reklam
ALTIN
 3.042,49
DOLAR
 35,5025
STERLİN
43,1833
EURO
 36,2485
reklam

SESSİZLİĞE HASRET ARGUVAN

Bozkırın Ortasındaki Sessiz Bir Şiir: Arguvan

Güneşin her sabah başka bir yerden doğduğu söylenir ya; Arguvan’da bu laf gerçek olur. Çünkü burada toprak her gün başka bir renge bürünür, rüzgâr başka bir hikâye anlatır. Bozkır olan memleketime ne zaman yolum düşse, içim hem sessizleşir hem de canlanır.

Arguvan, Malatya’nın unutulmuş gibi duran ama aslında kendini unutturmamayı başarmış köşelerinden biri. Ova boyunca uzanan tarlalara bakarken, burada zamanın biraz yavaş aktığını fark ediyorsunuz. Sanki doğa, acele etmeyin der gibi… Buğdayın başak verdiği mevsim ile kara leyleğin yuvasına döndüğü vakit, aynı sessiz kabullenişin içinde buluşuyor.

Yazın ortasında 50 dereceyi bulan sıcak, toprağı çatlatır ama halkın sabrını değil. Kumullar arasında ilerlerken karşılaştığım çoban, "Bu toprak acıyı da ekmeği de verir," demişti. Gerçekten de burada hayat, toprakla kurulan ilişki kadar derin ve sarsılmaz.

Baharda her şey değişir. Vadiler birdenbire çiçeklenir, kantaronlar, menekşeler, papatyalar toprağı renk renk örter. Bir nadas tarlası ile bir buğday tarlasının yan yana duruşu bile, kaderin ve emeğin yan yana yürüyüşüne benzer. Renkler parıldar ama asla bağırmaz; alçakgönüllü bir güzellik sunar size Arguvan.

Ve sonra türküleri gelir kulağıma… Uzak bir radyodan mı, rüzgârın kıvrımından mı bilmem. Ama o ezgiler bu topraklara aittir. Her sözünde bir keder, her nakaratında bir direniş saklıdır. Arguvan türküsü dinlemek, aslında bu toprakların kendisini dinlemektir. Çünkü burada duygular bile ağır ağır dile gelir.

Fırat’a kadar uzanan bu ovada balıkçılık da yapılır, arıcılık da. Geçimini toprağa yaslamış insanlar, doğanın ne verdiği kadar, ne alacağına da alışkındır. Bu yüzden sabırlıdırlar. Beklemeyi bilirler. Çiçeğin açmasını, yağmurun yağmasını, hayvanın kuzulamasını...

Arguvan’ın hemen yakınında, Kara Leylek Kanyonu diye bir yer var. Doğanın nadir mucizelerinden biri. Kara leyleklerin burada yuva yaptığı söylenir. Zaten bu coğrafyada nadir şeyler hep sessizdir. Kara leylek gibi, Arguvan gibi…

Şimdi şehirden uzaklaştığım her an, gözümün önüne bir buğday tarlası, bir papatya vadisi ve uzaklardan gelen bir türkü sesi gelir. Arguvan, unutulmaz çünkü hatırlanmak için hiçbir zaman ısrar etmez.

Kendini göstermez. Ama fark edilmek için değil, anlaşılmak için vardır.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
reklam
reklam