Veli Beysülen
[email protected]

SELVİ SİPARİS YAZI YAZIYOR EMEKÇİNIN HAKLARINI GÖRMEZDEN GELİYOR "

24 Aralık 2025 17:20

“Selvi Sipariş Yazı Yazıyor, Emekçinin Gerçeklerini Görmezden Geliyor” 

 

Sendikacı Veli Beysülen’den Sert Eleştiri: “Selvi Sipariş Yazı Yazıyor, Emekçinin Gerçeklerini Görmezden Geliyor”

Sendikacı Veli Beysülen, 16 Aralık 2025 tarihli yazısıyla tartışma yaratan köşe yazarı Abdülkadir Selvi’yi sert sözlerle eleştirdi. Cumhurbaşkanlığına yakınlığıyla bilinen Selvi’nin, “Asgari ücretliler ve emekliler ‘Reis bizi unutmasın’ diyor” başlıklı yazısına tepki gösteren Beysülen, yazının halkın gerçek taleplerinden kopuk olduğunu savundu.

“Köşe Değil, Sipariş Noktası”

Selvi’nin Saray’a yakınlığına atıf yapan Beysülen, “Sarayın kendisine tahsis ettiği köşede kaleme aldığı yazılarla, halkın değil, iktidarın sesi olmaya devam ediyor. Bu yazının da tek amacı, ekonomik kriz içindeki halkı değil, Erdoğan’ı parlatmaktır” ifadelerini kullandı.

“İnsani Duruş Değil, Gerçeklerden Kaçış”

Yazının Erdoğan’ın ‘kefenin cebi yok’ sözleriyle işverenlere seslendiğini aktardığını hatırlatan Beysülen, bu tür ifadelerin göstermelik olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Milyonlarca insan açlık sınırında yaşarken, 3 kuruşluk artışları ‘büyük lütuf’ gibi sunmak, emekçinin aklıyla alay etmektir. İnsani duruş, halkı yoksulluğa mahkûm etmek değil, adil gelir dağılımı sağlamaktır.”

“Emekçiyi Gören Yok”

Beysülen, yazının asgari ücret ve emekli maaşları gibi hayati meseleleri sadece ‘rakam’ ve ‘algı’ düzeyinde ele almasını da eleştirdi:

“Emekli ve asgari ücretli artık geçinemiyor. Mesele sadece ‘unutulmak’ değil, doğrudan hayatta kalmak. Ama ne yazık ki bu yazılar, gerçeği değil, iktidarın vitrinini parlatıyor.”

Veli Beysülen, emekçinin ve emeklinin sesi olmaya devam edeceklerini, “saray kalemlerinin değil, halkın kaleminin konuşması gerektiğini” vurguladı.

ASGARİ ÜCRET MASASI VE HAMASET!

16 Aralık 2025 tarihinde, Sarayın kendisine tahsis ettiği köşe de, tek özelliği sipariş yazı yazmak olan Abdülkadir Selvi, “Asgari ücretliler ve emekliler ‘Reis bizi unutmasın’ diyor” başlıklı bir yazı kaleme aldı. kadrolu köşe yazarı Selvi, yazısına “Cumhurbaşkanı Erdoğan asgari ücret için işverenlere, ‘Kefenin cebi yok. Elinizi taşın altına koyun’ diye seslenmişti diye devam ediyor ve “bu asgari ücreti sadece rakamlardan ibaret görenlere inat Erdoğan’ın insani duruşunu ortaya koyuyor.” Diyerek Erdoğanı övmeye devam ediyor.

Evet Cumhurbaşkanı, 11 Aralık tarihinde yaptığı konuşma da “asgari ücret tespit komisyonu toplantıları yarın başlıyor, işverenleri ellerini taşın altına koymaya çağırıyorum.” Demişti. Peki ülkenin en yetkili makamında oturan, söylediği şey anında kanuna dönüşen Cumhurbaşkanı, asgari ücretlilerin mağduriyetinin ortadan kaldırılmasını neden işverenlerin insafına bırakıyor ve elinizi taşın altına koyun çağrısında bulunuyor. Taş nerede, taşı kim oraya koymuş. Şimdiye kadar kimin eli taşın altındaydı? Sorularını 23 yıldır ülkeyi yöneten iktidarın cevaplandırması gerekiyor. Kuşku yok ki, Cumhurbaşkanının taş dediği, başta asgari ücretliler, tüm emekçileri ezen ülkenin ağır ekonomik koşullarıdır. Ne yazık ki, bu ekonomik koşullar, yoksul çoğunluğun bırakın elini bedenini ezim ezim eziyor. Zira bu ülke de ağır ekonomik koşulların yükünü hep emekçiler sırtladılar. ülkenin kaymağını yiyen bir avuç sermaye ise sefasını sürdü. Kuşkusuz bunun müsebbibi mevcut iktidarda dahil bugüne kadar ülkeyi yönetmiş olan iktidarlardır.

