YİTİRDİK İNSANLIĞIMIZLA BERABER ÇAĞIDA....
Ortaya karışık ölümler ülkesi olduk ama nedense ortada bir suçlu yok; yani utanmazlarsa öleni mezardan kaldırıp “ niye öldün” diye sorgulayacaklar!
Zehirlenip yok olan bir aile var, ilk günden suçluları buldular; o da ne, “ hepsinin üç beş, bilmem kaç sabıkası varmış..!”
He ya, ortada denetim yetkisi olup yapmayanın hiç sabıkası yok öyle mi?
Bu işe denetimden dolayı sebep olanların bir kere insanlık sabıkası var ve hiç istifa edenini duydunuz mu?
Otel yangınında belediye ve turizm yetkilileri neredeyse suçu bana kadar getireceklerdi, o derece yani!
Çürük yapılara yüzlerce imar izni ve af çıkaranlar tuzu kuru olarak aramızda geziyor, biz ise yıkılan binalarda kaybettiklerimizi zaten çoktan unuttuk; artık gün boyu konuşmalar yuttuğumuz toz toprak içinde “ bana sana çıkan eve” uzanıyor; “
mutfakları biraz daha dar olmasaymış..!”
Yitirdik; insanlığımızla beraber çağı da…hal böyle olunca sadece nefes alan anlamsız canlılarız, insandan anlamı alınca geriye kalanın ne olduğunu söylemeye gerek yok!
Bir devlette adalet, hukuk, vicdan terazisi kayınca ne olacaktı?
Bu durumda durmadan sabıkalar artar; varsa bir sabıkasız o da devletin gözüne batar; alırlar seni konuşmandan, yan bakmandan bir ceza yazarlar, al sana sabıka..!
Bir baş vuruya gidiyorsun, “ beyefendi sabıkanız var, olmaz!” diyor!
Yahu “ben soymadım, dolandırmadım, kırmadım, dökmedim, öldürmedim” bu nasıl iş?
- Vala ben anlamam, burada öyle yazıyor, hem ben nerden bileyim!
Haklısın, sen nereden bileceksin ama ben nereden sabıka ehli edildiğimi İyi biliyorum; onun için coğrafyamın kaderini, kimliğimin önünü arkasını iyi biliyorum, bundandır ki durmadan türkülerime acı katıp yürüyorum, başka da elden bir şey gelmiyor!
Amacı; istendik davranışlar geliştirmek olan eğitim sistemin çöküp ters düz olmuş, ortaya istenmeyen davranışlar çıkıp çoğalıyorsa gider midyecinin, otelcinin sabıkasına kafayı takarsın ve bize de masallar anlatırsın!
Anlat; ne güzeldi bir de “ ninni de yavrum ninni, uyu da büyü..!”
Büyüdük işte; öküz postuna sığmayacak kadar..!
Hasan ŞAHİN
