Türkiye Cumhuriyeti Yol Ayrımındadır. -
Yine bombalar, patlamalar, ölen ve yaralanan insanlar, savaş çığlıkları…
ABD’nin İsrail merkezli Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) yeni bir hedefe doğru yürüyor.
Demokrasi ile ülkelerinde iktidara gelen ama diktatörlüklerini ilan eden tek adamlar,
Ne kendi ülkelerinde ne de dünyada barışı değil, çatışmaları ve savaşları yaratıyorlar.
Bu savaşın kazananları silah üreten ve satan uluslararası sermayedir, emperyalist devletlerdir.
Kaybedenler ise, geri bırakılan ülkeler ve bu ülkelerin yoksul ve cahil bırakılan, ezilen insanlarıdır, halktır ve insanlıktır.
*
Biz bu tablonun neresindeyiz?
Ne yazık ki, tam göbeğinde.
Emperyalizmin Ortadoğu maşası İsrail’in saldırılarını “çok sert” bir dille eleştirirken…
Gemiler dolusu malların İsrail’e satışını onaylayan,
BOP içinde verilen görevi kayıtsız şartsız uygulayan,
Terörsüz Türkiye diye terör örgütüyle, bu örgütü kuranla konuşan,
Siyasi ve toplumsal muhalefete, gerçekleri anlatan basına kan kusturan,
Bu coğrafyadaki tek demokratik laik cumhuriyeti ve sosyal hukuk devletini yok etmeye çalışan bir siyasi iktidar tarafından yönetiliyoruz.
*
Halbuki bu coğrafyada güçlü bir devlet olmak zorundayız ki,
Ülkemizde ve bölgemizde barışı yaşayalım, yaşatalım ve kalkınan, huzurlu bir ülke olabilelim.
Güçlü bir devlet olabilmek için,
Ulusal yapının, ekonominin, hukukun, demokrasinin ve silahlı kuvvetlerin de güçlü olması kaçınılmazdır.
Türkiye Cumhuriyeti uluslararası alanda, hiç olmazsa bulunduğumuz coğrafyada dengeleri sağlayabilen güvenilir ve güçlü bir devlet ve ülke konumunda olmak zorundadır.
*
Oysaki,
Ekonomimiz kronikleşen bir krizin içindedir.
Hukuk devleti ve demokrasi fiilen yok edilmiştir.
Devletin ve Silahlı kuvvetlerin kurumsal yapısı bozulmuş, siyasi iktidarın bir organı haline getirilmiştir.
Ve ne acıdır ki bugün Türkiye Cumhuriyeti yol ayrımındadır.
Ya batılı çağdaş bir ülke olacağız ya da bir Ortadoğu ülkesi,
Ya Demokratik Laik Cumhuriyet’le yönetileceğiz ya da teokratik faşizmle.
*
Çözümün ve çıkışın yolu;
Parlamenter demokrasiyi,
Hukukun üstünlüğünü, insan hak ve özgürlüklerini,
Akla ve bilime dayalı eğitimi,
Kendi kaynaklarımıza dayalı üretimi,
Adaleti ve hakça paylaşımı,
Yurtta ve dünyada barışı var edecek siyaset anlayışı ve politikalarıdır.
Çözüm;
Demokratik Laik Cumhuriyeti ve Sosyal, Hukuk Devletini yeniden yaşama geçirmektedir.