Çalışanlar ile emeklilerin 23 yıllık AKP iktidarının en büyük destekçileri olduklarını vurgulayan yandaş köşe yazarı, seçkinlerin değil emekçilerin AKP’ye oy verdiklerini belirtiyor. Özal’ın başında bulunduğu ANAP’ın tek başına iktidar olduğu 1983 seçimlerinden bu yana seçimleri izlediğini ve halkın ekonomiye, refaha oy verdiğini vurguluyor. Yani yandaş Selvi’ye göre ülke de refah olduğu için emekçiler şimdiye kadar AKP’ye oy vermişler.

Yazısında ekonomik verilere, TÜİK’in enflasyon oranı ile piyasa enflasyonunun farklılığı ile açlık ve yoksulluk sınırlarına da dikkat çeken Selvi, 6,8 milyon asgari ücretli ile 16 milyon 950 bin emeklinin seçimler de büyük bir güç olduğunu, asgari ücretliler ile emeklilerin gözünün Cumhurbaşkanı Erdoğan’da olduğunu ve ‘Reis bizi unutma’ dediklerini belirterek yazısının asgari ücret ve emekli aylık zamlarıyla ilgili bölümünü tamamlıyor.

Neresinden bakarsan bak, bu yazı kişiye adanmışlık kokuyor. Zira 23 yıldır ülkeyi yöneten Reis’i, milyonların içine düştüğü yoksullukta sorumluluğu olmayan, insani meziyetleri yüksek bir kişilik olarak kenara koyuyor ve ondan “insani dokunuş” beklediklerini vurguluyor. Elbette saray kadrolu, yandaş bir köşe yazarından 23 yıldır bu ülkeyi tek başına yöneten, uygulanan ekonomik ve sosyal politikaların tek sorumlusu olan Cumhurbalkanını, milyonları mağdur eden politikaların sorumlusu olarak göstermesi beklenemez.

Önceki yazılarımda birçok defa, başta partili Cumhurbaşkanı 2002 yılında iktidar olan AKP sözcüleri ile bakanların, başta asgari ücretliler ile emekliler olmak üzere, dar gelirli yurttaşları enflasyona ezdirmediklerini açıkladıklarını yazdım. Yine yazılarımda, iktidar sözcüleri asgari ücret ile emekli aylıklarının rakam olarak arttırmış olmakla övünselerde, gerçeklerin söyledikleri gibi olmadığını, ücretlerin satın alma gücünün ciddi şekilde eridiğini örnekleriyle açıkladım. Örneğin; 2002 yılında 184 lira Asgari ücretle, yıl ortalaması 27 lira olan 7 çeyrek altın alınabilinirken bugün için 22.104 lira asgari ücretle 9.872 lira seviyesinde olan çeyrek altından 2,23 adet alınabiliyor. Yine 2002 yılında 257 lira  emekli aylığı ile 9,50 çeyrek altın alınırken bugün 16.881 lira emekli aylığı ile 1,70 çeyrek âltın alınabiliyor. Kısacası asgari ücret ile emekli aylığının rakam olarak büyümüş olması alım gücünün korunduğu anlamına gelmiyor.

6 Ekim 2025 tarihinde yayımlanan “MASADA OLMAYACAKSANIZ SOKAKTA OLACAK MISINIZ?” başlıklı yazımda, TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay’ın, 25 Aralık 2024 tarihinde, adil olmayan Asgari Ücret Tespit Komisyonunun yapısına dair adil bir düzenleme yapılmadığı sürece, 50 senedir oturdukları asgari ücret tespit masasına oturmayacaklarını açıkladığını belirtmiştim. Atalay, aynı açıklamasında HAK-İŞ ve DİSK Genel Başkanları ile de konuştuğunu onlarında aynı düşüncede olduklarını açıklamıştı. Aynı yazımda HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan’ın da 28 Eylül 2025 tarihinde yaptığı açıklamada, 2026 yılı asgari ücret tespit masasında kendilerinin de olmayacağını açıkladığını belirtmiştim.

