M.Tevfik KIZGINKAYA
[email protected]

Büyük Cumhuriyet Buluşması

21 Kasım 2022 01:51

 

      

             Atatürkçü Düşünce Derneğinin (ADD) düzenlediği Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Birleşik Kamu İş Konfederasyonu ve Sanatçılar Girişiminin katıldığı “Büyük Cumhuriyet Buluşması” cumartesi günü İstanbul’da gerçekleşti.

Kadınıyla erkeğiyle, emekçisiyle öğretmeniyle, sanatçısıyla aydınıyla,

            Kısacası her yaştan genciyle çağdaş bir yaşam biçimimiz olan Demokratik Laik Cumhuriyetle buluşmanın,

            Geleceğimiz adına umudu yaşamanın ve çoğaltmanın ön koşulu olduğunu bir kez daha yaşayarak gördük.

Yapılan konuşmalardaki inanç ve kararlılık,

Sanatın geleceği aydınlık kılan gücü,

Sanatçılarımızın yarattığı heyecan ve coşku,

Hep birlikte söylenen ezgiler,

Kubilay’dan bu yana “Cumhuriyete Can Veren” devrim şehitlerimizin saygıyla anılması,

Ve ADD genel başkanı Hüsnü Bozkurt özlemleri ve istekleri dile getirerek yaptığı çağrı,

“Büyük Cumhuriyet Buluşmasının” ne denli önemli olduğunu gösterdi.

             “Ülkemizin içinde bulunduğu durum hiç birimizin razı olduğu bir durum değildir. Bu nedenle demokratik kitle örgütlerinin katılmasını, siyaset kurumunun dikkate alıp gereğini yapmasını ve milletimizin de destek vermesi talebiyle ‘Yeniden Atatürk Cumhuriyeti’ diyoruz.

 

Kadını insan olarak eşit sayan,

Diline, kültürüne, tarihine ve bilime saygılı,

Onurlu bir dış politikaya sahip,

Üretim ekonomisi ile 1926’da uçak fabrikası kurup ihraç eden,

1937’de açlık çeken Yunanistan’a gemilerle buğday gönderen,

1938’de kolera salgını ile kırılan Çin’e 1 milyon doz aşı gönderen Türkiye’yi özlüyoruz.

Mikro milliyetçilik ve mezhepçilik tuzağına düşmemiş “Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye Halkına Türk Milleti denir” anlayışıyla yeniden Atatürk Milliyetçiliğinin bu devlette hakim olmasını,

Bu milletin refahının ve geleceğinin garanti altında olmasını,

Gençlerimizin geleceklerini yurt dışında arama ayıbından kurtulmasını,

Kadınlarımızın sokaklarda boğazlanmaktan kurtulmasını,

Çocuklarımızın izbe köşelerde tecavüze uğramaktan kurtulmasını istiyoruz.

Bütün siyaset kurumuna, bütün demokratik kitle örgütlerine, yüce milletimize çığlık çığlığa haykırıyorum;

           Yeniden Atatürk’ün akıl ve bilim yolunda yürüyen bir Türkiye’nin önünde hiçbir engel olamayacaktır.

Bu millet her türlü zorluğu aşmıştır yine aşar.

Eksiğimiz, o Kemalist Devrimci önderlik, doğru politikalar, kararlılık ve cesaretle yürüyecek insanlardır.

Bu insanları milletimizle buluşturacağız.”

              ADD’ nin 23 Nisan’da ve 8 Ekim’de Ankara’da eğitim konusunda gerçekleştirdiği buluşmaların bir devamı olan Cumhuriyet Buluşmasında yaşanan büyük heyecan, coşku ve kararlılık bu buluşmaların ülkemizin geleceği adına ne kadar gerekli ve değerli olduğunun bir göstergesi oldu.

**********

            Daha Cumhuriyet Buluşmasının heyecanını yaşarken Taksim İstiklal caddesinde patlatılan bombayla ülkemizin bugünkü karanlık gerçeği ile yüzleştik.

Yine terörün kanlı yüzü ve yine yaşamını yitiren, acılar çeken masum insanlarımız…

              Bu saldırı, geleceğimize yönelik endişe ve korku duymanın yanı sıra ülkemiz üzerinde ne gibi planların yapıldığı, nasıl oyunlar oynandığı sorularını da beraberinde getirdi.

             Bu terör saldırısının zamanlaması, şekli, faillerinin kimliği, ardındaki örgüt ya da güçlerin kimler olduğu ve amacı ise yine karanlıkta...

