M.Tevfik KIZGINKAYA
[email protected]

ÇIKIŞIN YOLU HALKÇI DEVLET

21 Aralık 2020 01:13

 

 

Bir yanda can derdi bir yanda ekmek derdi…

Bir yanda koronavirüs bir yanda işsizlik…

Bir yanda sağlık krizi bir yanda ekonomik kriz…

            Böylesi çelişkiler içinde çaresizliği yaşayanlar; işçiler, esnaf, çiftçiler, günlük işlerde çalışanlar, memurlar, işsiz kalanlar, Halk… Kısacası Millet.

            Milletin çaresizliğine çare olması beklenen milletin vekilleri de 2021 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’ni görüşmeye başladılar.

               Bu arada yaklaşık 10 milyon yurttaşımızı ilgilendiren asgari ücret görüşmeleri devam ederken işverenlerin isteğiyle yakın temaslı işçilerin karantina süreleri 10 güne indirildi.

Bu yaşanılanlar bile RTE-AKP politikalarının gerçek yüzünü görmeye yeterlidir.

                 Krizlerin yükünü bir kez daha çalışanlara ve Halka yüklerken sermayenin kazancını korumaya devam eden bir anlayış.

 

*****

 

           Bu anlayışın hazırladığı 2021 yılında Türkiye ekonomisinin nasıl yönetileceğini belirleyecek olan bütçenin taslağına ana hatlarıyla bakalım.

Bütçe gelirleri 1 trilyon 101,1 milyar lira,

Bütçe giderleri 1 trilyon 346,1 milyar lira,

Bütçe açığı 245 milyar lira olarak öngörüldü.

              Gelirin tamamına yakını, 922,7 milyar lirası vergilerden oluşacak. Vergilerin büyük bölümü ise Halkın ve çalışanların ödeyeceği vergilerden elde edilecek, üstüne de gelirin yüzde 25’i kadar borçlanılacakmış. Büyük olasılıkla topraklarımız da satılmaya devam edilecek.

 

RTE-AKP bu bütçeyle;

 

Saraylarla, uçaklarla, lüks harcamalarla itibarını koruyacak,

Halkın kullanmadığı yol, köprü, tünel, hastane için kendi şirketlerine ödemeler yapacak,

“Büyük” projelerle seçim yatırımı yapacak,

Kalırsa borçların faizlerini ödeyecek,

Sonuçta iktidarını sürdürecek…

İşin Türkçesi; sermayenin krizini yine çalışanlar, Halk ödeyecek.

              Kendisine bağlı beş şirketin vergilerini silmek yetmemiş olacak ki, elektrik dağıtım şirketlerinin ağırlama ve temsil giderleri elektrik faturalarına yazılarak Halka ödetilecek.

            Çalışanlara, çiftçilere, emeklilere, esnafa, küçük işletmelere yani Halka ödeyeceği vergilerden oluşan bu bütçeden ne düşecek?

TÜİK’e söyletilecek enflasyon oranında zam!

 

*****

 

Durum saptaması ile kalmayalım, olması gereken nedir sorusuna yanıt arayalım.

Türkiye Cumhuriyeti Halkçılık temelinde kurulmuş bir devlettir.

            Kurucu iradeye göre Halkçı Devlet’in ne anlama geldiğini görmek için kurucu önderin düşüncelerine ve söylemlerine bakalım.

 “Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye Halkına, Türk Milleti denir.”

“Türk Milleti, halk idaresi olan Cumhuriyetle idare olunur bir devlettir.

“Demokrasinin tam ve en bariz hükümet şekli Cumhuriyet’tir.”

 

              “Demokrasi (halkçılık) Demokrasi esasına dayanan hükümetlerde egemenlik, halka, halkın çoğunluğuna aittir. Demokrasi prensibi, hâkimiyetin millette olduğunu, başka yerde olmayacağını gerekli kılar. (Medeni Bilgiler)

                “Halkçılık esası üzerine dayanan ve Halk Fırkası (Halk Partisi) adıyla siyasi bir fırka kurmak niyetindeyim” (06.12.1922) diyerek kurduğu CHP, Cumhuriyeti ilan etmiştir.

 

Sonuç olarak;

 

Türkiye Cumhuriyetin öznesi HALK’ tır,

Yönetim şeklinin temeli de HALKÇILIK’ tır.

