M.Tevfik KIZGINKAYA
[email protected]

Lozan Ne Demek?
27 Temmuz 2022 01:43
Önce bir soru soralım kendimize,
Lozan, sadece 24 Temmuzlarda kutlanacak tarihi bir olay mıdır?
Yoksa
Bazılarının dediği gibi,
100’üncü yılında süresi dolacak olan,
Diplomatik alandaki bir yenilgi,
Kayıplar, başarısızlıklar ve gizli maddelerle dolu bir antlaşma mıdır?
*****
Sorulara yanıt verebilmek,
Lozan’ın anlamını ve değerini bilebilmek için,
Lozan öncesi memleketin ve milletin halini bilmek lazım.
*
Birinci paylaşım savaşından mağlup çıkmış ve işgal edilmiş bir ülke,
İşgalcilerle iş birliği içinde bir padişah,
Ve teslim olmuş bir devlet.
Bu koşullara itiraz eden Mustafa Kemal ve arkadaşları,
Yıllardır cephelerde savaşan,
Salgın hastalıklarla kırılan,
Yoksulluk ve cehaletin karanlığında,
Padişahın kulu ve ümmeti olarak yaşayan insanlara,
Önderlik yapıyorlar,
Özgürlük ve bağımsızlık yolunda.
*
Kurtuluş Savaşı ile ulaşılıyor özgürlüğe,
Emperyalistlere karşı askeri alanda kazanılan zaferle…
Sıra gelmiştir, bağımsız bir devlet olmanın siyasi muharebesine.
Gazi Mustafa Kemal’in sözleriyle,
“Ordu vazifesini yapmış ve tamamlamıştır.
Bundan sonra temini lazım bütün neticeler, siyaseten (diplomatik yolla) hallolacaktır.”
Ve hedef bellidir.
“Bağımsızlık istiyorsak,
İktisadi, mali, hukuki, kültürel
Her açıdan tam bağımsızlık istiyoruz.”
*
Anlaşma devletleri barış görüşmeleri için,
Lozan’a davet eder TBMM Hükümetini.
TBMM hemen toplanır bu gündemle,
Seçer, Lozan’a gidecek heyeti,
Belirler, heyetin görüşmelerde uyacağı,
14 maddeden oluşan kırmızıçizgileri,
İki konuda kesin taviz verilmemeli.
Doğu Anadolu’da Ermenilere toprak verilemez,
Kapitülasyonlar kaldırılmıştır, gündeme alınamaz.
*
Lozan’da bir araya gelir taraflar (20.11.1922)
Lozan'da masanın bir tarafında, namı değer dış güçler,
İngiltere, Fransa, İtalya, Yunanistan, Romanya, Yugoslavya ve Japonya,
Boğazlarla ilgili konularda, SSCB ve Bulgaristan,
Kapitülasyon, borçlar konusunda, Belçika ve Portekiz,
Gözlemci olarak da ABD.
Karşılarında ise,
TBMM hükümetini temsil eden,
İsmet Paşa başkanlığında, Hasan Saka ve Rıza Nur’dan oluşan heyet, tek başına.
Daha ilk adımda duruyor İsmet Paşa,
Reddediyor gösterilen sandalyeyi,
Eşitler ilkesi gereği, ikimizde oturmalıyız aynı koltuğa,
Ve ilk sözü ile gösteriyor hedefimizi.
“Bütün medeni milletler gibi hürriyet ve istiklal istiyoruz.”
*
Sevr projesini yumuşatarak kabul ettireceğini sanan emperyalistler,
Dayattılar,
Osmanlı borçlarının ödenmesi,
Kapitülasyonların kaldırılması,
İstanbul ve Boğazların boşaltılması,
Güney (Irak) Sınırının çizilmesi konularında…
TBMM’nin verdiği talimatlar nettir,
Heyet bu koşullarda Lozan’ı terk etmiştir. (04.02.1923)
*
Lozan görüşmelerine ara verildiği dönemde,
Gazi Mustafa Kemal, Orduya savaş hazırlıklarına başlama talimatı verir.
