ALTIN
 4.297,56
DOLAR
 39,7257
STERLİN
53,5046
EURO
 45,8826
reklam

Siyasette duyguya yer yoktur 

Yıllar sonra birinci parti olan CHP, bu başarısının sadece kendi becerileriyle olmadığını, 23 yıllık AKP iktidarının ülkeyi getirdiği ekonomik, sosyal ve siyasi krizin de büyük etkisi olduğunu çok iyi bilmelidir. Eğer gelinen bu noktayı sadece kendi başarıları olarak düşünürlerse bu çok büyük bir yanılgı olur. Gelecek hesapları da buna göre yapılmalı. CHP şu anda yoğun biçimde, meydan toplantıları yapıyor ve o nbinlerle kucaklaşıyor.

Siyasette bu kalabalıklar asla bir ölçü de olmamalıdır. Tüm bu meydan toplantıları devam ederken, parti içinde ve örgütte neler olduğunun da çok iyi gözlenmesi gerekiyor. CHP’nin Cumhuriyet’in kurucu partisi olmanın yanında, Laik Demokratik Cumhuriyet’in de en büyük güvencesi olduğu unutulmamalıdır. Ülke çapında bu yürüyüş, CHP’nin büyük hata veya hatalar yapılmazsa iktidar yürüyüşü olacaktır.

Bu günlerde, tüm ülkede CHP Parti kongreleri yapılıyor. Bu kongrelerde çok önemli mesajlar verilirken, geleceğe dönük yol haritaları için öneriler belirleniyor. Bu kurultaylarda yaşananlar ve verilen mesajlar, iktidar yürüyüşünde olan parti yönetimi için tam bir yol gösterici olmalıdır.

Kongreler, parti geleceğinin belirlendiği çok değerli toplantılardır.

Gazetemiz Sözcü Yazarı Sayın Saygı Öztürk’ün köşesine taşıdığı Diyarbakır Kongresi’nde bir konuşmacı, hem bu gün, hem de geleceğe dönük neler yapılması konusundaki değerlendirmeleri çok değerli.

Avukat Sayın Sertaç Eke, Diyarbakır CHP kongresi yapıldığı gün şu açıklamayı yapıyor; “ gerçeğe dönmelidir. CHP, tarihinin en kritik kavşağındadır. Ya kendi içine kapanmış, başarısızlıkta ısrar eden bir yapının rehinesi olacak ya da yüz yıllık mirasına yakışır biçimde yeniden halkın öncüsü haline gelecektir. Bugün partinin yaşadığı durum, bir fikir tartışması değil; bir akıl tutulmasıdır.

Kongre süreci, halkın umudunu büyütmek yerine dar çerçevelerin hesaplarına sıkıştırılmıştır.

İlk, siyaset değil, menfaat konuşmaktır. Cesaret değil, statüko belirleyicidir. Bu tablo, ne bu partinin geçmişine ne de Türkiye’nin geleceğine yakışmaktadır. CHP, bir grubun, bir ailenin, bir kişinin partisi değildir. Bu parti, yoksulun, emekçinin, öğretmenin, işsizin, dışlanan yurttaşın umudu olarak doğmuştur.

O umudu tüketmeye kimsenin hakkı yoktur.

CHP, kendi içine kapanmış yapısını ve korkularını terk etmelidir. Kongreler, koltuk pazarlıklarını değil; iktidar vizyonunun yeniden inşasının alanı olmalıdır. Aksi halde bu süreç, sadece partiyi değil , halkın demokrasi umudunu da zayıflatacaktır. Bu çağrı Diyarbakır’dan yükseliyor. Çünkü Türkiye’yi anlamak Diyarbakır’ı anlamaktan, eşit yurttaşlığı savunmak da Diyarbakır’a kulak vermekten geçer. CHP, Doğu’ya ve Güneydoğu’ya yabancılaştıkça, Türkiye’ye önderlik iddiasını da kaybeder.