Evet, yılın bitmesine 10 gün var ve görüntüde de olsa 2026 yılı asgari ücretini belirleme çalışmaları devam ediyor. Görüntüde diyorum. Çünkü aylardır yandaş yazılı ve görsel medya da asgari ücret artış oranları ile düşünülen net rakam telaffuz ediliyor. Yandaşların söyledikleri oran %25-30, net rakam ise 27-28 bin lira civarı. Zaten Abdülkadir Selvi’de yukarıda belirttiğim yazısında rakamın bu seviyelerde olacağını belirtiyor ve Reis el atıp 30 bin lira üzerine çıkarırsa asgari ücretli nefes alır diyor.

Tüm bu tartışma ve açıklamalar sürerken, TÜRK-İŞ’in katılmadığı komisyonun ilk toplantısı, devlet ve işveren taraflarının katılımı ile 12 Aralık 2025 tarihinde yapıldı. Yani TÜRK-İŞ masaya oturmadı. Geçen hafta yayımlanan yazımda TÜRK-İŞ bu yıl masada oturmuyor. El altından bir bilgi akışı ile işin içinde mi bilmiyorum diye belirtmiştim.

Nitekim hafta içi yaşananlar ve yapılan açıklamalar, masada oturmayan TÜRK-İŞ’le HAK-İŞ’in iktidarın elini rahatlatmaya devam ettiklerini ortaya koydu. Zira komisyonun ikinci toplantısının yapılacağı 18 Aralık’tan bir gün önce, iki Konfederasyon Genel merkezlerini ziyaret eden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, bakan olarak sosyal diyaloğa önem verdiğini ve masada olmayan işçi tarafının önerilerini masaya götürmek üzere aldığını belirtti.

İlginç olan ise sosyal diyaloğa önem verdiğini söyleyen ve iki konfederasyonu ziyaret eden bakanın, devlet, işçi ve işveren temsilcilerinin yer aldıkları, işçi tarafını, TÜRK-İŞ, HAK-İŞ ve DİSK’in temsil ettikleri üçlü sosyal diyaloğ mekanizmasının işçi tarafından iki konfederasyonu ziyaret ederken DİSK’i bypass etmesiydi.

Halbuki DİSK, bu ülkenin yasal mevzuat ve  kurumsal geleneklerle şekillenen sosyal diyaloğ mekanizmalarının kurucu bileşenlerinden olup, bu mekanizmalarda diğer iki konfederasyonla birlikte işçi tarafını temsil etmektedir. Yani.DİSK, bakanın ziyaret ettiği ve işçi tarafının düşünce ve önerilerini aldım dediği diğer iki konfederasyonla birlikte, devlet, işçi ve işverenlerin temsil edildikleri Üçlü Danışma Kurulu, bileşenidir ve SGK ile İŞKUR başta olmak üzere, çalışma yaşamına ilişkin kurul ve platformlarda çeşitli düzeylerde işçi sınıfını temsil etmektedir.

Bakın konuya ilişkin açıklama yapan, DİSK Genel başkanı Arzu Çerkezoğlu ne diyor. “Asgari ücret süreci de dahil olmak üzere, çalışma yaşamına dair temel kararların alındığı mekanizmalarda dışlayıcı yaklaşımlar, sosyal diyaloğun temel ilkelerine aykırıdır. Masada olmamasına rağmen, yıllardır asgari ücret konusunda mücadelenin içinde olan, raporlar hazırlayan, somut önerileri olan DİSK’in asgari ücret tespit sürecinde görüşüne başvurulmaması ayrımcı bir uygulamadır.”

Kuşkusuz Çerkezoğlu’un da belirttiği gibi bu ayrımcı bir yaklaşımdır. Elbette bu yaklaşım, iktidarın politikalarına karşı durmanın sonucudur. Zira DİSK heryıl yaptığı gibi bu yılda iktidarın asgari ücret tespitinde sergilediği orta oyununa karşı çıkıyor ve asgari ücret için sokakta mücadele ediyor.