Ordu Trakya’da tatbikat hazırlıklarına başlar.
Bu süreçte Sovyetler Birliği Türkiye’nin yanında olduğunu açıklar.
Bu duruşun mesajı nettir.
Barış için isteklerimiz tartışmasız kabul edilecektir.
Aksi koşulda savaş devam edecektir.
*
Bu dönemde Gazi Mustafa Kemal, (26.02.1923) ABD yönetimine bir mektup gönderir.
“Siz, uzun ve kanlı bir mücadeleden sonra kendi özgürlük ve bağımsızlığınızı kazanarak ulusal egemenliğe dayalı demokratik bir devlet ve güçlü bir uygarlık kurdunuz.
Dünyanın başka bir yerinde başka bir millet var ki, o da aynı bağımsızlık, aynı özgürlük ve aynı demokrasi uğrunda mücadele ediyor, kan döküyor.
Bu inancın saflık ve kutsallığına karşı dikkatlerinizi saptırmak istiyorlar. Bu propagandayı yaptıranlar, ya bir takım cahil tutucular veyahut yeni kazandığımız bağımsızlığımızı imha ve bizi ondan mahrum etmek isteyen gizli ve açık düşmanlarımızın uygulama organlarıdır. Yalanlara ve iftiralara inanmayınız.”
ABD tarihinde Temsilciler Meclisi ve Senatonun ortak toplantısında okunan ilk yabancı ülke başkanı mektubunda Gazi Mustafa Kemal’in verdiği mesaj açıktır.
ABD olarak bu savaşın içinde görünmüyorsunuz ama perdenin arkasında siz varsınız. Bize saldıran devletler size bağlıdır, onları durdurun. Bağımsızlık ve özgürlük mücadelemize engel olmayın.
*
Bu dönemde İzmir’de toplanan (17.02 – 04.031923) Türkiye İktisat Kongresinde,
Kurulacak yeni devletin kendi koşullarına özgü bir ekonomi politikasının var olduğu,
Temel hedefin ekonomik bağımsızlık olduğu vurgulanmıştır.
*
23 Nisan 1923 Lozan Barış Konferansı tekrar toplanır.
Siyasi masada 6 ay süren büyük bir mücadelenin sonucunda,
24 Temmuz 1923 Lozan Barış Antlaşması imzalanır.
Antlaşmaya göre;
Trakya ve Suriye sınırları kabul edilmiş,
Kapitülasyonlar tamamen kaldırılmış,
Yunanistan savaş suçlusu kabul edilerek tazminat ödemesi kararlaştırılmış,
Osmanlının borcu 115 milyon liraya indirilmiştir.
İmroz (Gökçeada), Bozcaada ve Tavşan Adaları Türkiye’ye,
Midilli, Sakız, Sisam ve Nikarya Adaları silahlandırılmamak koşulu ile Yunanistan’a verilmiştir.
Türkiye, Kıbrıs ve Mısır’ın İngiltere’ye, On iki Ada’nın da İtalya’ya geçtiğini kabul etmiştir. İkinci dünya savaşında mağlup olan İtalya 1947’de 12 adayı Yunanistan’a bırakmıştır.
Irak sınırı ise konferansın bitiminden dokuz ay içinde Türkiye ile İngiltere arasında ikili görüşmelerle çözülmesi kararlaştırıldı. Anlaşma sağlanamazsa sorunun Milletler Cemiyetine götürülmesine karar verildi. 5 Haziran 1926’da “Ankara Antlaşması” ile Musul sınırlarımız dışında kaldı.
Boğazların başkanı Türk olan bir komisyon tarafından yönetilmesine ve iki boğazın da her iki yakasının askerden arındırılmasına karar verildi. Ticaret gemilerinin Boğazlardan geçişinde sınırlamanın uygulanmamasına, savaş gemilerinin geçişinde ise tonaj sınırlaması uygulanmasına karar verildi.