 

Ancak, ilk planda yanıtlanmasını gereken sorular var;

11 saatte bomba koyan kişi saptanabiliyorsa, kaldığı ev bulunabiliyorsa ve yakalanabiliyorsa,

Yardım eden kişinin kimliği bulunabiliyor ve ta Suriye’de yakalanabiliyorsa,

Olayla ilgili 51 kişi gözaltına alınabiliyorsa,

Bu bomba patlamadan önce;

Neden saptanmadılar,

Neden takip edilmediler?

Neden yakalanmadılar?

Neden bu saldırı engellenemedi?

Sorular çok, yanıtları ise şimdiye kadar yok.

 

            Tıpkı Ankara Garında, Güvenpark’ta, Reyhanlı’da, Suruç’ta, İstanbul’da, Diyarbakır’da, Gaziantep Şahinbey’de yaşandığı gibi...

           2003’ten bu yana 20 yılda ırkçı ve dinci terör örgütlerinin saldırıları sonucunda 591 yurttaşımız yaşamlarını kaybettiği gerçeği ülkemizin nasıl bir geleceğe doğru sürüklendiğini açıkça göstermektedir.

****

Gelelim asıl soruya;

Bu terörü ve şiddeti neden yaşıyoruz?

            Savaşla kazandığımız özgürlükle kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin temel politikası “Yurtta Barış Dünyada Barış”tır.

Yurtta barış;

Tüm insanlarının eğitimli ve bilinçli yurttaşlar olmasını sağlamakla,

            Tarlada ve sanayide tüketim maddelerini, üniversitelerde teknolojiyi üreten bir ülke olmakla,

Kendi kaynaklarına dayalı üretim yapmak ve ihraç etmekle,

Üretimi ve kalkınmayı ülkenin her bir köşesine taşımakla,

             Yurttaşlarının arasında ayrım gözetmeksizin kalkınmadan ve refahtan pay almasını sağlamakla,

Ve her bir yurttaşın temel insan hak ve özgürlüklerinin güvencesi olan adil bir devlet olmakla sağlanabilir.

Dünyayla barış içinde olmanın koşulu ise,

Yurtta barışı ve ulusal birliğini sağlamış,

Ekonomisi güçlü, kalkınan ve gelişmiş bir ülke olmaktır.

Cumhuriyet, işte bu temel anlayış üzerine kurulmuştur.

             Bugün ise yaşamın her alanında bu temel anlayıştan uzaklaşmış olmanın olumsuz sonuçlarını yaşıyoruz.

Üretimden kopan, dışa bağımlı ve borçlu bir ekonominin getirdiği siyasi bağımlılıkla,

Gelişmiş ülkelerin çıkarları uğruna kuruluş ilkelerinden kopmuş,

Ortadoğu’nun bataklığına doğru sürüklenen bir Türkiye.

*****

Bu koşullarda Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında yapılacak seçimlerde,

Sadece ülkemizi 5 yıllığına hangi siyasi iktidarın yöneteceğine değil,

Nasıl bir Türkiye’de yaşayacağımıza karar vereceğiz.

            Ya çağdaş, gelişen, ekonomik ve siyasi bağımsızlığa sahip bir ülke olma yolunda Demokratik Laik Cumhuriyetle geleceğe güvenle yürüyeceğiz,

Ya da bir Ortadoğu ülkesi gibi geri kalmışlığın ve terörün karanlığına doğru sürükleneceğiz.

Cumhuriyet Buluşmalarını çoğaltmak ve büyütmek bu denli önemli ve değerlidir.

 

Sadece şikayet etmek ve eleştirmekle aydınlığa ulaşılamaz.

 

Yorumlar (0)

Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!