Nitekim DİSK Genel Başkanı Çerkezoğlu açıklamasında mücadele programını açıkladı. Buna göre DİSK, 21 Aralık’ta İstanbul Kartal’dan yola çıkacak ve yol boyunca uğradığı kentlerde örgütlü örgütsüz işçilerle buluşarak, 23 Aralık’ta ise Ankara’da olacak. Arzu Çerkezoğlu, açıklamasını “Görmezden gelinmek istenen milyonların umutlarını Ankara’ya taşıyacağız. Duymazdan gelinen milyonların sesini soluğunu Ankara’ya taşıyacağız. Bilmezden gelinen insanca yaşanacak ücret, gelirde adalet, vergide adalet taleplerimizi Ankara’ya taşıyacağız.
Herkes görecek, herkes duyacak, herkes bilecek!” Diyerek tamamlıyor.

Görüldüğü gibi yıllardır, hükümet-işveren ortaklığı ile asgari ücretin belirlendiği asgari ücret tespit komisyonu masasına oturulmaması gerektiğini yüksek sesle söyleyen ve diğer konfederasyonları, sokakta ortak mücadeleye çağıran DİSK, bu yılda aynı yöntemi izliyor. DİSK bir yandan bilimsel verilerle, tespit edilen açlık ve yoksulluk sınırlarının dikkate alınmasını ve ailede iki kişinin çalıştığından hareketle, asgari ücretin TÜRK-İŞ’in 4 kişilik bir aile için açıkladığı 97.128 lira yoksulluk sınırının yarısı, yani 48.564 lira olması gerektiğini açıklarken diğer yandan ise sokak eylemleri ile bunu kamuoyuyla paylaşıyor.

Dostlar alış-verişte görsün diye masaya oturmayan diğer iki konfederasyon ise tespit edilecek ücrete meşruluk kazandırmak üzere, bakan aracılığıyla masaya teklif gönderiyorlar. Kısacası hamaset yaparak masaya oturmuyoruz diyenler, kendilerine biçilen rolü oynamaya devam ediyorlar!

Veli Beysülen

Yorumlar (0)

Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!

Yazarın Diğer Yazıları

SGK BASKANININ " 78 YAŞİNA KADAR MAAŞ ALOYORLAR " .SOZÜ TEPKİ CEKTİ
02 Aralık 2025 17:20

SOSYAL DEVLET BILİNÇLİ SEKİLDE TASFİYE EDİLDİ
17 Kasım 2025 17:20

" DEVLETİN KATKISIDA YETMEDİ , ŞIRKETLER HEDEFLENEN KARI ELDE EDEMEDİLER "
10 Kasım 2025 17:20

"TES" SOSYAL DEVLTIN TASFİYESİDİR "
04 Kasım 2025 17:20

GELIR ADALETSİZLİĞİ VE BOLGESEL GERİLİMLER TÜRKİYE’Yİ BIÇAK SIRTINDA TUTUYOR!
13 Ekim 2025 17:20

TÜRK-İŞ MASAYA RESTI, EMEKÇİNİN YUKSELEN İSYANIDIR.
07 Ekim 2025 17:20

HALK BORÇ BATAĞINDA, GERÇEK GÜNDEMDEN KAÇIŞ VAR
22 Eylul 2025 17:20

" 12 EYLÜL FAŞİZMİ SADECE TANKLARLA GELMEDİ EMEĞİ VE GELECEĞİ TESLİM ALDI"
16 Eylul 2025 17:20

ADINI DOĞRU KOYMAK LAZIM
11 Eylul 2025 17:20

VELI BEYSÜLEN " EGITIMDE BILIM VE LAİKLİK ŞART ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİ TEHLİKE ALTINDA
08 Eylul 2025 17:20