*
Lozan Barış Antlaşması ile,
Sevr Antlaşması geçersiz kılınmıştır.
Yeni Türk Devleti, dünyada bağımsız bir devlet olarak kabul edilmiştir.
Türk Ulusunun tam bağımsızlığı kanıtlanmıştır.
Bu anlaşma ile Türk Ulusu adına, 1. Dünya Savaşı bitmiştir.
Emperyalizm, tarihte siyasi masadaki ilk ve tek yenilgisini almıştır.
Mustafa Kemal Atatürk’ün tanımlamasıyla,
“Bu Antlaşma,
Türk Milleti aleyhine yüzyıllardan beri hazırlanmış ve
Sevr Antlaşmasıyla tamamlandığı sanılmış
Büyük bir suikastın sonuçsuz kaldığını bildirir bir belgedir.
Osmanlı tarihinde benzeri görülmemiş bir siyasi zafer eseridir.”
*
Lozan’ın anlamını ve değerini göremeyenlere bir örnek verelim.
48 yıl önce Kıbrıs Barış harekâtı sonucunda kurulan
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni dünyada tanıyan devlet sayısı 1’dir.
O da Türkiye’dir.
Çünkü askeri sonuç siyasi masada imza altına alınmamıştır.
Lozan Barış Antlaşması imzalanmasaydı,
Bugün Türkiye Cumhuriyeti dünyada bağımsız bir devlet olarak tanınmayacaktı.
*
Sonuç olarak,
Lozan Barış Antlaşması,
Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığını kanıtlayan kimlik belgesidir.
Lozan’ı tartışmaya açmak,
Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığını tartışmak demektir ki,
Her kim olursa olsun vatan hainidir.
*
Lozan Barış Antlaşması zaferine imza atan
İsmet İnönü başkanlığındaki heyeti,
Gazi Meclisin üyelerini ve TBMM Başkanı Gazi Mustafa Kemal’i
Saygıyla ve minnetle anıyorum.
Lozan Barış Antlaşmasının 99. Yılı Kutlu Olsun.
Yorumlar (0)
Yazarın Diğer Yazıları
TURPUNAN ŞALGAMINAN DEVLET İDARE EDİLMEZ
20 Nisan 2025 01:43
HALKIN GÜCÜ
06 Nisan 2025 01:43
Adalet ve Demokrasi
30 Ocak 2023 01:43
Seçim Oyununda İkinci Perde
23 Ocak 2023 01:43
Millet Can Derdinde, Muhalefet Neyin Peşinde?
16 Ocak 2023 01:43
Seçim Oyunları
09 Ocak 2023 01:43
Seçim Tuzağı
26 Aralık 2022 01:43
Saraçhane Diyor ki...
19 Aralık 2022 01:43
Susmak Suça Ortak Olmaktır
14 Aralık 2022 01:43
Umudu Yaşamak
04 Aralık 2022 01:43
Kadına Şiddete HAYIR
29 Kasım 2022 01:43
Büyük Cumhuriyet Buluşması
21 Kasım 2022 01:43
O, Bir İnsandı…
13 Kasım 2022 01:43
2023’te Seçimimiz Ne Olacak?
06 Kasım 2022 01:43
AHMET TANER KIŞLALI’ ya
25 Ekim 2022 01:43
Her Yıl Seçim Olsa...
08 Ekim 2022 01:43
Siyasetin Gerçeği ve Çelişkisi
20 Eylul 2022 01:43
9 Eylüller Kutlu Olsun...
10 Eylul 2022 01:43
Gaflet, Dalalet, İhanet…
05 Eylul 2022 01:43
Zafer’in Bayramı
29 Ağustos 2022 01:43
Kanunlarla mı, Fetvalarla mı?