             Önceki yazılarımda işlediğim 1920 koşullarında yüzde 88’i köyde yaşayan Halkı cehaletten ve sefaletten kurtarmak için uygulanan “toplu eğitim seferberliği” ve “toplu kalkınma hamlesi” Halkçılık politikasının uygulamalarıdır.

              Cumhuriyetin, eğitimi ve ekonomisi ile köye girmesi, köylü olan Halkın eğitimli, bilinçli, üreten yurttaşlar olması, Halkçılık anlayışının amacı ve hedefiydi.

            Cumhuriyet, sermayenin desteklediği sağ siyasetin liberal politikalarıyla amacından ve hedefinden saptırılmış, Halkçılık anlayışından kopartılmıştır.

 

*****

 

Bu gerçekler ışığında bugünün 2021 yılı bütçe taslağına baktığımızda,

            Tüm kesimleriyle Halkın, özellikle de çalışanların işsizliği, yokluğu ve yoksulluğu yaşamaya devam edeceğini,

Halkın olan devletin tüm kaynaklarının iktidara bağlı şirketlere ve sermayeye aktarılacağını,

Neo-liberal serbest piyasa ekonomisinin aynen uygulanacağını görüyoruz.

             Bütçe teklifini hazırlayan Cumhurbaşkanlığı adına bütçeyi atanmış Cumhurbaşkanı yardımcısının sunması, yürütmenin başı olan Cumhurbaşkanının görüşmelere bile katılmaması ise dikkat çekicidir.

 

Bu tavır, RTE’nin TBMM’ye verdiği değerin bir yansımasıdır.

 

           Kurtuluş Savaşını yöneten ve Türkiye Cumhuriyeti Devletini kuran TBMM’nin bu şekilde değersizleştirilmesi, başta milletvekilleri olmak üzere herkesin düşünmesi gereken bir durumdur.

            2021 yılı bütçe taslağı üzerine konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu sömürü düzeninin sonuçlarını ve ülkemizin gerçeklerini dile getirdiği umut veren konuşmasında çözüm olarak Halkçılığa da vurgu yapması bu anlamda önemlidir.

Bu noktada daha da önemli olan, Halkçılığın içinin nasıl doldurulacağıdır.

 

*****

 

            Türkiye Cumhuriyeti’nin bugün getirildiği yol ayrımında çıkışa doğru yönelmesi Halkın vergileri ile oluşan bütçenin;

              Halka ait olan toprağın, toprağın altındaki ve üstündeki kaynakların devletin öncülüğünde Halkın çıkarları doğrultusunda üretime yönlendirilmesine,

               Halkın ekonomisi, eğitimi ve sağlığı başta olmak üzere yaşam kalitesinin yükseltilmesine,

Vergide adaletin sağlanmasına,

Ayrım gözetmeksizin hak ve özgürlüklerin güvence altına alınmasına bağlıdır.

             Bu temelde hazırlanacak politikalar işsizliğin, yokluğun ve yoksulluğun çaresizliğini yaşayan Halkta karşılık bulacaktır. Yeter ki Halka ulaşılsın.

Sözün özü, Türkiye’nin çıkışı Halkçı Devlet anlayışındadır.

Yorumlar (0)

Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!