ENFLASYON GERÇEKLERİ VE SENDİKALARIN SORUMLULUGU
01 Eylul 2025 17:20

" İŞÇİNİN 1 TRİLYON LİRALIK KAYBI MASADAKİ SESSİZLİĞİN BEDELİ "
25 Ağustos 2025 17:20

GREV HAKKI FIILEN YOK SAYILIYOR TOPLU SÖZLEŞME TİYATROSU OYNANIYOR
21 Ağustos 2025 17:20

GREV HAKKI FİİLEN YOK SAYILIYOR. TOPLU SÖZLEŞMESI MASASI TİYATROSU OYNANIYOR "
18 Ağustos 2025 17:20

źEMEK MÜCADELESİNDE YENİ BİR KIRILMA İŞÇİNİN SABRI SINIRDA
10 Ağustos 2025 17:20

EMEKÇİNİN SESİ KISILIYORSENDIKAL HAKLARGASP EDILIYOR
20 Temmuz 2025 17:20

100 YILLIK KRONİK TABU YIKILABİLECEKMİ ?
17 Temmuz 2025 17:20

GEÇMİS MÜCADELE YOL ĞOSTERİCİDİR
10 Temmuz 2025 17:20

YAGINLARIN NEDENİ ÖZELLESTİRME POLİTIKALARİ
07 Temmuz 2025 17:20

EMEKLİYE YOK NATO YA VAR!!
03 Temmuz 2025 17:20

YOKSULUN YOKSULU EMEKLİLER!
29 Haziran 2025 17:20

DUYGUSALLIK İNSANA YANLIŞLIK YAPTIRIR
26 Haziran 2025 17:20

EMEK MÜCADELESİNDE YENİ BİR KIRILMA MI YAŞANIYOR?
22 Haziran 2025 17:20

ÇAĞIN TEHLIKELİ SİLAHI DİJİTAL TEKNOLOJİ
19 Haziran 2025 17:20

15 - 16 HAZİRAN DİRENİSİNDE DERS ALMAK
15 Haziran 2025 17:20

12 EYLÜL RUHU ÜLKEYİ SARINCA
12 Haziran 2025 17:20

ÜLKENİN ACİL İHTIYACI HANGİSİDİR
05 Haziran 2025 17:20

BARIS ILE DEMOKRASİ İKİZ KARDESTİR
22 Mayıs 2025 17:20

ORTASI OLMAYAN İNSANLAR ÜLKESİ TÜRKİYE
15 Mayıs 2025 17:20

ÜLKEYİ YÖNETENLERİN HIRSI YOKSULLUĞUN NEDENİ...
08 Mayıs 2025 17:20

UMUT GENÇLİKTE
04 Mayıs 2025 17:20

1 MAYIS BASİT BİR ANMA GÜNÜ DEĞILDİR
30 Nisan 2025 17:20

TÜRKİYE’DE EGEMENLİK MİLLETİN OLMALIDIR
24 Nisan 2025 17:20

ŞİMDİ NE OLACAK ?
20 Nisan 2025 17:20

BU KAVGA KAYIKÇI KAVGASI
17 Nisan 2025 17:20

VEYSELDEN AL DERSİ
06 Nisan 2025 17:20

PROTESTO HAKKI ANAYASAL HAKTIR
03 Nisan 2025 17:20

ÜLKEDE SANDIK DEMOKRASİSİ BİLE YOK
23 Mart 2025 17:20

EMEKLİ BAYRAM İKRAMİYESİ NASIL KAZANDI?
16 Mart 2025 17:20

BARIŞA ULAŞMAKTA AZAMİ DİKKATİN ÖNEMİ
09 Mart 2025 17:20

KİM KİME EKMEK VERİYOR?
02 Mart 2025 17:20

KADINLAR HAYATI DURDURACAK
22 Şubat 2025 17:20

DİSK 58 YAŞINDA
16 Şubat 2025 17:20

Denetimsizlik facialarla can alıyor
02 Şubat 2025 17:20

FACİALARIN NEDENİ SORUMLULARIN SORUMSUZLUĞUDUR
26 Ocak 2025 17:20

ASGARİ ÜCRET NASIL ORTALAMA ÜCRET OLDU
19 Ocak 2025 17:20

BU SEFALETIN NNEDENİ ÖRGÜTSÜZLUK
12 Ocak 2025 17:20

2025 yili emekciler icin zor bir yil olacak
31 Aralık 2024 17:20

MUNZUR ÇEM ( HUSEYIN BEYSULEN )
11 Aralık 2024 17:20

Asgari ucretin ulusal ve uluslar arasi dayanaklari (2)
18 Kasım 2024 17:20

SOSYAL DEVLETİ YOK EDEN İKTİDARIN SEÇİM “MÜJDE”LERİ!
24 Ocak 2023 17:20

KIRMIZI ÇİZGİLER DEĞİL İLKELER BELİRLEYİCİ OLMALI!
17 Ocak 2023 17:20

2023, BARIŞ MÜCADELESİNİN YÜKSELDİĞİ YIL OLSUN!
03 Ocak 2023 17:20

Tek çözüm ‘âmâ’sız, ‘fakat’sız karşı çıkmak!
28 Aralık 2022 17:20

BU ÜLKEDE SIRTINDA KÜFE OLAN SİZ DEĞİLSİNİZ! 
26 Aralık 2022 17:20

74. YILINDA İNSAN HAKLARI VE TÜRKİYE!
20 Aralık 2022 17:20

ASGARİ ÜCRET VE EMEKLİ MAAŞLARI
05 Aralık 2022 17:20

Görüntüyle yok edilen gerçekler
30 Kasım 2022 17:20

PARA TUZAĞININ ADI SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM!
24 Kasım 2022 17:20

ASGARİ ÜCRET, SEFALET ÜCRETİ OLMAMALI!
21 Kasım 2022 17:20

SİYASİ ÖNGÖRÜNÜZ YOKSA TÖKEZLERSİNİZ!
15 Kasım 2022 17:20

BÜTÇE İKTİDARIN SINIFSAL TERCİHİNİN BELGESİDİR!
14 Kasım 2022 17:20

ANAYASAYA UYMAYAN İKTİDARLA ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ OLUR MU?
09 Kasım 2022 17:20

