BARIŞIN UMUDU
Savaşlar yıkım getirir, barış ise umut…
Bugün 1 Eylül Dünya Barış Günü. İnsanlığın hafızasında derin yaralar açmış savaşların ardından ilan edilen bu gün, aslında bizlere hâlâ aynı soruyu soruyor: Gerçekten barış içinde bir dünya kurabildik mi?
Ne yazık ki bu sorunun cevabı hâlâ arayış içinde. Dünyanın farklı coğrafyalarında silah sesleri susmuyor, çocuklar savaşların gölgesinde büyüyor, milyonlarca insan evinden, yurdundan koparılıyor. Savaşlar sadece cephelerde değil; sofralarda, yüreklerde ve hayallerde de yıkım yaratıyor.
Oysa barış, insanlığın ortak paydasıdır. Barış, sadece savaşın yokluğu değil; adaletin, eşitliğin, özgürlüğün varlığıdır. Bir halkın özgürce nefes alabildiği, bir çocuğun güven içinde okula gidebildiği, bir annenin evladını kaygısızca büyütebildiği koşulların adıdır barış.
Bu yüzden 1 Eylül Dünya Barış Günü, bir hatırlatma çağrısıdır.
Devletlere, siyasete, topluma, hatta bireylere… “Savaşın kazananı olmaz, barışın kaybedeni olmaz” gerçeğini unutmamak için.
Bugün, dilimizden düşmeyen bir dilek var:
Her yerde, herkes için barış.