28 Ağustos 2022 01:43
20 Yıllık Birikim!
09 Ağustos 2022 01:43
Sorunlar Sıradanlaşırsa
18 Temmuz 2022 01:43
Bahçelerde Maydanoz Gel Bize Bazı Bazı…
12 Haziran 2022 01:43
Hakaret ve Siyaset
05 Haziran 2022 01:43
Dost Doğruyu Söyler
29 Mayıs 2022 01:43
2 İleri 1 Geri
23 Mayıs 2022 01:43
Delikanlım
08 Mayıs 2022 01:43
Kapitalizmin Başarısı
03 Mayıs 2022 01:43
Zor Bir Yazı
27 Nisan 2022 01:43
Hayalin Kilosu Kaça
17 Nisan 2022 01:43
Türkiye'nin Gerçeği Laiklik
11 Nisan 2022 01:43
MANDA YUVA YAPMIŞ
03 Nisan 2022 01:43
RTE-AKPnin Üç Kozu
20 Mart 2022 01:43
Üretmek Pahalı İthalata Bakmalı
13 Mart 2022 01:43
Muhalefetin Adayı Kim?
16 Şubat 2022 01:43
Velet Değil İNSAN
17 Ocak 2022 01:43
2500 TL!
09 Ocak 2022 01:43
Merhaba 2022
31 Aralık 2021 01:43
Şahsım Ekonomisi ile Devlet Yönetmek
07 Aralık 2021 01:43
Emekliler Hak Etmedikleri Koşullarda Yaşıyorlar
14 Kasım 2021 01:43
Mutlu Olmak İnsanın Doğal Hakkıdır
07 Kasım 2021 01:43
Halkın Yanında Olmak
25 Ekim 2021 01:43
Bütün Suç Halkın Mı?
18 Ekim 2021 01:43
Sayıştay Raporu ve Pandora Belgeleri
10 Ekim 2021 01:43
Demokrasinin Fıtratında Kaybetmek de vardır
05 Ekim 2021 01:43
RTEnin Yurt Sevgisi Tartışılmaz.
29 Eylul 2021 01:43
Türkiye Neden Yangın Yerine Döndü?
05 Ağustos 2021 01:43
Emperyalizmin İnsanlığa İhaneti
18 Temmuz 2021 01:43
Amaç, Muhalefetsiz Demokrasi mi?
12 Temmuz 2021 01:43
Çocuklarına Sahip Çıkamayan Ülke
06 Temmuz 2021 01:43
Bu Kirli Oyunu Bozmak Bizim Elimizde
21 Haziran 2021 01:43
Bir Çocuğun Hayali...!
14 Haziran 2021 01:43
Devlet Yaptı, Susun!
29 Mayıs 2021 01:43
Vatan Millet mi Dediniz?
24 Mayıs 2021 01:43
19 Mayıs Neden Bayram Olarak Kutlanmaz?
19 Mayıs 2021 01:43
Sevrden Montröye
Şimdi Nereye?
29 Nisan 2021 01:43
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi
19 Nisan 2021 01:43
Millet mi, Ümmet mi?
01 Nisan 2021 01:43
Kadın ve Genç
27 Mart 2021 01:43
ÇELİŞKİLER ÜLKESİ
22 Mart 2021 01:43
CUMHURİYETİN KADINLARI
09 Mart 2021 01:43
İnadına İktidar
01 Mart 2021 01:43
Kurucu Anayasa Yapmak!
25 Şubat 2021 01:43
DEĞİŞİMİN DEĞİŞİMİYLE TÜRKİYE NEREYE?
08 Şubat 2021 01:43
24 OCAK KARANLIĞIN AYDINLIĞA SALDIRISIDIR
01 Şubat 2021 01:43
SİYASETİN DAYANILMAZ HAFİFLİĞİ
28 Aralık 2020 01:43
ÇIKIŞIN YOLU HALKÇI DEVLET
21 Aralık 2020 01:43
BU BİR SAVAŞTIR..
07 Aralık 2020 01:43
SİYASETEN SAVRULMAK
02 Aralık 2020 01:43
CUMHURİYETİN KIRILIŞI (3) YA BİTİŞ, YA ÇIKIŞ.
23 Kasım 2020 01:43
BU NE HİDDET!
18 Kasım 2020 01:43