Yazarın Diğer Yazıları

Adalet ve Demokrasi
30 Ocak 2023 01:13

Seçim Oyununda İkinci Perde
23 Ocak 2023 01:13

Millet Can Derdinde, Muhalefet Neyin Peşinde?
16 Ocak 2023 01:13

Seçim Oyunları
09 Ocak 2023 01:13

Seçim Tuzağı
26 Aralık 2022 01:13

Saraçhane Diyor ki...
19 Aralık 2022 01:13

Susmak Suça Ortak Olmaktır
14 Aralık 2022 01:13

Umudu Yaşamak
04 Aralık 2022 01:13

Kadına Şiddete HAYIR
29 Kasım 2022 01:13

Büyük Cumhuriyet Buluşması
21 Kasım 2022 01:13

O, Bir İnsandı…
13 Kasım 2022 01:13

2023’te Seçimimiz Ne Olacak?
06 Kasım 2022 01:13

AHMET TANER KIŞLALI’ ya
25 Ekim 2022 01:13

Her Yıl Seçim Olsa...
08 Ekim 2022 01:13

Siyasetin Gerçeği ve Çelişkisi
20 Eylul 2022 01:13

9 Eylüller Kutlu Olsun...
10 Eylul 2022 01:13

Gaflet, Dalalet, İhanet…
05 Eylul 2022 01:13

Zafer’in Bayramı
29 Ağustos 2022 01:13

Kanunlarla mı, Fetvalarla mı?
28 Ağustos 2022 01:13

20 Yıllık Birikim!
09 Ağustos 2022 01:13

Lozan Ne Demek?
27 Temmuz 2022 01:13

Sorunlar Sıradanlaşırsa
18 Temmuz 2022 01:13

Bahçelerde Maydanoz Gel Bize Bazı Bazı…
12 Haziran 2022 01:13

Hakaret ve Siyaset
05 Haziran 2022 01:13

Dost Doğruyu Söyler
29 Mayıs 2022 01:13

2 İleri 1 Geri
23 Mayıs 2022 01:13

Delikanlım
08 Mayıs 2022 01:13

Kapitalizmin Başarısı
03 Mayıs 2022 01:13

Zor Bir Yazı…
27 Nisan 2022 01:13

Hayalin Kilosu Kaça…
17 Nisan 2022 01:13

Türkiye'nin Gerçeği Laiklik
11 Nisan 2022 01:13

MANDA YUVA YAPMIŞ…
03 Nisan 2022 01:13

RTE-AKP’nin Üç Kozu
20 Mart 2022 01:13

Üretmek Pahalı İthalata Bakmalı
13 Mart 2022 01:13

Muhalefetin Adayı Kim?
16 Şubat 2022 01:13

Velet Değil İNSAN
17 Ocak 2022 01:13

2500 TL!
09 Ocak 2022 01:13

Merhaba 2022
31 Aralık 2021 01:13

Şahsım Ekonomisi ile Devlet Yönetmek
07 Aralık 2021 01:13

Emekliler Hak Etmedikleri Koşullarda Yaşıyorlar
14 Kasım 2021 01:13

Mutlu Olmak İnsanın Doğal Hakkıdır
07 Kasım 2021 01:13

Halkın Yanında Olmak
25 Ekim 2021 01:13

Bütün Suç Halkın Mı?
18 Ekim 2021 01:13

Sayıştay Raporu ve Pandora Belgeleri
10 Ekim 2021 01:13

Demokrasinin Fıtratında Kaybetmek de vardır
05 Ekim 2021 01:13

RTE’nin Yurt Sevgisi Tartışılmaz.
29 Eylul 2021 01:13

Türkiye Neden Yangın Yerine Döndü?
05 Ağustos 2021 01:13

Emperyalizmin İnsanlığa İhaneti
18 Temmuz 2021 01:13

Amaç, Muhalefetsiz Demokrasi mi?
12 Temmuz 2021 01:13

Çocuklarına Sahip Çıkamayan Ülke…
06 Temmuz 2021 01:13

Bu Kirli Oyunu Bozmak Bizim Elimizde…
21 Haziran 2021 01:13

Bir Çocuğun Hayali...!
14 Haziran 2021 01:13

Devlet Yaptı, Susun!
29 Mayıs 2021 01:13

Vatan Millet mi Dediniz?
24 Mayıs 2021 01:13

19 Mayıs Neden Bayram Olarak Kutlanmaz?
19 Mayıs 2021 01:13

Sevr’den Montrö’ye… Şimdi Nereye?
29 Nisan 2021 01:13

Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi
19 Nisan 2021 01:13

Millet mi, Ümmet mi?
01 Nisan 2021 01:13

Kadın ve Genç
27 Mart 2021 01:13

ÇELİŞKİLER ÜLKESİ
22 Mart 2021 01:13

CUMHURİYETİN KADINLARI
09 Mart 2021 01:13

İnadına İktidar
01 Mart 2021 01:13

Kurucu Anayasa Yapmak!
25 Şubat 2021 01:13

DEĞİŞİMİN DEĞİŞİMİYLE TÜRKİYE NEREYE?
08 Şubat 2021 01:13

24 OCAK KARANLIĞIN AYDINLIĞA SALDIRISIDIR
01 Şubat 2021 01:13

SİYASETİN DAYANILMAZ HAFİFLİĞİ
28 Aralık 2020 01:13

BU BİR SAVAŞTIR..
07 Aralık 2020 01:13

SİYASETEN SAVRULMAK
02 Aralık 2020 01:13

CUMHURİYET’İN KIRILIŞI (3) YA BİTİŞ, YA ÇIKIŞ.
23 Kasım 2020 01:13

BU NE HİDDET!
18 Kasım 2020 01:13

Tüm Yazılar