SİZCE DEZENFORMASYONU KİM YAPIYOR?
01 Kasım 2022 17:20

CUMHURİYETİ CUMHURİYET YAPAN, ONUN DEMOKRATİK OLMASIDIR!
30 Ekim 2022 17:20

KRİZ Mİ, KAYNAK TRANSFERİ Mİ?
27 Ekim 2022 17:20

BU KADERİ KİM YAZIYOR?
24 Ekim 2022 17:20

İŞ CİNAYETLERİNİN NEDENİ AZGIN SÖMÜRÜ POLİTİKALARINIZDIR!
18 Ekim 2022 17:20

DOĞRU HAMLEYİ, DOĞRU ZAMANDA YAPMAK!
11 Ekim 2022 17:20

İNSANLAR ÜLKEYİ “SÜFLİ” YAŞAM İÇİN Mİ TERK EDİYOR? 
05 Ekim 2022 17:20

İNSAN HAKLARINI SAVUNMAKTA SAMİMİYETSİZLİK DEVAM EDİYOR!
27 Eylul 2022 17:20

6-7 Eylül olaylarından ders çıkarmak!
06 Eylul 2022 17:20

Bireyler değil, siyasi anlayışlar belirleyici olmalıdır
12 Ağustos 2022 17:20

ITUC: TÜRİYE İŞÇİLER İÇİN EN KÖTÜ 10 ÜLKEDEN BİRİ!
22 Temmuz 2022 17:20

DİSK/EMEKLİ-SEN MÜCADELESİNDEN KESİTLER! (10)
18 Temmuz 2022 17:20

SENDİKALARIN ORTAYA ÇIKIŞI, GELİŞİMİ VE TOPLUMSAL ROLÜ! (14)
01 Temmuz 2022 17:20

Sendikaların ortaya çıkışı ve toplumsal rolü (129)
15 Haziran 2022 17:20

DİSK/EMEKLİ-SEN MÜCADELESİNDE KESİTLER (5)
05 Haziran 2022 17:20

DİSK/EMEKLİ-SEN MÜCADELESİNDEN KESİTLER! (4)
30 Mayıs 2022 17:20

KİMİN HASSASİYETİ?
25 Mayıs 2022 17:20

SENDİKALARIN ORTAYA ÇIKIŞI, GELİŞİMİ VE TOPLUMSAL ROLÜ! (10)
17 Mayıs 2022 17:20

SENDİKALARIN ORTAYA ÇIKIŞI, GELİŞİMİ VE TOPLUMSAL ROLÜ! (9)
11 Mayıs 2022 17:20

DENİZ, YUSUF, HÜSEYİN VE YÜZLERCE DEVRİMCİ, MÜCADELEDE YAŞIYOR!
08 Mayıs 2022 17:20

SENDİKALARIN ORTAYA ÇIKIŞI, GELİŞİMİ VE TOPLUMSAL ROLÜ! (8)
28 Nisan 2022 17:20

EMEK MÜCADELESİNDE GEÇMİŞ, EN ÖNEMLİ YOL GÖSTERİCİDİR!
24 Nisan 2022 17:20

GERÇEK BARIŞ, SAVAŞIN NEDENLERİNİ DOĞRU TESPİTLE MÜMKÜNDÜR!
23 Nisan 2022 17:20

ÖLÜMÜ GÖSTERİP SITMAYA RAZI ETMEK!
19 Nisan 2022 17:20

ENFLASYON, ÜCRETLERİ YUTTU!
11 Nisan 2022 17:20

SOMUT ÜZERİNDEN DURUMU GEÇİŞTİRMEK, GERÇEKLİKTEN KOPMAKTIR!
06 Nisan 2022 17:20

TÜRKİYE BÜTÇESİNİN KARA DELİKLERİ!
04 Nisan 2022 17:20

