’a bağlı Yeşilpınar Belde Belediyesi her yıl yaptığı Defne Sanat ve Kültür Festivalini o yıl yapılan dokuzuncusunu barışa adadı.

                Festival çerçevesinde 25-26 Ağustos 2012 tarihlerinde, “Kardeş Kavgasına Hayır, Barışa Çığlık!” başlığı ile yapılan 2 günlük foruma, milletvekili, gazeteci, aydın, yazar, sendika ve demokratik kitle örgütü yöneticisi pek çok kişi konuşmacı olarak katıldı.

Genel başkanı olduğum Emekli-Sen adına konuşmacı olarak katıldığım forumda, özetle şunları dile getirdim: "Barış kelimesinin ağza alınmasından bile korkulan bu günlerde, 'Kardeş Kanına Hayır, Barışa Çığlık' adıyla forum düzenleme yürekliliğinde bulunan Yeşil pınar Belediye Başkanı Malik Kılıç ile düzenleme komitesini yürekten kutluyorum.

                 AKP iktidarının komşularla sıfır sorun diyerek iktidara geldi, ancak ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi'nin uygulanması görevini üstlenerek önceleri can ciğer kuzu sarması olduğu ve dostluk muhabbeti yaptığı Suriye’ye şimdi düşman oldu.

             Başbakan, "Kardeşim" dediği Beş ar Esat’ı ise ortadan kaldırılması gereken zalim bir diktatör ilan etti. Suriye’ye demokrasi ve özgürlük getireceklerini iddia edenlerin, Demokrasinin “d” sinin konuşulmasının bile yasak olduğu, Suudi Arabistan, Katar, Ürdün gibi krallık ve şeyhlikle yönetilen ülkelerle birlikte nasıl bir demokrasi getireceklerini Türkiye insanına açıklamaları gerekir.

             Bugün sadece dışarıda değil, içeride de barışı ısrarla savunmamız gerekir. Kürt sorununun demokratik yollarla çözümü için gerekli adımların atılmaması nedeniyle, çatışmalar devam ediyor. Özlemimiz, kimliği, kültürü, dili, dini, mezhebi, görüşü ne olursa olsun, üzerinde eşit haklara sahip yurttaşlar olarak yaşayacağımız, demokratikleşmeye yönelik çözümlerin benimsendiği, eşitlikçi ve özgürlükçü bir Türkiye’dir.

                Bugün barışın önüne kurulan engeller, barış ve kardeşliğe kurulmuş barikatlardır. Şimdi diyalog zamanıdır. Artık sözler değil, ölümler son bulsun."

                Emekli-Sen, Merkez Yönetim Kurulu, TBMM’nin açıldığı ve yeni yasama yılının başladığı 1 Ekim 2012 tarihinde, ülkede akan kan ve gözyaşına dur demek için Ankara’da ve ülkenin dört bir yanında bulunan şubelerinde "Barış Nöbeti" tuttu.

Ankara’da saat: 11.00’de, Yüksel Caddesinde İnsan Hakları Anıtı yanında, Türkçe ve Kürtçe “İçerde Dışarı da Savaşa Hayır, Çocuklarımız ve Torunlarımız İçin Barış Nöbetindeyiz!” yazılı büyük bir pankartın önünde yapılan basın açıklamasıyla başlayan barış nöbetini CHP ve BDP Milletvekilleri, bu partilerin il ve ilçe yöneticileri, DİSK, KESK ve diğer emek ve meslek örgütleri temsilcileri ziyaret ederek destek verdiler.

             Burada akşam saat 18.30’a kadar devam eden barış nöbeti, bu saatten sonra sendika genel merkezinde devam etti ve 2 Ekim 2012 tarihinde saat 11.00’de sendika genel merkezi toplantı salonunda yapılan basın toplantısıyla sona erdi. Barış Nöbeti, sendika şube ve temsilciliklerinin bulunduğu il ve ilçe merkezlerinde de aynı şekilde yapıldı.

              Emekli-Sen, 15 Aralık 2012 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisinde görüşmeleri devam eden 2013 yılı merkezi yönetim bütçe kanunun emekliler ile emekçilere yansıması ve bütçenin nasıl olması gerektiği konusunda, “Savaşın Gölgesinde 2013 Bütçesi ve Emekliler” başlıklı bir panel düzenledi.

              Panelde, CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, BDP Hakkâri Milletvekili Adil Kurt ile Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölüm Öğretim üyesi Prof. Dr. Aziz Konukman sunum yaptılar.

               Panelde sunum yapan panelistlerin ortak vurgusu, 2013 bütçesinin savaş ve rant bütçesi olduğu ve emekliler ile emekçilere bütçeden pay ayrılmadığı yönündeydi.

                Bütçenin bu özelliğine rağmen zamanın Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, aynı günlerde TBMM'de sürmekte olan bütçe görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmada, gerçekleri çarpıtmaya ve Türkiye'deki emekli aylıklarının yüksekliğinden şikayetçi olarak Türkiye, OECD ülkeleri içinde en yüksek emekli maaşı ödeyen ülkedir demek suretiyle emekli düşmanlığı yapmaya devam ediyordu.

                 Bakanın bu açıklaması, sendika başkanlar kurulu toplantısının yapıldığı 22 Aralık 2012 tarihinde, Sümer 1 Sokak’ta bulunan sendika genel merkezi önünden Kızılay YKM önüne yapılan yürüyüşten sonra burada yapılan basın açıklamasıyla protesto edildi ve bakan istifaya çağrıldı.

               Emekli-Sen Merkez Yürütme Kurulu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde bulunan, sendikanın iki dosyasının bir an önce sonuçlandırılması talebini iletmek amacıyla, 8 Mayıs 2013 tarihinde tüm şube ve temsilciliklerinden mahkemeye faks çekilmesini kararlaştırdı. Karar gereğince hazırlanan ve İngilizceye çevrilen metin 8 Mayıs 2013 tarihinde sendikanın tüm şube ve temsilciliklerden AİHM’ e fakslandı.