Yazarın Diğer Yazıları

Adalet ve Demokrasi
30 Ocak 2023 01:51

Seçim Oyununda İkinci Perde
23 Ocak 2023 01:51

Millet Can Derdinde, Muhalefet Neyin Peşinde?
16 Ocak 2023 01:51

Seçim Oyunları
09 Ocak 2023 01:51

Seçim Tuzağı
26 Aralık 2022 01:51

Saraçhane Diyor ki...
19 Aralık 2022 01:51

Susmak Suça Ortak Olmaktır
14 Aralık 2022 01:51

Umudu Yaşamak
04 Aralık 2022 01:51

Kadına Şiddete HAYIR
29 Kasım 2022 01:51

O, Bir İnsandı…
13 Kasım 2022 01:51

2023’te Seçimimiz Ne Olacak?
06 Kasım 2022 01:51

AHMET TANER KIŞLALI’ ya
25 Ekim 2022 01:51

Her Yıl Seçim Olsa...
08 Ekim 2022 01:51

Siyasetin Gerçeği ve Çelişkisi
20 Eylul 2022 01:51

9 Eylüller Kutlu Olsun...
10 Eylul 2022 01:51

Gaflet, Dalalet, İhanet…
05 Eylul 2022 01:51

Zafer’in Bayramı
29 Ağustos 2022 01:51

Kanunlarla mı, Fetvalarla mı?
28 Ağustos 2022 01:51

20 Yıllık Birikim!
09 Ağustos 2022 01:51

Lozan Ne Demek?
27 Temmuz 2022 01:51

Sorunlar Sıradanlaşırsa
18 Temmuz 2022 01:51

Bahçelerde Maydanoz Gel Bize Bazı Bazı…
12 Haziran 2022 01:51

Hakaret ve Siyaset
05 Haziran 2022 01:51

Dost Doğruyu Söyler
29 Mayıs 2022 01:51

2 İleri 1 Geri
23 Mayıs 2022 01:51

Delikanlım
08 Mayıs 2022 01:51

Kapitalizmin Başarısı
03 Mayıs 2022 01:51

Zor Bir Yazı…
27 Nisan 2022 01:51

Hayalin Kilosu Kaça…
17 Nisan 2022 01:51

Türkiye'nin Gerçeği Laiklik
11 Nisan 2022 01:51

MANDA YUVA YAPMIŞ…
03 Nisan 2022 01:51

RTE-AKP’nin Üç Kozu
20 Mart 2022 01:51

Üretmek Pahalı İthalata Bakmalı
13 Mart 2022 01:51

Muhalefetin Adayı Kim?
16 Şubat 2022 01:51

Velet Değil İNSAN
17 Ocak 2022 01:51

2500 TL!
09 Ocak 2022 01:51

Merhaba 2022
31 Aralık 2021 01:51

Şahsım Ekonomisi ile Devlet Yönetmek
07 Aralık 2021 01:51

Emekliler Hak Etmedikleri Koşullarda Yaşıyorlar
14 Kasım 2021 01:51

Mutlu Olmak İnsanın Doğal Hakkıdır
07 Kasım 2021 01:51

Halkın Yanında Olmak
25 Ekim 2021 01:51

Bütün Suç Halkın Mı?
18 Ekim 2021 01:51

Sayıştay Raporu ve Pandora Belgeleri
10 Ekim 2021 01:51

Demokrasinin Fıtratında Kaybetmek de vardır
05 Ekim 2021 01:51

RTE’nin Yurt Sevgisi Tartışılmaz.
29 Eylul 2021 01:51

Türkiye Neden Yangın Yerine Döndü?
05 Ağustos 2021 01:51

Emperyalizmin İnsanlığa İhaneti
18 Temmuz 2021 01:51

Amaç, Muhalefetsiz Demokrasi mi?
12 Temmuz 2021 01:51

Çocuklarına Sahip Çıkamayan Ülke…
06 Temmuz 2021 01:51

Bu Kirli Oyunu Bozmak Bizim Elimizde…
21 Haziran 2021 01:51

Bir Çocuğun Hayali...!
14 Haziran 2021 01:51

Devlet Yaptı, Susun!
29 Mayıs 2021 01:51

Vatan Millet mi Dediniz?
24 Mayıs 2021 01:51

19 Mayıs Neden Bayram Olarak Kutlanmaz?
19 Mayıs 2021 01:51

Sevr’den Montrö’ye… Şimdi Nereye?
29 Nisan 2021 01:51

Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi
19 Nisan 2021 01:51

Millet mi, Ümmet mi?
01 Nisan 2021 01:51

Kadın ve Genç
27 Mart 2021 01:51

ÇELİŞKİLER ÜLKESİ
22 Mart 2021 01:51

CUMHURİYETİN KADINLARI
09 Mart 2021 01:51

İnadına İktidar
01 Mart 2021 01:51

Kurucu Anayasa Yapmak!
25 Şubat 2021 01:51

DEĞİŞİMİN DEĞİŞİMİYLE TÜRKİYE NEREYE?
08 Şubat 2021 01:51

24 OCAK KARANLIĞIN AYDINLIĞA SALDIRISIDIR
01 Şubat 2021 01:51

SİYASETİN DAYANILMAZ HAFİFLİĞİ
28 Aralık 2020 01:51

ÇIKIŞIN YOLU HALKÇI DEVLET
21 Aralık 2020 01:51

BU BİR SAVAŞTIR..
07 Aralık 2020 01:51

SİYASETEN SAVRULMAK
02 Aralık 2020 01:51

CUMHURİYET’İN KIRILIŞI (3) YA BİTİŞ, YA ÇIKIŞ.
23 Kasım 2020 01:51

BU NE HİDDET!
18 Kasım 2020 01:51

Tüm Yazılar