YAP-İŞLET-DEVRET YÖNTEMİYLE YAPILAN TESİSLERİ KİM YAPIYOR?
28 Mart 2022 17:20

DERDİ GEÇİM OLANLAR VE DERDİ SEÇİM OLANLAR!
20 Mart 2022 17:20

DOKTORLAR NEDEN HEDEF!?
14 Mart 2022 17:20

TÜRKİYE TARİHİNİN UNUTULMAYACAK İKİ ÖNEMLİ OLAYI İLE 12 MART!
13 Mart 2022 17:20

Kimin savaşı?
09 Mart 2022 17:20

ANAYASAL HAKLARI KULLANDIRMAYANLAR VE ONLARI KORUYANLAR!
01 Mart 2022 17:20

HEDEFİNİZ DÖNÜŞTÜRMEK DEĞİLSE, MEVCUDA MAHKÛM OLURSUNUZ!
23 Şubat 2022 17:20

İNSANCA YAŞAMA KAVGASI VE DEVLETİN TARAFI!
21 Şubat 2022 17:20

ELEKTRİKTE ADIM ADIM GELEN SOYGUN!
16 Şubat 2022 17:20

İKTİDARDA OLMANIN DAYANILMAZ CAZİBESİ
08 Şubat 2022 17:20

HİÇBİR SORUNU, O SORUNA YOL AÇAN ÇÖZEMEZ!
17 Ocak 2022 17:20

Diliniz, demokrasiye bakışınızı ele veriyor!
11 Ocak 2022 17:20

SENDİKALARIN ORTAYA ÇIKIŞI, GELİŞİMİ VE TOPLUMSAL ROLÜ (1)
08 Ocak 2022 17:20

Söz konusu seçim kazanmaksa gerisi teferruattır!
28 Aralık 2021 17:20

TÜRK LİRASININ DURDURALAMAYAN ÇÖKÜŞÜ VE ASGARİ ÜCRET GERÇEĞİ!
20 Aralık 2021 17:20

YOKSULLAŞMANIN; KÖPRÜ, OTOYOL, HAVA ALANI VE TELEFON İLE İMTİHANI!
14 Aralık 2021 17:20

ARTIK ASGARİ DEĞİL, ASIL ÜCRET!
09 Aralık 2021 17:20

SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ, DÜNÜ VE BUGÜNÜ (9)
07 Aralık 2021 17:20

KİME KARŞI NEYİN SAVAŞI?
29 Kasım 2021 17:20

KADINA YÖNELİK ŞİDDET ERKEK SORUNUDUR!
26 Kasım 2021 17:20

SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ, DÜNÜ VE BUGÜNÜ (6)
17 Kasım 2021 17:20

KAVRAM KARGAŞASI İLE GERÇEKLERİ GİZLEYEMEZSİNİZ!
14 Kasım 2021 17:20

SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ, DÜNÜ VE BUGÜNÜ (5)
11 Kasım 2021 17:20

KUTSAL DEVLET, ÜLKEYİ İYİ YÖNETEMEYENLERİN SIĞINDIĞI LİMANDIR!
07 Kasım 2021 17:20

KORKU TÜNELİNDEN YÜKSELEN KORKUTMA SESLERİ!
02 Kasım 2021 17:20

Dünya gençliği gelecekten endişeli!
25 Ekim 2021 17:20

ÜLKEYİ İYİ YÖNETEMEYEN İKTİDARIN BAŞVURACAĞI YÖNTEM BASKIDIR!
18 Ekim 2021 17:20

Tüm Yazılar