Biz bu gidişe sessiz kalmayacağız. CHP, halkın partisi olana kadar konuşacağız, mücadele edeceğiz. CHP’nin yeniden büyümesi, önce kendi içine sıkışmış zihniyetin hesaplaşmasından geçiyor.

“Cesaretle yüzleşmeyen hiçbir hareket tarih yazamaz”.

Bu çağrı, bir tepki değil, bir uyarıdır. CHP artık gerçeğe dönmelidir. Koltuk değil iktidar konuşulmalıdır. Hesap değil halk konuşmalıdır. Eğer bu değişim şimdi başlamazsa, kaybedilecek olan bir seçim değil, bir asırdır taşınan umut olacaktır”. diyor.

Diğer bir kongre feryadı Malatya’dan.

Malatya İl Kongresi’nde de ilginç olaylar yaşanıyor. Yazıhan Belediye Başkanı Sayın Abdulvahap Göçer, CHP’nin bu güne gelişinde ve geleceği ile ilgili, parti içi demokrasiyi önceleyen geniş açıklamalar yaparken, görev yapma zorlukları ve içinde bulundukları baskıları da geniş biçimde dile getiriyor. Bu sıkıntıların temelinde de kim ve kimler olduğunu açık yüreklilikle ortaya koyuyor. İlginç olan da yerelde tüm parti siyasetini eline alan kişinin Malatya Milletvekili Veli Ağbaba olduğunu ifade ediyor. Sayın Göçer ; Yıllardır Malatya CHP siyaseti üstüne karabulut gibi çöken, CHP kalesi Malatya’yı bir semt partisi haline getiren bu siyaset kompradorunu artık sırtımızdan alın, kurtarın bizi diyor ve sıkıntılarını özetlemeye devam ediyor; “Gücünüz delegeye yetiyor, hadi gücünüz yetiyorsa Ertan Yıldız’ı silseydiniz.

(Veli Ağbaba’ya bakarak) Aziz İhsan Aktaş’ı bu belediyelere kim soktuysa sonuna kadar araştırılması gerekir.

Milletvekili listesi yazılır, Sayın Vekilimiz.

Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sayın Vekilimiz,

İlçe Belediye Başkanları belirlenir Sayın Vekilimiz,

İl Başkan Adayı belirlenir Sayın Vekilimiz.

Burası Cumhuriyet Halk Partisi şirket değil. Bu kadar yetkiyi size babanızın şirketinde bile vermezler diyor.

Bu konuşma salonda dakikalarca alkışlanırken, toplantı bitiminde bir grubun, Başkan’a hakaretler ederek saldırdıkları, ilginç olan da bu saldırının CHP’liler değil de, ülkücü kesim tarafından yapılması tartışılıyor !!

Sayın Özel; Bu anlatılanlar çoğu yerde yaşanıyor ama dile getirilemiyor. Bu yaşananlar için gereği yapılamazsa, bir kanser hücresi gibi tüm yapıya yayılır. Diyarbakırlı Avukat

Sayın Sertaç Eke’nin ve Malatya Yazıhan Belediye Başkanı Avukat Sayın Abdulvahap Göçer’in dile getirdikleri son derece önemlidir. Eğer bu ortaya konulanları yapıcı öneriler değil de eleştiri olarak değerlendirirseniz büyük bir siyasi hata yapmış olursunuz.

Sayın Özel ; CHP, Türkiye’nin temel direğidir. Bu kurumun şu anda birlik ve beraberliğe en çok gerek duyduğu bir dönemdir. Parti içinde yol arkadaşın dahi olsa, bir İlçe Belediye başkanı Abdulvahap Göçer’e bu tür davranışları asla hoş görülmez ve gereği yapılır. Yapmaz veya yapamaz iseniz , Genel Başkanlığınız tartışılır hale gelir.

SON SÖZ: “TESLİM OLMAYANLAR ÖLMEZ ”

NİKOLAİ CHUKOVSKY

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.